Ebru Gündeş, Türkiye'nin ünlü isimelerinden biridir. Fakat Reza Zerrab ile evliliği sonrası talihsizlikler bir türlü peşini bırakmadı. İnsanlar Ebru Gündeş'in yaşamını araştırıyor. Yaptığı açıklamaları takip ediyor. Biz de sizin için son gelişmeleri derledik. Ebru Gündeş eşi Reza Zerrab'ın yanına mı taşınıyor? Ebru Gündeş'e neden 'ülkesini sattı!' dediler Ebru Gündeş kimdir? Reza Zerrab kimdir? Hepsi haberimizde.
Ebru Gündeş'in ABD'de itirafçı olup cezaevinden çıkan ve lüks yaşamına geri dönen eşi Reza Zarrab'ın yanına taşınacağının ortaya çıkması tartışılıyor. Sevilay Yılman ise Ebru Gündeş'e zehir zemberek suçlamalarda bulundu.
Reza Zarrab, eşi Ebru Gündeş ve kızı Alara ile gittiği Miami'de gözaltına alınıp tutuklanmıştı. Zarrab daha sonra itirafçı oldu ve Türkiye aleyhine verdiği ifadelerle cezaevinden çıkıp New York'ta lüks bir hayat yaşamaya başladı. Son olarak Ebru Gündeş'in de kızı ile birlikte Reza Zarrab'ın yanına taşınacağı açıklandı.
İşte bu karar, Reza Zarrab ilk gözaltına alınıp tutuklandığında çokça tartışılan bir iddiayı tekrar gündeme getirdi: Reza Zarrab, ABD ile anlaşarak gitti, tatil bahaneydi... Habertürk yazarı Sevilay Yılman o eski tartışmayı hatırlatıp Ebru Gündeş'e çok ağır suçlamalar yöneletti.
"O zamanlar dilimde tüy bitti bunu sizlere anlatmak için" diyen Sevilay Yılman, "Defalarca yazdım, çizdim bu adam ve karısı Türkiye’yi karalamak için ABD’yle işbirliği yaptılar. “Kızlarının Disneyland’ı görme arzusu filan tamamen senaryonun bir parçası. Mesele Disneyland değil, mesele kapağı tamamen ABD’ye atmak” dediğimde kimisi inanmadı" ifadelerini kullandı.
"Bildiğim tek şey, bir kez daha Reza Zarrab ya da diğer bilinen ismiyle Rıza Sarrap! Her ne haltsa… İşte bu arkadaş ve karısı yani Ebru Gündeş… Bu ülkenin altını oymak için anlaşma yaptılar" iddiasını tekrarlayan Sevilay Yılman şöyle devam etti:
"Daha Türkiye’deyken üstelik yapılan bu anlaşma gereği de; 'Öt Reza’cım… Bize Türkiye’yi sıkıştıracak bildiğin bilmediğin ne varsa dök! Biz de ABD de de eşin ve kızınla kurmak istediğin hayatı sana verelim!' denilmişti. İşte şimdi o denilen yerine getiriliyor."
EBRU GÜNDEŞ KİMDİR?
Ebru Gündeş, 24 Temmuz 1975 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Annesi Müjgan Kumartaşlıoğlu’dur. Babası Remzi Gündeş, ünlü sanatçı 5 yaşındayken evi terk etmiştir. Ebru Gündeş ilkokulu Ankara’da Ulubatlı Hasan İlköğretim Okulunda tamamlamıştır. Daha sonra ailesi ile birlikte İstanbul’a yerleşen Ebru Gündeş, maddi sıkıntılar yüzünden eğitimine devam edememiştir.
Güzel sanatçı, bir süre konfeksiyon işçisi olarak çalıştıktan sonra kurulma aşamasında olan Raks Neşe Müzik’in ortağı Neşe Demirkat tarafından keşfedildi. İlk albümünü hazırlamaya başlamadan önce sahne tecrübesi kazanabilmek için bir süre Emel Sayın’a vokalistlik yaptı. Kısa zaman içinde bu renkli dünyaya alışmayı başardı ve ilk albümünün hazırlıklarına başladı.
ebru gündeş hayatı
Ebru Gündeş 1990 yılında Hamdi Vardar ile evlendi. Ancak bu evlilik çok uzun sürmedi 1993 yılında boşandılar. Ardından iş hayatına daha da yoğunlaşan Gündeş, Selçuk Tekay’ın prodüktörlüğünü ve Özkan Turgay’ın aranjörlüğünü yaptığı ilk albümü “Tanrı Misafiri”ni çıkardı. Bu albüm ile yakaladığı başarı tanınmasının yanı sıra pek çok ödülün de sahibi olmasını sağladı. 1994, 1995 ve 1996 yıllarında düzenlenen Kral Tv Video Müzik Ödüllerinde “En İyi Kadın TSM Sanatçısı” ödülünü kazandı.
