DEMOKRASİYE DARBENİN 54. YILI

Türk Silahlı Kuvvetleri bundan 54 yıl önce, 27 Mayıs 1960'ta Demokrat Parti Hükümeti'ne darbe yaparak iktidarı ele geçirdi. Türkiye tarihine utanç olarak geçen darbeyle Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşları idam edildi.

27 Mayıs darbesi, 1950'de iktidara gelen Demokrat Parti'nin (DP) Türkiye'yi gitgide bir baskı rejimine ve kardeş kavgasına götürdüğü gerekçesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki bir grup subayın 27 Mayıs 1960 sabahı ülke yönetimine tamamıyla el koyması sonucu gerçekleşen ilk darbe olarak Türkiye'nin kara tarihine yazıldı.

Askeri vesayetin başlangıcı

1950'den itibaren seçimleri düzenli olarak kazanan DP, 10 yıl boyunca iktidarda kaldı. Bu süreçte, erken seçim ve yoğun muhalefete rağmen, Adnan Menderes'in başbakanlığında kurulan son hükümet; 27 Mayıs 1960'ta ordunun yönetime el koymasıyla devrildi. 1961'de, Yassıada'da kurulan askeri mahkemede yargılanan Menderes, Zorlu ve Polatkan idam edildi. Menderes'in yönetimindeki DP'nin iktidarı sırasında 1955'te gerçekleşen, 6-7 Eylül olayları da yaşandı.

Demokrasiye akıl almaz hınç

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, vesayetin ördüğü taşlarla hazırlanan 27 Mayıs 1960 darbesini bir kez daha kınadıklarını söyledi. Millet iradesinin temsilcisi olarak Hakk'ın rahmetine kavuşan Menderes, Polatkan ve Zorlu'yu rahmetle anan Gündoğdu, "Cuntanın demokrasiye akıl almaz hıncı zulüm, işkence, hüzün ve yargısız infazları beraberinde getirmişti. Türkiye'ye büyük acı yaşatmaya kodlanan askeri vesayetin sahipleri, yalanlar ve iftiralarla milli iradeyi kafese aldı, en büyük insanlık suçunu işleyerek 27 Mayıs darbesi hayata geçirildi. 27 Mayıs'tan sonra kurulan düzmece mahkeme, Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ı darağacına gönderdi, Cumhuriyeti vesayet rejimine dönüştürdü" dedi.

Jaboken zihniyet hukuku katletti

27 Mayıs'ın milli iradeye karşı yapılmış tüm suikastların anası ve kaynağı olduğunu ifade eden Gündoğdu, milletin bir daha böylesi kara günler yaşamamasını temenni ettiklerini söyledi. Gündoğdu, "Hukuk katledildi, jakoben zihniyet tarafından demokrasi ayaklar altına alındı, millet iradesinin üzerine ipotek koyuldu. Demokrasi tarihimiz bir kez daha kirletildi. Vesayet bekçilerinin, küresel operasyoncuların, çete ve illegal yapıların yeni bir 27 Mayıs arayışlarına tanıklık ettiğimiz şu günlerde çarenin yeni, sivil ve özgürlükçü bir anayasa olduğunu haykırıyoruz. Utanç dolu günlerin tekrar yaşanmaması için, darbelere, muhtıralara, baskılara boyun eğmeyen sivil iradeye ihtiyaç olduğu kadar sivil bir Anayasa'ya da ihtiyaç duyulduğunun altını çiziyoruz Millet iradesinin, TBMM eliyle kullanılacağının açık ve net bir dille ifade edildiği Yeni Anayasa, durumdan vazife çıkarmak isteyenlerin heveslerini de kursaklarında bırakacaktır" değerlendirmesinde bulundu.