Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra Çeçenlerin bağımsız olma mücadelesine önderlik eden Cevher Dudayev, ülkesinin bağımsızlık serüveni sırasında yaptığı analizlerde bölgenin geleceğine dair tahminlerini belirtmişti.
Dudayev'in konuşmaları şu şekilde:
"Çeçenistan sadece bir unsurdur. Daha sonra sırada Kafkasya var. Sonra Baltık bölgesi, sonra Orta Asya var. Burada ne planlıyorlar? Acaristan, Abhazya, Dağlık Karabağ, Azerbaycan ve Dağıstan'dan ayrılan Lezginistan, Güney Osetya bölgelerinde Rus ordusu bulunacak ve sonra tamamen Rusya'ya bağlanması planlanıyordu.
Rusya'nın planı ne?Buna ilaveten Lezginistan da dahil olmak üzere İran sınırına kadar uzanan Hazar sahil bölgesine de Uzak Doğu, Ural ve Sibirya bölgelerinde işsiz kalmış olan işçilerin yerleştirilmesi planlanıyordu. Böylece Kafkasya'nın demografik yapısını değiştireceklerdi. Dağıstanlıları ve diğer halkları Hazar sahil bölgesinden çıkarıp dağlık bölgelere yerleştirmeyi planlıyorlardı.
Hazırladıkları planlara bakıldığında Çeçenistan ile Dağıstan arasında sınırların olmadığı görülüyor. Hunzah ve Çirkeskaya barajlarını havadan bombalayıp aşağıdaki bölgenin bütün doğa ve üretim potansiyelinin yok edilmesi planlanıyordu. Aslında Kafkasyalıların Kafkasya'sız bırakılması amaçlanıyordu.
Daha sonra ise sırada Kırım vardı. Çeçenistan savaşı sonrasında bütün ordu Kırım'a geçecekti. Orta Asya'da Kazakistan ve Kırgızistan yeni Rusya'nın birer kolonisi olacaktı. Orta Asya'daki diğer devletler kendi aralarında çatıştırılacaktı. 1995 yılının sonunda Rusya'nın planlarını böyle özetleyebiliriz.
Cohar Dudayev'in ölümünden 1 yıl önce İlyas Bogatırev'e verdiği röportajdan belli kısımları sizler için çevirdik. - Çeçenistan sadece bir unsurdur. Daha sonra sırada Kafkasya, Baltık bölgesi, Orta Asya vardı. -Kafkasyalıların Kafkasya’sız bırakılması amaçlanıyordu. #dudayev pic.twitter.com/Ml6ucSAZH3
— Avrasya Konuşmaları (@avrasyadan) April 21, 2021'Afganistan ile planlar sekteye uğradı'
Rusya'nın daha öncesinde de çok büyük planları ve iştahı vardı. Ancak Afganistan ile bu planlar sekteye uğradı. Tıpkı bir fıkrada anlatıldığı gibi. 'Sivrisinek sargılı karıncayla karşılaşır ve şaşkın bir şekilde karıncaya başına ne geldiğini sorar:
- Ey dostum sana ne oldu böyle?
- Evet başıma bir şeyler geldi. Ateşböceğinin tadına bakmak istedim ancak bir sigara izmaritiyle karşılaştım.'
Aynısı Afganistan'da Rusya'nın başına da geldi ve böylece iştahı biraz olsun kesildi. Afganistan'da başarısız olunca Rus ideologları ve siyasetçileri politikayı değiştirerek Avrupa'yı da yanlarına çekmeye çalıştı. Avrupa'yı oyalayarak Hint Okyanusu, Orta Doğu, İstanbul Boğazı ve Karadeniz'e kadar güçlendikten sonra Avrupa'ya da darbe indirecekti.
'Kırım'da çatışmalar patlak verecek'Önce Afganistan, daha sonra başka sıkıntılar ve şimdi Çeçenistan. Çeçenistan Rusya'nın iştahını biraz kesti ancak tamamen durdurmamıştır.
İleride Kırım'da çatışmalar patlak verecek. Daha sonra Ukrayna ile Rusya savaşacaktır. Rusçuluk var olduğu sürece Rusya hırslarından vazgeçmeyecektir. Şimdi Panslavizm markasıyla eskiden olduğu gibi Ukrayna ve Belarus'u hakimiyeti altına almaya çalışıyor. Böylece daha da güçlenip devam edecektir. Şimdi hiç kimse Rusya ile sadece askeri, ekonomik ve siyasi değil, ticari ilişkiler bile kurmak istemiyor. Rusya'yı iyi öğrendiler."
-İleride Kırım’da çatışmalar patlak verecek. Daha sonra Ukrayna Rusya ile savaşacaktır. -Rusçuluk var olduğu sürece Rusya hırslarından vazgeçmeyecektir. -Şimdi Panslavizm “markasıyla” eskiden olduğu gibi Ukrayna ve Belarus’u hakimiyeti altına almaya çalışıyor. #dudayev pic.twitter.com/nl9Uhy3mZd
— Avrasya Konuşmaları (@avrasyadan) April 21, 2021 'Ukraynalılar Rusçuluğu kabul etmeyecek'Rus halkını çok zor bir süreç beklemektedir. Ve tahmin hiç de iyi değildir. Bunun gerçek nedeni hiçbir fikirlerinin olmamasıdır. Komunizm ve sosyalizmin eşit fırsatlardan oluşan bir toplum inşa etme çabası adeta bir balon gibi patladı. Çünkü tamamen Rusçuluk üzerine inşa ediliyordu. Eğer fikir yoksa o zaman bir Rus hukuk devleti de yoktur.
Dolayısıyla Rus devletinin kendisinin ve devletin hiçbir erkinin meşruiyeti de yoktur. Eğer fikir yoksa, devletin ve devlet erklerinin meşruiyeti yoksa o zaman ne iç politikadan ne de dış politikadan bahsedebiliriz. Bu üçüncü bileşen (iç ve dış politika) yoksa o zaman ideolojiye de yer yoktur. O zaman ne herhangi bir güdü ne de teşvik vardır. Bunun sonucu olarak da bütün perspektifler biter.
Bu birinci yoldur. İnsanlığın gelişmesinin ikinci yolu ise maneviyattır. Ruslar inançsız insanlardır. Ne İsa'ya ne Muhammed'e (S.A.V.) ne de Buda'ya inanıyorlar. Bir halkın maneviyat kazanması için ise en az 3 neslin değişmesi için çalışılması gerekiyor. Bu yol da kapalıdır. Şimdi Rus politikacılar, ideologlar üçüncü bir yol seçmeye çalışıyorlar. O da Panslavizmdir. Buradan da bir şey çıkmaz. Çünkü Panslavizm'in ana bileşeni olan Ukrainler asla Ruslaştırılmalarını ve Rusçuluk'u kabul etmezler. Rus devletinin ve halkının gelişmesi için uygun olan bir yol var. Ancak ben onu söylemeyeceğim. Ve bu anahtar bizim elimizdedir."
Kaynak: Mepanews