Darbeci asker:'Burada bir tane canlı polis istemiyorum'

(FETÖ)'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 152'si asker, 3'ü sivil 155 sanığın yargılandığı davaya müşteki beyanlarıyla devam edildi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.

Müşteki Ömer Lütfi Peker, 15 Temmuz 2016'da darbe girişimine karşı koymak için oğluyla birlikte Genelkurmay Başkanlığına gittiğini, burada helikopterler tarafından vatandaşlara ateş açıldığını beyan etti.

Olaylar esnasında yanında bulunan oğlunun da yaralandığını aktaran Peker, "Vatandaşların üzerine ateş ettiler. Sanıklardan, bu darbeyi planlayanlardan şikayetçiyim." ifadelerini kullandı.

Polis memuru olan müşteki Osman Büter, olay günü emniyete giderek buranın güvenliğini sağlamaya çalıştığını, bu esnada darbeci helikopterlerin atış yapmaya başladığını anlattı.

Darbeci helikopterlerin atışlarından birinin hemen yanına düştüğünü ve yaralandığını belirten Büter, sanıklardan şikayetçi olduğunu beyan ederek davaya müdahillik talebinde bulundu.

FETÖ'nün darbe girişimini engellemek için görev yapan polislerden Mehmet Göksel, 15 Temmuz'da Gölbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğünde bulunduğu sırada darbecilerin TÜRKSAT'a saldırıda bulunması üzerine buraya gittiğini söyledi.

Darbeci helikopterlerin TÜRKSAT'a atış yaptığını ancak kendisinin bir yara almadığını belirten müşteki Göksel, sanıkların cezalandırılması talebinde bulundu.

"Burada bir tane bile canlı polis istemiyorum"

15 Temmuz gazilerinden polis memuru Remzi Baş, olay günü Ankara Emniyet Müdürlüğünde bulunduğunu ve darbecilerle mücadele ettiğini dile getirdi. Müşteki Baş, "Darbeci askerlerden biri, 'Burada bir tane bile canlı polis istemiyorum.' dedi. Bunun ardından helikopterlerden bölgeye ateş edildi. Ben de 5 ayrı yerimden yaralandım. Sanıklardan şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum." ifadelerini kullandı.

Gazilerden Regaip Yıldırım da olaylar esnasında Genelkurmay Başkanlığı bölgesinde bulunduğunu, helikopterden yapılan ateşle yaralandığını belirterek, davaya müdahil olmak istediğini beyan etti.

Müşteki Talip Tosun, "Olayların darbe girişimi olduğunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından öğrendim. Bu saatten sonra da darbeyi engellemek için elimden geleni yaptım. Başarılı olabildiysek ne mutlu." diye konuştu.

Müşteki Tosun, sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek davaya katılma talebinde bulundu.

Diğer müştekilerin ve avukatların da beyanlarının alınmasından sonra 26 Mart Pazartesi devam edilmek üzere duruşmaya ara verildi.

İddianameden

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Kara Havacılık Komutanlığındaki darbe girişiminde yer aldıkları gerekçesiyle 152'si asker, 3'ü sivil 155 kişi hakkında iddianame hazırlanarak dava açıldı.

İddianamede, sanıklardan 7'sine sadece "FETÖ üyeliği" suçlaması yöneltilirken, 148'i hakkında ise "terör örgütünü yönetmek", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "askeri komutanlıkların gasbı", "nitelikli şekilde kasten öldürme", "nitelikli şekilde kasten öldürmeye teşebbüs" ve "nitelikli şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından cezalandırılması talep edildi.

Davanın sanıkları arasında, sözde "yurtta sulh konseyi" üyesi oldukları belirtilen eski tuğgeneral Ünsal Coşkun ile eski yarbaylar Özcan Karacan, Halil Gül ve Mehmet Şahin de bulunuyor.