İlk albümünün başarısı üzerine hemen ikinci albüm hazırlıklarına başladı ve 1994 yılında “Tatlı Bela” albümü yayınlandı.
1995 yılında çıkardığı “Ben Daha Büyümedim” adlı albümü ile de iyi bir satış grafiği yakaladı. Bir sonraki albümü “Kurtlar Sofrası”nın ardından kendisine gelen televizyon dizileri için oyunculuk tekliflerini değerlendirdi. 1998 yılında yine Selçuk Tekay prodüktörlüğünde çıkardığı albümü “Sen Allah’ın Bir Lütfusun” ile de önemli satış rakamlarına ulaştı.
1999 yılında çıkardığı “Dön Ne Olur” adlı albümünün tanıtımı sırasında basın mensupları karşısında 1 Aralık 1999 günü beyin kanaması geçirdi. Bu olay üzerine uzunca bir süre hayranlarından uzak kalan Gündeş’in bu albümü 1 milyondan fazla sattı.
Ebru Gündeş, uzun bir dinlenme sürecinin arından 11 Mart 2000 gecesi Bostancı Gösteri Merkezinde ilk konserini verdi. Bu konserin tüm gelirini Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Vakfı Hastanesi Reanimasyon Kliniğine bağışladı. Ünlü şarkıcı, geri dönüşünün ardından Popstar Alaturka adlı ses yarışmasında jüri üyeliği yaptı. 2001 yılında çıkardığı yedinci “Ahdım Olsun” adlı albümünde Türkiye’nin en iyi söz yazarları, bestecileri ve aranjörleri ile çalışan Ebru Gündeş albüm kalitesi ve tirajıyla müzik piyasasının gündemine oturmayı yine başarmıştı.
Ebru Gündeş, 2002 yılında Ömer Durak ile ikinci evliliğini gerçekleştirdi. Ancak bazı nedenlerden dolayı bu evliliğide boşanma ile sonuçlandı 2003 yılında evliliğini bitiren sanatçı, 2003-2004 yılında “Şahane” albümü sevenleri ile buluştu. Ardında 2006 yılında “Kaçak adlı albümü müzik marketlerinde yerini aldı. bu albümü ile kariyerinin en güzel ve verimli günlerini yaşadığını söyleyerek son hız çalışmalarına devam etti ve 2008 yılında “Evet” ismini verdiği albümünü sevenleri ile buluşturdu. Sanatçı Kızıl Mavi, Ölümsüz Aşklar, Harika gibi birçok şarkısı dillerden düşmezken yeni albümünün çalışmalarına başladı.
2010 yılında Azeri iş adamı Reza Zarrab ile evlenen Gündeş’in 2011 yılında Alara adında bir kız çocuğu oldu.
2011 yılında da müzik yönetmenliğini Taşkın Sabah’ın yaptığı Ayla Çelik, Ersay Üner, Gökhan Tepe, Serdar Ortaç, Sinan Akçıl, Şebnem Sungur, Zeynep Talu ve Sezen Aksu’nun değerli eserlerinden oluşan “Beyaz” adlı albümü müzik marketlerindeki yerini aldı.
2013-2016 yılları arasında Acun Ilıcalı’nın yaptığı TV8’de O Ses Türkiye adlı ses yarışmasında Gökhan Özoğuz, Hadise Açıkgöz ve Murat Boz ile birlikte jüri koltuğuna oturdu.
