Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın'dan Merkel'e Gümrük Birliği cevabı

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ilişkin açıklamaları nedeniyle Almanya Başbakanı Merkel'i popülistlikle suçladı. Açıklamalar için 'Talihsiz' ifadesini kullanan Kalın, 'Seçim dönemi bittikten sonra umarız aklı selim içerisinde oturur konuşur' dedi..

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü ve Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Kalın açıklama yaptı. Kalın'ın açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:

Sayın Cumhurbaşkanımızın 21 Ağustos'ta Ürdün'e ziyareti olacaktır. Suriye, Irak, Filistin meseleleri ele alınacak.

Burada Avrupa Birliği'ne de görevler düşmektedir. Son dönemde yeni fasılların açılması veya Gümrük Birliği'nin güncellenmesine ilişkin bu mesaj Avrupa'daki popülist hareketlerle irtibatlı. Avrupa Birliği kurumlarına da önemli görevler düşmektedir.

Güvenlik güçlerimiz büyük fedakarlıkla, özveriyle bu mücadeleyi yoğun bir şekilde devam ettirmektedirler. Terörle mücadele bir ülkenin tek başına yapabileceği bir mücadele değil. Ülkeler arasında işbirliği, istihbarat paylaşımı gibi konular önemlidir. Bugün sizin gözardı ettiğiniz terör örgütleri yarın gelip sizi çok rahatlıkla vurabilir.

"Türk ekonomisi sağlam temellere dayanıyor"

Ekonomide son dönemde güzel haberler gelmeye devam ediyor bütçenin fazla vermesini Türk ekonomisin yapısının ne kadar güçlü olduğunu görüyoruz. Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile başlayan istihdam seferberliğinin de başarı ile devam ettiğini görüyoruz. Türk ekonomisi sağlam temellere dayandığını görüyoruz. Geçtiğimiz yıl sıkıntıya uğrayan turizmin bu yıl çok iyi şekilde devam ettiğini görüyoruz.

"Türkiye Cumhuriyeti yönetim biçimidir"

Türkiye Cumhurbaşkanı ifadesinin kullanıldığını ifade etmiştim. Türkiye Reisicumhuru ifadesi Mustafa Kemal Atatürk ve İnönü tarafından da geçmişte kullanılmıştı. Türkiye Cumhuriyeti bu ülkenin yönetim biçimidir.

Donanmada istifa

Donanma Komutanı Veysel Kösele istifasını verdi. İhtiyaç duyulursa Genelkurmay Başkanlığı açıklama yapar.

"Gerekli adımlar atılır"

İran bölgemizin önemli bir sınır komşumuz. Irak'ta istikrarın sağlanması, Suriye'nin toprak bütünlüğü, Astana sürecinde hemfikir olduğumuzu gördük. Operasyonel düzeyde bir detay vermem doğru olmaz. Türkiye İdlib, Afrin veya Suriye ile Irak'ın sınırında kendine yönelik bir tehdit olursa gerekli önlemi alır. Şu anda PKK terör örgütüne karşı Irak sahasında yapılan operasyonlar gibi zaman zaman PYD'ye olduğu gibi. Bu konuda gerekli adımlar atılır, tedbirler alınır.

Amerikan Savunma Bakanı ziyareti

Önümüzdeki süreçte Amerikan Savunma Bakanı ülkemizi ziyaret edecektir. Astana süreci devam ediyor. Bu istişarelerimiz devam ediyor. Aynı şekilde Irak'da DEAŞ, PKK terörü var. Buna karşı ne tür adımlar atılabilir bunların detayları da konuşuluyor. Bizim birincil derecede önceliğimiz Irak ve Sadriye'de önlemlerin alınmasıdır.

Merkel'in Gümrük Birliği açıklaması

Bu açıklamalar, talihsiz açıklamalar. Türkiye'yi tasniflere tabi tutarak siyasi mülahazalar yapmak son derece sakıncalıdır. Biz Almanya için benzer analiz yapsak, sayın Merkel'in tepkisi ne olur acaba? Bunları seçim atmosferinde yapılmış popülist değerlendirmelere olarak değerlendiriyoruz.

Öncelikle bir AB üyesi ülkenin böyle talimat verir tarzda tutum içine girmesi doğru değil. Gümrük Birliği anlaşması 90'lı yıllarda imzalandı. Bu Gümrük Birliği anlaşması kazan-kazan esasına göre yapılmış bir anlaşmadır. Bu iptal edildiği zaman bundan Avrupa ülkeleri de zarar görür.

Kuzey Irak'taki referandum kararı

Bu karar sorunları çözmeyecektir. Irak'ta bazı sorunlar yaşandığını biliyoruz burada Bağdat ve Erbil ile temaslarda olduk. Bu girişimleri yok sayarak tek çözüm referanduma gidilmesi her şeyden önce bu referandum Erbil'i zora sokacaktır. Bir diğer sorun ise Kerkün'de bu referanduma dahil edilmesidir. oradan alınacak meşrutiyeti her zaman sorgulanacaktır. Bizim çağrımız bundan vazgeçmeleridir. Bu konuda hem Bağdat hem de Erbil yönetiminin atması gereken adımlar vardır. Biz de bölge ülkeleri ile diyalog içinde atılması gereken adımları konuşacağız.

Adil Öksüz açıklaması

Bu konuda hafta başlında Alman makamlarına iletildi. Alman Dışişleri Bakanı bilmiyorum diye bir açıklama yaptı. Biz biliyoruz ki istihbarat teşkilatımız Alman makamları ile irtibat içinde. Bizim iade taleplerimiz ile ilgili Adalet Bakanlıklarımızın çalışması konusunda mutabık kalındı. Bir darbe girişimi Almanya'da olsaydı, kişiler Türkiye'ye gelseydi, aylarca buralarda kalsalardı ve Almanya karşıtı eylemlerde bulunsalardı ve biz de alan açsaydık Almanya'nın tepkisi ne olurdu, veya herhangi bir ülkenin tepkisi ne olurdu?