Söyleşi: Özlem Doğan
Türkiye 28 Mayıs’ta yapılacak olan 2. tur seçimlere kilitlenmiş durumda. Genç yaşlı herkes sandıktan çıkacak olan sonucu bekliyor. Muhalefet kanadının ilk defa oy kullanacak olan genç seçmene yönelik vaat ve reklamlarının yanı sıra AK Parti’nin gençler için hayata geçirdiği projeler de seçimde bir kere daha yarışacak. 7’li masanın ‘yüzde 60’la iktidar olacağız’ söylemi gerçekleşmedi ve ibre an itibarıyla Cumhur İttifakı’ndan yana dönmüş görünüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 21 yıllık iktidarında gençlere sunduğu imkanların yanı sıra, yerli ve milli STK’lar da bu minvalde çalışıyor. Türkiye Gençlik Vakfı da bunlardan biri. TÜGVA Genel Başkanı İbrahim Beşinci ileseçim çerçevesinde Türkiye’nin yeni yüzyılını ve gençlerimizi konuştuk.
Depremzedeler başımızın tacıTürkiye için tarihi bir seçim süreci yaşıyoruz. CHP seçmeninin deprem bölgelerinden AK Parti’ye yüksek oranda oy çıktığı için depremzedelere yönelik hakaret ve beddua içeren konuşmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Depremzedeler bizim canımız, ciğerimiz, başımızın tacı. Hiç üzülmesinler, sıkılmasınlar, eksikleri daha da fazla giderilecek, tez zamanda evlerine dönecekler. Başkalarının kötü niyetli sözlerini, tavırlarını önemsemesinler, biz onların her daim yanındayız. Bu ülkenin genç enerjisi olarak tüm depremzedelerin her daim başımızın üstünde yerleri var.
Başta Batı olmak üzere terör örgütlerinin dahi açıkça desteklediği 7’li masanın sık sık seçim sonucunu gençlerin değiştireceğini ve kazanacakları iddiası sizce neden karşılık bulmadı?
Avrupa’dan ve Amerika’dan birçok yayın, kurum ve kuruluş, açıkça Kemal Kılıçdaroğlu’na destek verdi. Yedi düvel bir araya geldi, bizim ülkemizde oylara ipotek koymaya çalıştılar. Bu süreçte sosyal medyadaki konuşulanları toplumun görüşü zannettiler. Özellikle gençlerle ilgili yapmış oldukları bütün değerlendirmeler fiyaskoyla sonuçlandı. Çünkü öyle bir gerçeklik yoktu. Seçime birkaç gün kala sözde popüler sanatçılar bir akım oluşturmaya çalıştı, yine başaramadılar.
Algı değil, tecrübe ediyorlarYaşları gereği daha asi, daha muhalif olmaya yatkın genç kitlenin yurtdışından PR desteği alan, bu noktada günümüzün popüler ünlülerini dahi kullanan CHP’nin söylemlerine itibar etmediğini söyleyebiliriz sanırım, öyle değil mi?
Gençler okuyor, araştırıyor, muhakeme ve idrak ediyorlar. Son yirmi yılda eğitim şartları ve koşulları çok daha ileri gitti, bir sürü imkân gelişti. Dolayısıyla bu algı operasyonları veya sözde sanatçıların oluşturmaya çalıştığı akımlar hiçbir şekilde karşılık bulmuyor. Şu an Cumhurbaşkanımızın gençlere sunmuş olduğu imkanları hayatlarında bizzat yaşıyorlar, tecrübe ediyorlar. Bu onlar için çok daha önemli bir kazanım.
Saha ile sosyal medya aynı değilTürkiye’yi dolaşıp sık sık gençlerle buluşuyorsunuz. Deprem bölgelerinde de TÜGVA’nın çalışmalarını görmüş bir gazeteci olarak soruyorum: Sosyal medya ile sahayı kıyaslarsak gözlemleriniz nelerdir?
Anadolu’da birçok ilde gençlerle bir araya geldik. Sosyal medyada farklı bir ortam varken sahada gençlere dokunuyorsunuz, program yapıyorsunuz, çok daha farklı bir ortamla karşılaşıyorsunuz. Gençler Cumhurbaşkanımızla alakalı ‘Bu ülkeyi dünya vizyonuna çıkardı. Cumhurbaşkanı dünyaya muhalif’ diyorlar. Sandığa gidip oylarını bağımsız bir şekilde kullandılar, sonuç ortada. Gençlerle ilgili birçok kadim problem çözüldü. Güncel birtakım eksikler olabilir, zaten tamamlanmış hiçbir süreç yoktur. Bunu tamamlayacak bir yönetimin olması gerekir ki bu irade bugün ülkemizin başında.
Güncel birtakım eksiklerden yola çıkacak olursak gençlerin şikâyet ve eksikleri hangi yönde?
