Dr. Özlem Cankurtaran neden öldü?

Hastalığı sebebiyle 50 yaşında vefat eden Dr. Özlem Cankurtaran, bugün defnedildi. Cankurtaran, uzun süredir pelvisindeki bir kemik tümörü ile mücadele etti.

Dr. Özlem Cankurtaran 50 yaşında vefat etti. Bugün defnedilen Cankurtaran'ın cenazesine pek çok ünlü isim katıldı. Öte yandan, Cankurtaran'ın neden vefat ettiği de ortaya çıktı.

25 yıldır pelvisinde, bir başka deyişle leğen kemiğindeki tümörle mücadele eden Cankurtaran'da söz konusu hastalık 1999 yılında tespit edildi. Dr. Cankurtaran'ın eşi Cüneyt Cankurtaran’da da myastenia isimli bir kas hastalığı olduğu bildirildi.

DR. ÖZLEM CANKURTARAN KİMDİR?

Ocak 1970’te Ünye’de doğan Dr. Cankurtaran, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra göğüs cerrahisi alanında uzmanlık eğitimini tamamladı. Acıbadem Maslak Hastanesi’nde başhekim yardımcılığı görevini üstlenen Cankurtaran, 2009-2015 yılları arasında başkanlık yaptığı Çağdaş ve Bağımsız Yardımlaşma Derneği’nin (ÇABA Derneği) onursal başkanlığını da sürdürüyordu.

Dr. Cankurtaran, bir süredir mücadele ettiği hastalığı nedeniyle görev yaptığı Acıbadem Maslak Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Cenazesi, 12 Aralık Perşembe günü Zincirlikuyu Camii’nde kılınan Öğle Namazı'nın ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.

Aynı zamanda Dr. Cankurtaran, köşe yazıları yazmış, sağlık alanındaki bilgi ve birikimini okurlarıyla paylaşmıştı.

KEMİK KANSERİ (TÜMÖRÜ) HAKKINDA BİLGİ

Kemik kanseri, kemik hücrelerinin kontrolsüz bir şekilde bölünüp çoğalması sonucu kemik dokusunu tahrip eden tümörlerin oluştuğu bir kanser türüdür. Eğer tümör doğrudan kemiğin kendisinde oluşursa bu durum *primer kemik kanseri* olarak adlandırılır. Ancak vücudun başka bölgelerinde oluşan kanser hücrelerinin kemiğe sıçraması sonucu oluşan kanser türü ise *metastatik (ikincil) kemik kanseri* olarak bilinir. En sık karşılaşılan kemik kanseri türü *osteosarkom* olup, genellikle kemik hücrelerinde başlar. Bu kanser türü, özellikle bacak ve kol kemiklerinde yaygın olarak görülürken, nadiren de olsa pelvis (kalça kemiği), çene veya omuz kemiklerinde de ortaya çıkabilir.

Kemik sağlığının temel unsuru *kemik yoğunluğu*dur. Kemik yoğunluğu, kemiklerdeki kalsiyum minerali miktarına bağlı olarak 20-30 yaşları arasında en yüksek seviyesine ulaşır. Bu yaştan sonra kemik yoğunluğunu koruyabilmek için doğru beslenme, düzenli fiziksel aktivite ve yaşam tarzına dikkat etmek oldukça önemlidir.

Kemik problemlerinin başlıca nedenleri arasında genç yaşlarda spor yaralanmaları, yetersiz beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı bulunur. İlerleyen yaşlarda ise sistemik hastalıkların görülme sıklığı artar. Bu hastalıkların bir yan etkisi olarak kemik tümörleri oluşabilir ve bu durum, kemiklerde ağrıya yol açabilir. Kemik tümörleri genellikle belirti vermeden ilerler, bu nedenle sürekli ya da geçmeyen kemik ağrıları fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak son derece önemlidir.