Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Başkanlığın 2024 yılı Hac Organizasyonu kapsamında ön kayıtların 13 Eylül'de başlayacağını kaydetti.
Erbaş, "Bu kutlu yolculuğa çıkmaya niyet eden tüm vatandaşlarımız ön kayıt işlemlerini 13 Eylül-11 Ekim tarihleri arasında e-Devlet üzerinden yapabileceklerdir." dedi.
Bu hadis-i şerifte “hac” ibadeti İslam’ın beş temele esası arasında zikredilmiştir.
Bir gün vahiy meleği Cebrâil -aleyhisselam-:
“Ey Muhammed (s.a.v) İslam hakkında bana bilgi verir mi¬sin?” dedi, Hz. Peygamber (s.a.s.);
“İslam, Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın elçisi olduğuna tanıklık etmen, namazı dosdoğru kıl¬man, zekatı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç ye¬tirebilirsen Kâbe’yi ziyaret etmen (hac yapman)dır” diye cevap vermiş,
Bunun üzerine Cebrail -aleyhisselam- de “Doğru söyledin”’demiştir.
Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- Cebrail’e -aleyhisselam- verdiği cevapta hem hac ibadetinin İslam’ın beş temel esasından biri olduğunu, hem de bu ibadeti ancak imkanı olanların yapmakla yü¬kümlü olduğunu bildirmiştir.
Sahabeden Ebû Hüreyre‘nin bildirdiğine göre Peygam¬berimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- Müslümanlara hitaben yaptığı bir konuş¬masında;
“Ey insanlar! Allah size haccı farz kılmıştır, haccediniz” buyurmuştur.
Haccın farz olduğu konusunda Müslümanlar arasında hiç ihtilaf olmamış, bu konuda ümmetin icmaı hasıl olmuştur.
Hac kimlere farzdır?
Hac, farz-ı ayındır.
İmkanı olan her mükellefin haccı bizzat kendisinin yapması farzdır. Cenaze namazı ve cihâd gibi bir grup Müslümanın hac görevini yapması ile diğer Müslümanların üze¬rinden düşmez. [8] Bu konuda ittifak vardır, aksi görüş beyan eden de yoktur.
Haccın, imkân elde edildiği yıl yapılması gerekir.
Hac yapma imkanı elde edildiği yıl, hac yapmak Müslümana farz olur. Bu konuda ihtilaf yoktur. Ancak, aynı yıl içerisinde haccın yapılmasının zorunlu olup olmadığı haccın (fevrî veya terâhî üzere oluşu) konusunda fıkıh bilginle¬ri arasında farklı görüşler vardır.
Haccın, hac yapma imkanı elde edildiği yıl yapılması gerektiği ve daha sonraki yıllara ertelenebileceği şeklinde Ebû Hanîfe’den iki farklı görüş rivayet edilmiştir. Birinci görüşü İmam Ebû Yusuf, ikinci görüşü İmam Muhammed tercih etmiştir.
Ebû Yusuf‘un tercih ettiği görüşe göre imkan elde edil¬diği yıl hac yapmayıp sonraki yıllara erteleyen kimse gü¬nahkâr olur.
İmam Malik ve Ahmed b. Hanbel’e göre haccın imkan elde edildiği yıl yapılması gerekir. İmam Şâfiî’ye göre hac daha sonraki yıllara ertelenebilir.
İmkan elde edildiği yıl hac görevini yapmayıp sonra¬ki yıllara erteleyen kimse, çeşitli sebeplerle bu imkanını kaybedebilir ve hac yapmadığı için sorumluluk altında ka¬lır. Bu itibarla müslüman, hac yapma imkanı elde ettiği yıl geciktirmeden hacca gitmelidir. Nitekim Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem-:
“Hac yapmak isteyen kimse acele etsin. Çünkü hasta ola¬bilir, (servetini, parasını) yitirebilir, ihtiyacı ortaya çıkabilir” buyurmuştur.