Daha kısa zamanda ev ve araba sahibi olmak istiyorlar. Bunu her insan ister. Biz de on yılda alabildiğimiz evi üç beş yıl sonra almak isteriz. Bu manada gençlerin maddi ihtiyaçlarına önümüzdeki dönemde daha fazla çözümler gelecektir. Onların koşulları daha iyi noktaya çekilecektir. Ulusal ajans aracılığıyla birçok genç artık yurtdışında tecrübe-deneyim programlarıyla farklı ülkeleri gezebiliyor. ‘Gençler yurtdışına kaçmak istiyor’ şeklindeki yaklaşımların sahada bir karşılığı yok. Bizzat bu hükümet döneminde birçok öğrenci yurtdışına çıkıp eğitimlerini aldı, ülkeye geri döndü ve şu an faydasını yaşıyoruz. Teknolojide yaptığımız atılımlar ortada. Kendi mühendislerimizle, mimarlarımızla, endüstriyel tasarımcılarımızla bunları yapıyoruz.
Yiğit Anadolu insanı fark eder7’li masanın gençlere kalp şeklinde sembol yapmaktan başka ortaya koyduğu bir vaadi olmadı. Görselin, PR’ın önemli olduğu günümüzde yalnızca bu tür sembollerle başarıya ulaşılabilir mi?
Bir takım el kol hareketleri yaparak insanlara sevgi ve samimiyet geçmez. Hesabilikle hasbilik farklı. Gençler Cumhurbaşkanımızı görünce başka bir heyecana kapılıyor. Sarılıyorlar, elini öpüyorlar. Çocuklar ‘dede’ diye sesleniyor. Çünkü samimiyeti görüyorlar. Burası Anadolu, burası yiğit insanların yaşadığı bir memleket. Dolayısıyla burada samimiyet geçer. Muhalefetin sosyal medyadaki algıları bu yüzden sahada karşılık bulmuyor.
Türk halkı geride bıraktığımız yüz yıllık süreçte iktidarı hiçbir zaman CHP’ye teslim etmedi. Bu da CHP’yi agresifleştiriyor ve akıl almaz yalanlara, iftiralara itiyor. Bu zihniyet kendi vatandaşına neden bu kadar yabancı?
Hiçbir zaman milletimizin içinde yaşamadılar, vatandaştan hep uzak durdular. Lüks, şatafatlı bir dünyaları var ve halktan kopuk yaşam sürdürüyorlar. Söylemleri de hiçbir şekilde karşılık görmedi. Bir yanda bizzat aynı sofraya oturan, onların duygu dünyasını yaşayan bir parti ve lideri, diğer tarafta ise jakoben ve halka üstten bakan fakat bir türlü vatandaşın arasına giremeyen zihniyet. Üstelik farklı görüş ve eleştirilerini dile getiren gençlere tepki gösterip hakaret ediyorlar. Sokak röportajlarında genç seçmen gerçek görüşlerini söylemiyor çünkü karşılığında hakaret ve ağza alınmayacak sözler işitiyor. Böylece kimin neyi dikta ettiğini daha iyi görmüş ve yaşamış oluyorlar.
Beş milyon yeni seçmenin seçimiCHP, milyonlarca gencin mevcut yönetimden dolayı çok mutsuz olduğunu ve seçim sonucunda büyük bir farkla kendilerinin iktidar olacağını ileri sürüyordu. Üstelik bu söylemleri baskı aracı olarak kullanıyorlardı. Çabaları niye sonuçsuz kaldı?
Çünkü gençler her şeyin farkında. Eğer iddia ettikleri gibi genç seçmenin elde ettiği kazanımlar olmasaydı bugün seçimin sonucu böyle mi olurdu? Seçimin kaderini değiştirecek beş milyon yeni seçmenden bahsediyoruz, çok ciddi bir kitle var önümüzde. Gençlerin gerçek düşüncelerini ben deprem bölgelerinde gördüm. Depremin ikinci günü itibarıyla çok fazla başvuru aldık. ‘Size destek olup insanlarımıza yardım etmek istiyoruz’ diyen bir ay sonunda 15 bingenç, deprem bölgesinde faaliyette bulundu, yardımlaştılar, dayanışma içerisinde oldular.
Bir yanda el kol hareketleriyle kalp sembolü, diğer yanda TEKNOFEST… Nasıl yorumluyorsunuz?
Dünyada teknoloji noktasında ciddi bir akım var, Türkiye ve gençliği bunu yakalamış vaziyette. TEKNOFEST kapsamında iki milyon genç birçok deneyim elde etti, projeleri yarıştı. Biz teknoloji noktasında dünya ile yarışır hale geldik, hatta bazı noktalarda öne geçtik. Bir endüstri mühendisi olarak endüstri 4.0’ın dünyadaki ayak izlerini yakından takip ediyorum. CHP zihniyeti ise ürettiğimiz TOGG’u, İHA’yı, SİHA’yı küçümsemek için elinden geleni yapıyor.
Rehavete kapılmayın, oyunuzu kullanınİkinci defa sandığa gitmemize günler kaldı. Türk halkına, bilhassa gençlere ne mesaj vermek istersiniz?
İnsanlara gerçekleri birebir temasla aktarmalıyız. Seçim günü bu milletin oyunu koruma altına alıp sandıklara sahip çıkmamız gerekiyor. Rehavete kapılmamalıyız, önümüzde bir seçim var. İki adayla seçimlere gideceğiz ve sonuç ülkenin kaderini belirleyecek. Bir taraf ülkenin insanlarına muhalif, diğer taraf dünyaya muhalif, dünyaya meydan okuyor. Biz de gençler olarak muhalif olmayı seviyoruz, dolayısıyla dünyaya muhalif olan lideri örnek alarak, destekleyerek çalışmaya devam edeceğiz.