Ebru Gündeş’in Albümleri
Tanrı Misafiri – 1993
Tatlı Bela – 1994
Ben Daha Büyümedim – 1995
Kurtlar Sofrası – 1997
Sen Allah’ın Bir Lütfusun – 1998
Dön Ne Olur – 1999
Dön Ne Olur Remixes – 2000
Ahdım Olsun – 2001
Ahdım Olsun Remixes – 2001
Şahane – 2003
Bize de Bu Yakışır – 2004
Kaçak – 2006
Evet – 2008
Beyaz – 2011
13,5 – 2012
Araftayım – 2014
Ebru Gündeş’in rol aldığı filmler
Tanrı Misafiri – 1993
Fırtınalar – 1995
Deli Divane – 1997
Sen Allah’ın Bir Lütfusun – 1999
Affet Beni – 1999
İmkansız Aşk - 2006
REZA ZERRAB KİMDİR?
Azeri kökenli bir ailenin mensubu olan Zarrab, 1983'te İran'ın Tebriz kentinde doğdu. Eğitimini Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de tamamladı ve ailesinden izinden giderek çocuk yaşta ticarete atıldı. Bir süre ailesiyle birlikte Dubai'de yaşadı. Kuyumculuk, deniz ve petrol ticareti başlıca iş alanlarıydı.
23 yaşındayken Türkiye'ye yerleşti. Kapalıçarşı'da mücevher işlemeciliği yaptı, Yalova'da bir tersane kurdu. Ardından demir-çelik ve inşaat sektörlerinde yatırımlar yaptı. 2008'de kurduğu Royal Denizcilik A.Ş. kısa sürede faaliyet alanını genişletti, uluslararası altın ticaretine da başlayarak bir holdinge dönüştü.
Pek dikkat çekmeden birkaç yıl içinde servetine servet katan Reza Zarrab, şarkıcı Ebru Gündeş'le yaptığı evliliğin ardından Türk kamuoyu tarafından tanınmaya başladı. Şarkı sözleri yazan, hatta Sibel Can ve İbrahim Tatlıses'e şarkılar veren Zarrab, kendisinden 10 yaş büyük Gündeş'le de bu sayede tanışma fırsatı buldu.
2010 yılında evlenen çiftin 1 yıl sonra çocukları oldu. Türk vatandaşlığına geçerek Rıza Sarraf adını alan Zarrab, o dönemde işadamı kimliğinden çok bir magazin figürü olarak gündemdeydi. Eşine aldığı pahalı hediyeler hemen her gün gazete sütunlarında yer alıyordu. Kanlıca'daki 26 milyon liralık yalı, Bodrum'da 1.8 milyon liralık yazlık, 1 milyon liralık Aston Martin marka otomobil ve 800 bin lira değerindeki "Dutyfree" adlı yarış atı bunlardan bazılarıydı...
17 Aralık 2013, Reza Zarrab için bir kırılma noktasıydı. Yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla gözaltına alınan isimlerden biri de oydu. Tutuklandı, 70 gün cezaevinde kaldı. Yüzlerce hakim-savcının ve binlerce emniyet mensubunun görev yerlerinin değiştirildiği bir süreçte tahliye edildi ve bu karar çok tartışıldı.
O dönem her gün internette yayınlanan usulsüz dinleme kayıtlarında adı sık sık karşımıza çıkan Zarrab'ın "O...... ile memurun bahşişi işin başında verilir" cümlesi hafızalara kazındı.
17 Aralık soruşturması takipsizlikle kapansa da Zarrab hakkındaki suçlamalar bitmek bilmedi. İran'da "dünyada fesat çıkarmak" suçundan idama mahkum edilen işadamı Babek Zencani ile ortak olduğu iddiaları, Zencani'nin Zarrab'a "Reisim" diye hitap etmesi ve ikilinin İran'a yönelik uluslararası ambargonun kırılmasında en önemli iki aktör olduğu yönündeki bulgular, Zarrab'ı gündemde tutmaya devam etti.
Zarrab bu ididaları hep reddetti ancak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı müfettişleri 8 Ağustos 2014 tarihli raporlarında İran ile Türkiye arasındaki gizli altın ticaretini bu iki ismin yürüttüğünü belirtti. Zarrab, daha bu iddiaların üzeri soğumadan ABD'ye giderek, kaçınılmaz sonu kendisi hazırlamış oldu.
Zarrab, ABD yargısı ile anlaşmaya gitti ve davada sanık değil, tanık oldu. Geçen hafta mahkemedeki itiraflarıyla tekrar gündeme oturdu