Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir, 'BM'nin bağımsız gözlemciler göndererek Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerini araştırmasını talep ediyoruz' dedi.
Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia Kadir, Birleşmiş Milletler'in (BM) bağımsız gözlemciler göndererek Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerini araştırmasını talep ettiklerini söyledi.
BM Cenevre Ofisi'nde gerçekleştirilen BM İnsan Hakları Konseyi Azınlıklar Forumu'nun yedinci oturumuna katılan Kadir, açıklamalarda bulundu.
ÇİN BİZİ ASİMİLE ETMEYE ÇALIŞIYOR
Doğu Türkistan'daki sorunların çözümüne ilişkin olarak BM'den beklentileri hakkında Kadir, "BM'nin bağımsız gözlemciler göndererek Doğu Türkistan'daki vahşeti, katliamı, soykırımı ve insan hakları ihlallerini araştırmasını talep ediyoruz" dedi. Kadir, "Bizim BM'den talebimiz, Doğu Türkistan'daki mazlum insanların hak ve hukukuna sahip çıkmasıdır" ifadesini kullandı.
Çin hükümetine eleştiriler getiren Kadir, "Çin, bize en büyük haksızlığı ve yanlışı, dinimizi ve kimliğimizi imha ederek bizi yok etme ve asimile etme projesini hayata geçirerek uygulamıştır ki bu bizim sonunu endişeyle beklediğimiz bir projedir" şeklinde konuştu.
Kadir, "Çin, ana dilimizi, Uygurcamızı açık ve aşikar bir şekilde engellemekte, yasaklamaktadır. 'Sen Çinli olmalısın' diyerek bize bunu dayatıyor. Buna itiraz eden halkımızı, on binlercesini katlediyor, hapse atıyor" dedi.
Uygur halkının kendi kaderini kendisinin belirlemesi gerektiğine işaret eden Kadir, "Çünkü bugün Hong Kong'taki durumu görüyorsunuz. Bugün, Hong Kong halkı Çin'in baskılarını, dikte ettiği planlamayı kabul etmiyor ve 'Biz, kendi irademizle kendi yöneticimizi seçeceğiz' diyor, 'Çin'den göçüp gelenlerin oy kullanmasını istemiyoruz' diyor. Biz de Doğu Türkistan için aynı taleplerde bulunuyoruz" diye konuştu. Kadir, "Biz kendi irademizle kendi liderlerimizi seçmek istiyoruz" ifadesini kullandı.
ÇİN'İN İTİRAZI
BM İnsan Hakları Konseyi Azınlıklar Forumu'nun yedinci oturumu sırasında Çin delegasyonunun itirazda bulunarak Dünya Uygur Kongresi temsilcisinin konuşma yapmasını engellemeye çalışması hakkında Kadir, "Bu itirazı Rusya, İran, Venezuela gibi ülkeler destekledi. Bu çok kırıcı ve anti-demokratik bir tavırdı" dedi. Kadir, "Biz bugüne kadar Çin yönetiminin bütün oturumlarda bizi engelleme girişiminde bulunduğunu çok iyi biliyoruz" şeklinde konuştu.
Çin yönetimi tarafından her yıl birkaç defa benzer girişimin olduğunu ve başarısızla sonuçlandığını dile getiren Kadir, "Ama üzüldüğümüz nokta şu: Bazı İslam ülkeleri ki başta Pakistan, İran gibi ve buna ek olarak da Venezuela ile Rusya gibi ülkeler, bizim sesimizi burada dahi kısmak istedikleri, sesimizi soluğumuzu kesmek istedikleri bir olaya şahit oluyoruz. Bizim için üzüntü verici olaylar" değerlendirmesinde bulundu.
Kadir, "65 yıldır Doğu Türkistan işgal altında. Bu coğrafyanın ismini Sincan Uygur Özerk Bölgesi olarak değiştirdi. Çin, bize Uygur otonom bölgesi olarak bir hak verdiğini iddia ediyor, fakat otonom hukukunun hiçbirini uygulamıyor" dedi. Sincan kelimesinin Çince manasının yeni açılan yer, yeni işgal edilen topraklar anlamına geldiğini belirten Kadir, "Asıl mesele burada koptu. Çin yönetimi 'Oranın ismi Doğu Türkistan değil, Sincan'dır' dedi.
Kadir, "Oturumu yöneten başkan, Çin yönetiminin engelleme girişimlerini dikkate almayarak sözümüzü tamamlamamız için fırsat verdi ve biz de Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerini, oradaki kanunsuzluğu ve anti-demokratik uygulamaları tek tek anlatma fırsatı bulduk" dedi.
AZINLIK MİLLET DEĞİLİZ
BM İnsan Hakları Konseyi Azınlıklar Forumu'na katılmaları hakkında ise Kadir, "Aslında bizim bu toplantıya gelişimizin bir anlamı yok. Biz azınlık millet değiliz. Biz o bölgenin gerçek halkıyız, gerçek sahibiyiz" ifadelerini kullandı.
Kadir, "Çin, bizi engelleyerek hiçbir zaman başarılı olamaz. Çin, bizi engelleyerek kazanamaz. Çünkü gerçeklerin ifşa olmasından, aydınlığa kavuşmasından korkuyor. Çünkü Çin, Doğu Türkistan'da çok büyük insan ayıpları, çok büyük zulüm işliyor. Bunların dünyaya anlatılmasını engellemeye çalışıyor" dedi.
YASAKLAR UTANÇ VERİCİ
Kadir, "Bu oturumda BM'nin ikiye bölündüğünü görüyoruz. Hak ve adaletten yana olan ülkeler ve bir de diktatörden ve zalimden yana olan ülkeleri görüyoruz. Buna şahit oluyoruz" şeklinde konuştu. Türk milletine şükranlarını sunan Kadir, "Doğu Türkistan kelimesinin yasaklanmış olmasının ne büyük bir utanç olduğunu belirtmek istiyorum" ifadesini kullandı.
BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen dünkü oturum sırasında, Çin delegasyonun, Dünya Uygur Kongresi temsilcisinin konuşmasını engelleme girişiminde bulunması ve oturum sırasında söz alarak temsilcinin konuşmamasına yönelik talepte bulunması sonrasında, oturumun başkanlığını yapan Prof. Patrick Thornberry, bütün katılıcıların diğerlerinin görüşlerine saygı göstermek zorunda olduğunu ifade ederek, Dünya Uygur Kongresi temsilcisinin konuşmasını yapmasına izin vermişti.
Kaynak: AA