TBMM Genel Kurulunda, ekonomiye ilişkin düzenlemeler içeren Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
Teklifin birinci bölümü üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Ankara Milletvekili Ayhan Altıntaş, teklifin adında Elektrik Piyasası Kanunu ibaresi olmasının kimseyi yanıltmaması gerektiğini, 13 maddelik teklifte elektrik piyasasıyla ilgili sadece 3 madde olduğunu söyledi.
Altıntaş, teklifte yer alan maddelerin birçok komisyonu ilgilendirmesine rağmen sadece Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda görüşülmesinin son derece yanlış olduğunu savundu.
Dördüncü kez karşılarına gelen, bazı limanların özelleştirilme sürelerinin uzatılmasına ilişkin maddeyle, belirli sürelerle işletme hakkı verilen bazı limanların sözleşme sürelerinin 49 yıla uzatılmasının öngörüldüğünü belirten Altıntaş, şunları kaydetti:
"Tekirdağ, Ordu, Sinop, Hopa limanları 1997 yılında; Antalya Limanı 1998 yılında; Alanya Limanı 2000 yılında; Marmaris Limanı ise 2001 yılında 30 yıllığına özelleştirilmişti. Sözleşmelerin başlangıç ve bitiş tarihlerine bakınca en erken özelleştirilen ve sözleşme süresi en erken dolacak olan limanların sözleşmelerinin bitişi olarak 2027 yılı görülmektedir yani bu sözleşmelerin dolmasına daha 4 sene civarında bir zaman kaldığı ortada. Haziran 2023'te seçim yapılacağını düşünürsek ki seçimden sonra dahi sözleşmelerin bitişine 3 seneden fazla bir zaman kalacağı ortada. İktidar partisi hiçbir önceliği olmamasına rağmen neden bu kadar aceleci davranıyor, anlayamıyoruz."
İktidarın milli politikalarının her zaman destekçisi olduklarını belirten Altıntaş, "Bizim muhalefetimiz iktidarın gündelik ve milli çıkarlarımıza aykırı politikalarınadır. Yoksa, Togg'a, Kızılelma'ya, Karadeniz doğal gazına değildir. İktidarı bu limanlar konusunun milli menfaatlere ne kadar aykırı olduğunu fark etmeye davet ediyorum." değerlendirmesinde bulundu.
"Doğal gaz depolama çalışmaları dünya ölçeğinde projelerdir"MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı, Tuz Gölü'ndeki doğal gaz depolama tesisi ile geçen hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama tesisinin, Türkiye'nin enerji arz güvenliği açısından son derece önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye'de BOTAŞ'ın yönetiminde iki doğal gaz depolama tesisi olduğunu aktaran Kaşıkçı, "Enerji kriziyle boğuşan Avrupa'da doğal gaz endişesi yaşanırken Türkiye şu an itibarıyla yüzde 100 dolu olan iki doğal gaz depolama tesisiyle enerji arz güvenliğini teminat altına almış bulunmaktadır. Ülkemizin enerji arz güvenliğini temin ve tesis etme önceliğiyle sürdürülen doğal gaz depolama çalışmaları dünya ölçeğinde projelerdir. Türkiye son yıllarda gerçekleştirdiği devasa enerji projeleri ve altyapı yatırımlarıyla bugün enerjide transit ülke olma pozisyonundan merkez ülke konumuna kararlılıkla ilerlemektedir." diye konuştu.
"Size hesap verdiler mi?"HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, kanun teklifinde en çok eleştirilmesi gereken konunun, hükümete 200 milyar lira borçlanma yetkisinin verilmesi olduğunu savunarak, "Bu 200 milyar lirayla ne yapacaklarına dair bir bilginiz var mı size hesap verdiler mi?" diye sordu.
"Ana bütçeyi yediler, ek bütçeyi yediler, 200 milyar lira daha para istiyorlar." ifadesini kullanan Paylan, "Niye yetmiyor biliyor musunuz? Çünkü bütçe tercihleri halktan yana değil, saraylardan, savaşlardan, aşırı güvenlikçi politikalardan ve maalesef israftan yana. İşte bu tercihleri değiştiremediğimiz sürece bu iktidar ek bütçeler istemeye ve halkı yoksullaştırmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.
