''Destici'' polemiği büyüyor! ''Onun partisi olamaz...''

Geçen dönemde Genel Başkan Yardımcısı olan Remzi Çayır da Destici tartışmalarına katıldı. Çayır, Destici''ye doğrulttuğu isyanında, "Bu parti Muhsin Yazıcıoğlu’nun çizgisinde yürür… Mustafa Destici Partisi olamaz. Tarih, sizi çok tuhaf betimleyecektir" ifadelerini kullandı.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici hakkındaki tartışmalar büyüyerek devam ediyor...

Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) Lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümünden sonra açılan davanın görülmesi sırasında bir gerginlik yaşanmış, Yazıcıoğlu’nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin üzerine yürümüş, “buradan kalkın” diye bağırarak salondan kovmuştu. Yazıcıoğlu’nun ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu da “ahlaksız herif, sen buraya ne yüzle geliyorsun” diye bağırmış ve salonda gergin anlar yaşanmıştı. Bunun üzerine Mustafa Destici açıklama yaparak, “Utanmazca, hayâsızca, ahlaksızca büyük bir iftira atılıyor. Efendim neymiş, yok mahkemeden kovulmuşuz, yok yumruk yemişiz, bize yumruk atacak adam alnının ortasına mermiyi yer” demişti.

Konuyla ilgili olarak, BBP Başkanlık Divanı ve Alperen Ocakları Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı Genel Başkanı Murat Aslan da bir açıklama yapmıştı.

'BU PARTİ MUSTAFA DESTİCİ PARTİSİ OLAMAZ'

Yakın döneme kadar Genel Başkan Yardımcısı olan Remzi Çayır da Mustafa Destici tartışmalarına katıldı.

Çayır, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, görülen duruşma için,"Muhsin Yazıcıoğlu’nun duruşmasında yaşananlar ders almak isteyenler için, '#İbretlik'tir..." diye belirtti.

Çayır, "İstifaya çağıranları bir yere mal etmek olup bitene kör bakmaktır. Daha önceki mahkemede aile yine size bağırmadı mı? Araya girip sulh eden ben değil miydim" diye sordu.

Çayır, Mustafa Destici'ye seslenirken, "Ailenin ve tabanın söylediklerine kulak ver, onları iyi anla. İşi başka mecralara götürme. Bu parti Muhsin Yazıcıoğlu’nun çizgisinde yürür… Mustafa Destici Partisi olamaz. Tarih, sizi çok tuhaf betimleyecektir" dedi.

Remzi Çayır'ın sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şu şekilde:

"#Kahramanmaraş adliyesinde 25 Ekim günü şehit başkanımız, liderimiz merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun duruşmasında yaşananlar ders almak isteyenler için ,'#İbretlik'tir..

Hiç kimse, yaşananları yok sayamaz, başkalaştıramaz, algı operasyonu ile sorumluluktan kurtulamaz, bu dünyada kurtulduklarını zannetseler de ahiret de hesabını vereceklerdir.. Olayları, benimle ilintilendirmeye çalışanlar, tam bir 'aymazlık' içindedir. Çünkü #algı operasyonu ile sorumluluktan kaçanlar gerçeği ters yüz etmekte, hedef saptırmaktadırlar…

Ki şehit Liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’nun eşi Gülefer Hanım ve ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu 'ne dediler ?', 'kime tepki gösterdiler?, 'bu öfkenin sebebi neydi?' 'kimi duruşma salonundan kovdular?' '#Kime neden ‘ahlaksız’ dediler?'

Tepkilerin yönünü değiştirmek, günah keçisi aramak ve algı operasyonu yapmak yerine akıl ve vicdan sahibi olanlar oturup başını iki elinin arasına alıp, yüzü kızararak da olsa değerlendirme yapmak durumundadırlar.

İster şark kurnazlığı deyin yapılana isterseniz de 'merhametsizlik' ya da#vicdansızlık…

İlgili şahsa tepki gösterenler; yoldan toplanmadı, geçerken duruşma salonuna uğramadılar, bin bir meşakkatle K.Maraş’ta toplandılar. Amaçları, istekleri tekti, '#Muhsin #Yazıcıoğlu’nun şehadet sürecinin aydınlatılmasını, sorumluların oraya çıkarılmasını ve hesap sorulmasını' istiyorlardı.

Ancak salona bambaşka istekler ve düşüncelerle gelenlerin de olduğu ortaya çıktı. Muhsin Başkan’ın 'kim vurduya gitmesi!' isteniyordu. İşte başta aile olmak üzere merhum Muhsin Başkan’ı sevenlerin haklı reaksiyonları salona ve ilgili kişiye #edeplice yansıtıldı.

Oraya gelenler Muhsin Yazıcıoğlu aşıklarıdır. Aileyi kimse yönlendiremez kışkırtamaz bunu söylemek aileye hakarettir. #Mahkemede söylediğim sözler#bana aittir yüzlerce kişinin gözü önünde cereyan eden hadiseleri onlarca kişi cep telefonlarıyla çekmiş hatta kimileri doğrudan canlı yayın yapmıştır. O anları çektiğini kendi sayfalarında açıkça dile getirenler ortada ilken, benim#emrim ile çekildiğini iddia etmek yalancılıktır, iftiradır . Ben ne yaparsam aleni yaparım,kimseye pusu kurmam. Bu benim karakterimdir.

İstifaya çağıranları bir yere mal etmek olup bitene kör bakmaktır. Daha önceki mahkemede aile yine size bağırmadı mı? Araya girip sulh eden ben değil miydim? Sonrasında bu tür hadiseler zuhur etmesin diye şehit liderimizin eşine ricacı olan kimdi? Ben.

Olayların büyümemesi için çırpınan ben değil miydim? Senin bu hareketi hak etmediğini.. temsil etmediğini.. partiyi ve hareketi kimliksiz kıldığını yüzüne söyledim.İttifak sürecinde bin bir yalanla süreci yürüttüğünü, en yakın arkadaşlarınıza iftira atarak '#kızıl #elmanız' olan vekil olma hayalini gerçekleştirdiniz. Hayatı boyunca dosdoğru yürümüş biriyim.Muhsin Başkan’ın ifadesiyle bizim alnımızda çamur barınmaz. Kendine bak. Ailenin ve tabanın söylediklerine kulak ver, onları iyi anla. İşi başka mecralara götürme. Bu parti Muhsin Yazıcıoğlu’nun çizgisinde yürür… Mustafa Destici Partisi olamaz. Tarih, sizi çok tuhaf betimleyecektir.

#Unutma.

Sen, unutsan da bu millet, BBP camiası Liderimiz Muhsin YAZICIOĞLU’nun fedaileri yaşananları unutmayacaktır…

Saygılarımla"