Diyarbakır'dan sükunet çağrısı

Kobani'ye yönelik saldırıları protesto etmek amacıyla Türkiye'de olayların en yoğun yaşandığı Diyarbakır'da eylemler sokağa çıkma yasağına karşı devam ediyor. Diyarbakır'da yaşanan olaylarda 10 kişi hayatını kaybetti.

Ezgi ÇELİK ANKARA

Bölgede kardeşlerin birbirine kırdırılma durumu var. Diyarbakır'da son durumu, yaşanan olayları bölgedeki kanaat önderleri ile değerlendirdik.

"KARŞI ÇIKMAMIZ GEREKEN IŞİD'DİR"

Bölgenin kanaat önderlerinden Cahit Zilan Diyarbakır'da yaşananları, kardeşlerin birbiri ile çatışmasını birakuji ( kardeş kavgası) olarak değerlendirdi. Zilan, "Kobani olayını kullanarak bir şeyler yapmak istiyorlar. Türkiye Kürdistanın da Müslümanların birbirlerinin kanını dökmesinden kim faydalanır? Baktığımızda Kürtlerin kendi içinde çatışmasında Amerika ve Amerika'nın desteklediği hükümete karşı AKP'yi yıkmak isteyen, çözüm sürecini engellemek isteyen güçler faydalanır. Orta Doğuyu düzeltmeye çalışan yine aynı güçler İsrail Amerika ve İngiltere'ye yarayan bir olaydır. Bölgede PKK ile kendisine Hizbullah diyen grupların çatışmasının bir an önce bitmesini istiyoruz. Bu çatışma devam ederse bu durumdan başkaları da faydalanacaktır. Mesele Kobani ise mesele insan hakları ise katliamı kınamak ise biz niye birbirimize düşelim? Karşı çıkmamız gereken IŞİD gibi İslamla alakası olmayan, İslam ismini kullanan vahşi bir örgüttür. Bunlara karşı çıkmak dururken birbirimizle çatışmamız zararlıdır. Ben buna kısaca birakuji diyorum. Birakujinin anlamı kardeşlerin birbirini öldürmesidir. Birakuji suçtur, haramdır, fitnedir. Bir an önce bu işin bitmesi gerekir. IŞİD e karşı hükümeti devirmek isteyen emperyalist düşünce taşıyan uluslararası güçlere karşı çıkmak gerekir'' dedi.

"KAYBEDİLMİŞ HİÇBİR CANIN TELAFİSİ OLMAYACAKTIR''

Diyarbakır Diyanet-sen Başkanı Ömer Evsen, bölgede yaşananlar ile ilgili itidal çağrısını yaptı. Evsen, "IŞİD ile YPG güçlerinin Kobani bölgesindeki çatışmaların bölgemizde çatışmaya dönüşmesi sürmekte olan Kürt sorunu ve barış sürecine zarar verme noktasına gelmiştir. Süreç içerisinde bölgemizde 18 insanımızın vefat etmesi hem bölgeyi hem de ülkemizi büyük acılara itmiştir. Herkesin biran önce aklıselim bir şekilde davranıp daha sonra bu işin çözüm çağrısına el uzatması gerekir. İnsanlarımızı bu noktada sağduyuya davet ediyoruz. Kaybedilmiş hiçbir canın telafisi olmayacaktır. Belki kırılan camın yağmalanan dükkanın telafisi olabilir ama kaybedilmiş hiçbir canın telafisi olmayacaktır. Yarın daha büyük acılar yaşamamak için bugünden daha itidalli hareket edip olayların son bulması için elimizden gelen çabayı göstermek zorundayız. Şu an itibariyle görüştüğüm bütün taraflar itidal çağrılarını yenilemekte ve bu olayların bir an önce bitmesi için çaba sarf etmektedirler. Buradan tekrar çağrımız lütfen sağduyulu olup olayların daha da artmasına mahal vermeyelim. İnsan kutsaldır. İnsanlığın kutsallığına zarar vermek onarılamaz yaralar açacaktır'' ifadeleriyle itidal çağrısında bulundu.

"İNSANLARIN BİRBİRİNE KIRDIRILMASI DOĞRU DEĞİLDİR''

İzol aşiretinin önde gelenlerinden Cumali Ünaldı, "Güneydoğuda Kürtleri temsil etmiyorlar. Orta Doğu'da Türk, Kürt, Arap, Fars çatışması ve Şii, Sünni mezhep münazaralarıyla insanların birbirine kırdırılması doğru değildir. Hrant Dink ölmeden önce benimde katıldığım açık oturumda kendisi çok önemli bir açıklama yaptı. Hrant Dink, "1915'te Emperyalist Batı bize Osmanlıyla savaşın biz arkanızdayız. Ermeniler olarak Osmanlılarla savaşmaya başladık. Ama döndük baktık ki arkamızda değiller. Bizi birbirimize kırdırdılar.'' Şimdi bu oyunu Kürtlere oynuyorlar. Emperyalist Batı Kürtleri kışkırtıyor. Bende diyorum ki bu oyunlara gelmeyelim. Yarın öyle bir noktaya gelinebilir ki Türkiye'de Kürtler ve Türkler arasında iç harp çıkabilir. Bu durumda Türkiye'de ki 3.500 milyon kürdü ne yapacaksınız? Kobani düşerse Adana düşer. Adana düşerse Ankara düşer. Ankara düşerse Türkiye düşer. Hey arkadaş! Nereyi? Kim kimi düşürüyor? Kürtler Türkiye'nin her bölgesine dağılmış vaziyette. İnsanlarımızı sağduyulu olup hiç günahı olmayan insanlar bu işin sonuçlarını çekmemelidir. Türkiye bölünemez. Çözüm süreci de biterse o mazlumlar mağdur olur. Kimse ateşin üzerine benzin dökmemeli, ateş söndürülmelidir'' şeklinde itidal çağrısında bulundu.

"HDP ÇAĞRILARINI GERİ ALMALIDIR''

Özgür-der Diyarbakır şube başkanı Dr. Murat Koç Diyarbakır'da ki son durumu değerlendirerek bölgedekilere süku00fbnet çağrısında bulundu. Koç "İntikam hırsıyla 16 kişi öldü. Sokağa dökülerek şiddete yönelen kişiler bölgede huzur bırakmadı. Sokağı hareketlendiren HDP yetkilileridir. Bu durumda HDP'nin de çağrısı da önemlidir. Bugün yaşananlar Vandalizm'dir. Ayrım belirtmeden yapılan bir saldırıdır. Ortamın sakinleşmesini sağlayacak HDP'nin açıklamalarını bekliyoruz. Hükümette bu konuda üzerine düşen tedbirleri almalıdır. Bugüne kadar yaşanan tüm şiddette HDP'nin etkisi vardır. HDP yaptığı çağrıları geri alarak bir an önce sokakları boşaltmalıdır'' dedi.

"FİTNE ATEŞİ SÖNDÜRÜLMELİDİR''

Diyarbakır'daki Ufuk Kültür ve Eğitim Derneği (UFUKDER) sözcülerinden Fikri Amedi, "Bölgedeki bütün kuruluşlara, taraf olanlara süku00fbnet çağrısında bulunuyoruz. Bu fitne ateşine kimsenin odun taşımaması gerekir. Ufuk-der olarak bir an önce tarafların, belli bazı grupların, bölgedeki kanaat önderlerinin araya girmesiyle iki grubun ortak bir noktada buluşturulup bu fitne ateşinin üstüne su dökmesi gerektiğini söylüyoruz'' şeklinde bölgeye süku00fbnet çağrısında bulundu.