"Bu torba Anayasa'yı ihlal torbası"CHP Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, kanun teklifinin içeriğinde, limanların peşkeş çekilmesinin, OHAL'in uzatılmasının, sendikaların bitirilmesinin ve 200 milyar lira daha borçlanmanın yer aldığını savundu.
Özelleştirmelerin yapıldığı dönemlerde limancılık faaliyetlerinin bugünkü kadar önemli olmadığını ancak limanların artık stratejik bir konumda olduğunu dile getiren Tarhan, "Çin Yunanistan'ın Pire, İsrail'in Hayfa Limanı'ndan sonra Avrupa'nın en büyük limanı Hamburg Limanı'nı da aldı; kilit noktaları da ele geçiren Çin pandemiyle dünyayı tedarik krizine soktu. Değeri her geçen gün artan limanların ihalesiz, pazarlıksız, rekabetsiz yapılacak süre uzatımı bu vatana ihanettir." dedi.
BOTAŞ'ın, Varlık Fonuna devredilmesinden sonra sürekli borçlandığını, bu teklifle borçların silindiğini ileri süren Tarhan, ayrıca petrol arama ve sondaj faaliyetlerinde çalışanların 7,5 saatten fazla gece çalışması yapabilmesinin önünün açıldığını, ağır ve tehlikeli bir işte işçilerin iki vardiyada 12 saat çalıştırmanın doğru olmadığını dile getirdi.
Torba kanun teklifini eleştiren Tarhan, "Bu torba Anayasa'yı ihlal torbası, bu torba günah torbası, gün gibi açık bir ah torbası." ifadelerini kullandı.
"Yeniden 49 yıllık bir ihale yapmıyoruz mevcut süreyi 49 yıla uzatıyoruz"AK Parti Samsun Milletvekili Fuat Köktaş, kanun teklifinin içerisinde milletin hizmetine sunulacak, sektörlerin önünü açacak, ülkeye döviz kazandıracak birçok madde bulunduğunu söyledi.
Pandemi dönemi ve Ukrayna-Rusya Savaşı nedeniyle artan doğal gaz fiyatlarının devlet tarafından sübvanse edildiğini vurgulayan Köktaş, "Yüzde 75 daha ucuz fiyattan bu millete verdiğimiz doğal gazın BOTAŞ'a getirmiş olduğu bir yük var. Burada kanuni düzenlemenin bir maddesiyle BOTAŞ'ın ithalattan doğan vergi harç borçlarının maliye tarafından karşılanması ve o taraftan ödenmesi maddesi var." ifadelerini kullandı.
Köktaş, sağlık sigortası primini ödeyemeyen 2 milyon 40 bin kişinin 1 milyar 700 milyon liralık alacaklarının da affedileceğini belirtti.
En çok konuşulan limanların işletme sürelerinin uzatılması konusu olduğuna dikkati çeken Köktaş, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Biz limanların süresini 49 yıl yapıyoruz. Yeniden 49 yıllık bir ihale yapmıyoruz, mevcut süreyi 49 yıla uzatıyoruz. Daha önce Anayasa Mahkemesi iptal etti, doğru. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği 4046 sayılı Kanun'a ilave ettiğimiz 30'uncu maddedeki gerekçe farklıydı. Şimdi, yeniden değerlemeler sisteminde ya bunların beyan etmiş oldukları bilançolar üzerinde olacak ya da ihaleyi aldıkları tarihteki döviz kuruna dönüp bugüne TÜFE'yle güncellenerek bir fiyat tespiti yapılacak."
Köktaş, "Limanların özelleşmesiyle ne kazanacağız? Sürdürebilirliği kazanacağız, yeniden istihdamı kazanacağız, dünyada tedarik zincirinin çok önemli olduğu lojistiğin önünü açacağız ve devletimize gelir elde edilecek" dedi.
Genel Kurul'da teklifin maddeleri görüşülüyor.