Yılmaz, sosyal medya hesabındaki paylaşımında, Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 43. yılı olduğunu belirtti.
Demokrasinin rafa kaldırıldığı, özgürlüklere gölge düşüren, millet iradesini ayaklar altına alan o günün, hüzünle hafızalardaki yerini koruduğunu ifade eden Yılmaz, Cumhuriyet tarihinde sistematik bir şekilde gerçekleştirilen darbe girişimleriyle milletin iradesinin gasbedildiğini, geleceğini tayin etme hakkının zorla elinden alındığını kaydetti.
Yılmaz, 27 Mayıs darbesi, 12 Mart muhtırası, 12 Eylül darbesi, 28 Şubat postmodern darbesiyle Türk demokrasisine ağır bir darbe vuran karanlık odakların, milleti geri kalmışlığa mahkum etmeye çalıştığını belirtti.
15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimiyle milli iradeye kelepçe vurma emellerinin ise aziz milletin onurlu ve cesur direnişi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü ve kararlı duruşuyla bertaraf edildiğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Cumhuriyet tarihimizde belirli silsileyle yapılan bu girişimler, 15 Temmuz'da bozulmuş, iradesine sahip çıkan milletimiz yarınlarını ve otoritesini esaret altına almak isteyenlere asla boyun eğmeyeceğini göstermiştir. Yaşanan tüm bu acı tecrübelerden sonra sivil iradeyi hukuki ve kanuni yönden güçlendirecek, insanı merkeze alan bir anayasanın ne denli gerekli olduğu artık aşikardır. Yasakçı, darbeci zihniyetin son kırıntılarının yer aldığı vesayetçi anayasayı; insanı merkez alan, milli irade ruhuyla hazırlanmış sivil, demokratik, özgürlükçü bir anayasa ile değiştirmek Türkiye Yüzyılı'na giden yolda milletimizin kazanacağı en önemli değerlerden biri olacaktır. Bu vesileyle; Rabbim, ülkemize, milletimize bir darbe daha yaşatmasın. Demokrasi uğruna şehit düşen tüm vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum."