Uraloğlu, yazılı açıklamasında, Ocak-Temmuz 2024 dönemine ait ihracat amaçlı taşınan yük verilerini değerlendirdi.
Türkiye'nin demir yolu taşımacılığında önemli bir ivme kazandığını vurgulayan Uraloğlu, "Ülkemizin ihracat taşımacılığında demir yolu kullanımının her geçen yıl arttığını görüyor, artan ihtiyacı karşılamak için Cumhurbaşkanı'mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde çevreci ve ekonomik yönleri ile öne çıkan demir yolu taşımacılığını ve ulaşım altyapımızı geliştirmek için durmadan çalışıyoruz. Neredeyse 100 yıldır el değmemiş konvansiyonel hatları da yeniledik. Organize sanayi bölgelerimizi, fabrikalarımızı ve limanlarımızı demir yolu ağımıza bağladık." ifadelerini kullandı.
Uraloğlu, demir yolu taşımacılığının hem hız hem de kapasite açısından Türkiye'nin ihracat potansiyelini arttırdığını belirterek, "2024 yılının 7 aylık döneminde 1,2 milyon ton ihracat taşıması gerçekleştirerek geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,2 artışla rekor kırdık. Türkiye'nin demir yolu taşımacılığının gelişen kapasitesi, önümüzdeki yıllarda ihracat hacmini daha da artıracak. Demir yolu ile gerçekleştirdiğimiz ihracat, ülkemizin ekonomik büyümesinin önemli bir unsuru. Hedefimiz, bu ağları genişleterek, Avrupa'nın ticaret hatlarında Türkiye'nin stratejik rolünü daha da pekiştirmek." ifadelerini kullandı.
İhracatın yüzde 86'sı İstanbul ve çevre illerdenBakan Uraloğlu, demir yolu taşımacılığında İstanbul ve çevre illerinin kritik bir rol oynadığını belirterek, bu bölgenin toplam taşımaların yüzde 86'sını oluşturan 1 milyon 32 bin tondan fazla yükü taşıdığını vurguladı.
İzmir, Eskişehir, Ankara ve Sivas gibi şehirlerden de ihracat ürünlerinin Avrupa'ya ulaştırıldığını ifade eden Uraloğlu, bu taşımaların Türkiye'nin lojistik kapasitesini ve demir yolu taşımacılığının ihracattaki önemini ortaya koyduğunu söyledi. Ayrıca, Avrupa ile bağlantıyı sağlayan demir yolu hatlarının ekonomik ve çevresel açıdan büyük katkılar sağladığını belirtti.
Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demir yolu hattının devreye girmesiyle Türkiye'nin Asya ile Avrupa arasındaki ticaret köprüsü rolünün daha da güçlendiğini belirten Uraloğlu, altyapı iyileştirmeleri ve Avrupa ile Orta Asya demir yolları arasındaki işbirliği anlaşmalarının Türkiye'nin ihracat taşımacılığında daha etkili bir rol oynamasını sağladığını ifade etti.
Uraloğlu, Türkiye'nin demir yolu taşımacılığında Avrupa ile olan bağlarının giderek güçlenmesinin ve bu alandaki ihracat yönelimlerinin stratejik önemine de dikkat çekti.
"Türkiye ve Avrupa arasında işlettiğimiz günlük en az 8 yük treni Avrupa'ya kesintisiz ticareti sağlıyor. İhraç edilen ürünlerin başında otomotiv yedek parçası, tekstil ürünleri, gıda, elektronik ürünler, kimyasal ürünler, çimento ve inşaat malzemeleri gibi ürünler geliyor. Bu taşımacılık altyapısı sayesinde sadece maliyet avantajı değil, aynı zamanda çevre dostu ve sürdürülebilir bir taşımacılık modeli sunuyoruz."
Demir yolu ile taşımacılığın daha çevre dostu bir seçenek olarak öne çıktığını vurgulayan Uraloğlu, sera gazı azaltımını ve rekabetçiliği hedefleyen Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyum sağlamak ve Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmak için demir yolu taşımacılığının kilit rol oynayacağını aktardı.