İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya sanıklar katılmazken, 7 şikayetçi ve taraf avukatları hazır bulundu.
"BENİ BIÇAKLAYANLARI AFFETTİM AMA..."Duruşmada söz alan müştekiler sanıkların cezalandırılmasını istediklerini söylediler. Şikayetçi Ali Keskin, daha önce birileri tarafından 6-7 yerinden bıçaklandığını anlatarak, "Bu kişiler cezaevinde mağdur olmasınlar diye onları affettim. Ancak burada dinime yönelik bir saldırı var. Bunları affetmem mümkün değil" diye konuştu. Müşteki Avukat Alişen Kaynar da, "Din ve vicdan özgürlüğü Anayasal güvence altına alınmıştır. Korunmalıdır. Suç subuta ermiştir. Sanıklar tarafından herhangi bir pişmanlık bildirilmediğinden cezalandırılmalarını istiyorum" dedi. Bilal Erdoğan, Sümeye Erdoğan, Berat Albayrak ve Esra Albayrak'ın avukatı Hatice Özay da sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek cezalandırılmalarını istedi.
"SORUMLU TUTULAMAZLAR"Ceyda Karan ve Hikmet Çetinkaya'nın avukatı Bülent Utku ise, " Basın Kanununun, 11'inci maddesine göre, süreli ve süresiz yayınlarla eser sahibi, yani yazıyı yazan, çizimi yapan kişi sorumludur. Müvekkillerin köşeleri dışında gazetedeki diğer yazı ve çizimlerden sorumlu tutulmalarına olanak yoktur" dedi.
"MÜSLÜMANLIK VURGUSU YOKTUR" Utku savunmasının devamında, "Gazete ile dağıtılan ve Charlie Hebdo dergisinden alınmış 4 sayfalık seçkilerde çizilenler Müslümanlar değildir. Çizilenler silah taşıyan terör yanlılarıdır. Gazetede yayınlanmış karikatürlerin hiçbirisinde Müslümanlık vurgusu yoktur. Yayınlanan karikatürlerdekiler, Charlie Hebdo dergisini basarak terör eylemi yapabilecek zihniyette gibi gözüken, tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Davutoğlu tarafından da kınanan kişilere benzemekte, onlara bir atıf içermektedir" diye konuştu. Utku müvekkillerinin beraatlerini talep etti.
2'ŞER YIL HAPİS CEZASIDavayı karara bağlayan mahkeme, suçun işlenme şekli, suçun işlendiği zaman, suçun işlendiği yer suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlikenin ağırlığı, faillerin bu davada kasta dayalı kusurlarının ağırlığını dikkate alarak "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçundan sanıkları ayrı ayrı 2'şer yıl hapis cezasına çarptırdı.
MAHKEME CEZADA İNDİRİM YAPMADIMahkeme, yargılamada sanıkların pişmanlık göstermeyen davranışları nedeniyle cezada indirim yapmadı. Mahkeme ayrıca "Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama" suçununun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beratlerine karar verdi.
DAVA SONRASI ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMAAvukat Cavit Tatlı 2 yıldır devam eden davanın bugün neticelendiğini belirterek, "Mahkeme, Türk Ceza Kanunun (TCK) 216. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama nedeniyle sanıklar hakkında 2 yıl ayrı ayrı hapis cezasına karar verdi. Bu davayı takip eden gelen, şikayetçi olduktan sonra şikayetinin arkasında duran insanlar oldu. Hepsi bir şey için çok sevdikleri, canlarından çok sevdikleri peygamberleri için buradaydılar. Bugünde burada bu kararı almak nasip oldu. Temyiz safhası var değişebilir, değişmez bunlar ayrı ama yerel mahkemede biz beklediğimiz kararı almış olduk" dedi. Avukat Yurdal Kılıçer ise bu davanın basın ve ifade özgürlüğünün sınırsız olmadığını, hiçkimsenin insanların kutsal değerlerine karşı hakaret edemeyeceğinin hukuk bir kez daha tarafından tescillendiğini gördüklerini belirtti.