Yazar Prof. Dr. İskender Pala, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 15 Temmuz gecesi arkadaşlarıyla Kuzguncuk'ta olduğunu anlatarak, Boğaziçi Köprüsü'nde askerlerin bulunduğunu duyunca bir darbe girişimi olabileceğini düşünmediklerini söyledi.
Halk sokağa çıkmaya başladığında Kuzguncuk'tan Beylerbeyi'ne yürüdüğünü ifade eden Pala, astsubay okulunun önünde silahlı bir erin "Amca geri dön" demesi üzerine "Evladım ben emekli subayım, bu nedir bana izah et" diye sorduğunu anlattı.
Sonra silah sesleri gelmeye başlayınca darbe olduğuna inandığını belirten Pala, birkaç asker daha gelince evine döndüğünü dile getirdi.
"Bu kadar ihanet içinde olacaklarını kestiremezdim"Pala, kendisi hakkında sosyal medyada FETÖ ile ilişkisi olduğuna dair iddialar bulunduğuna değinerek, şu açıklamayı yaptı:
"Ben 17-25 Aralık sürecinde cemaat ile yol yürünemeyeceğini anladım ve yollarımı ayırdım. Hatta, 'Cemaat özür dilemelidir' diye manşet olan bir haberimden dolayı cemaat bütün kanalları ile üzerime hücum etti. Ben bunları yaşamış, ceremesini zaten o zaman çekmişim. Eğer onlarla yol yürünebileceğine inandığım dönemlere hayıflanmam gerekirse, geriye dönelik hayıflanmam gereken çok yıl var. Evet bir zamanlar Zaman gazetesinde kültür sanat yazıları yazdım. Herkes gibi ben de çocuklarımı onların okuluna gönderdim. Ama o zaman bunların böyle olabileceğini, bu kadar ihanet içerisinde olabileceklerini hiç kestiremezdim."
"FETÖ'nün kökü kazınmalı"Pala, halkın darbeye direnmesinden gurur duyduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Evet, darbe başarısız oldu ama FETÖ'nün kökü kazınmalı. Her şekilde kim cezasını görecekse görmeli ve nasıl önüne geçilecekse geçilmeli. Elbette kurunun yanında yaşı yakmadan çünkü böyle savrulma dönemlerinde birileri kendine yer açmak için, birileri eski hesapları görmek için, birileri de birtakım menfaatler uğruna başkalarını karalayabilir. Ben Türk milletinin hakkaniyetine inanan birisiyim. Bunlar temizlenecektir, temizlenmelidir."
FETÖ'nün temizlenme sürecinde herkese vazife düştüğünü söyleyen Pala, "Bir de insanlar bu süreçte 'Kim nerede hangi görüntüyü verdi?' sorusundan ziyade, 'Ben şu anda ülkem için ne yapabilirim, ülkem benden ne bekliyor?' diye düşünmeli." düşüncesini paylaştı.
İskender Pala, bir yazar olarak kendi üzerine düşeni yapmak için harekete geçtiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ben de kendime diyorum ki, 'Bu ülke, böyle bir dönemde, yetiştirdiği, ekmeğini yedirip suyunu içirdiği bir yazardan ne bekler?' Bana göre iyi bir eser, iyi bir tekst bekler. Hemen harekete geçtim ve 'Haşhaşiler' üzerinden, bu darbe girişimini değerlendirecek bir tiyatro metni üzerinde harıl harıl çalışıyorum."