Yılmaz, SETA tarafından düzenlenen, "7'nci Yılında 15 Temmuz Sempozyumu"nun açılışında konuştu.
Darbe girişiminin yaşandığı geceyi hatırlayarak, 15 Temmuz ruhunu her daim canlı tutmakta fayda gördüğünü belirten Yılmaz, "O gece, TBMM ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bombalanmasıyla demokrasinin en karanlık ve utanç verici gecesi olarak başlamış, sabahı ise demokrasinin en aydınlık sabahı olmuştur." ifadesini kullandı.
Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin 15 Temmuz 2016'da, kanlı, vahşi ve alçakça bir saldırıyla, tarihin kaydettiği en büyük ihanet girişimlerinden biriyle karşı karşıya kaldığını, Türk siyasi tarihinde görülen darbe ve darbe girişimlerinin ülkeye büyük kayıplar verdirdiğini vurguladı.
"Demokratik dünya beklenen sahiplenmeyi gösterememiştir"Bütün darbeler ve darbecilerin fıtratı gereği "gayrimilli" olduğunun altını çizen Yılmaz, 15 Temmuz'un, ağır sonuçları ve milletin verdiği karşılık nedeniyle ayrı bir dönüm noktası olduğunu kaydetti.
Yılmaz, devlet organlarına sızmış gizli terör örgütü FETÖ'nün, demokrasiyi yıkmaya ve demokratik yollarla seçilmiş hükümeti, önce yargı yoluyla daha sonra doğrudan silahla devirmeye kalkıştığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Hamdolsun bu darbe girişimi, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, milletimizi meydanlara çağırışı, dik duruşu ile asil milletimizin onurlu mücadelesiyle engellenmiştir. 15 Temmuz, milletimizin istiklaline ve istikbaline canı pahasına sahip çıktığı gündür. Dünya demokrasi tarihine geçecek kıymette olan bu tarihe, maalesef demokratik dünya beklenen sahiplenmeyi gösterememiştir. Bu da bu çevrelerin ayıbıdır diye düşünüyorum. Tabii ki o gece, bizimle aynı hassasiyetleri, endişeleri paylaşan dünyanın çok farklı coğrafyalarından insanlar, çevreler olmuştur, hepsini saygıyla selamlıyorum. Ancak genel olarak baktığınızda Batı dünyası, demokratik dünya, bu mücadeleye gereken değeri, önemi, sahiplenmeyi gösterememiştir. O gece ülkemizin Nene Hatunları, Ulubatlı gibi sancağı omuzlayan Hasanları, gözünü kırpmadan şehadete koşan Ömerlerini gördük. Kalpleri vatan sevgisi ile dolu kahramanlarımızı, mukaddes değerleri uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi asla unutmayacak, unutturmayacağız."
FETÖ ve benzeri, dışarıdan beslenen örgütlerin, Türkiye'yi kontrol altına almak isteyen çevrelerin enstrümanları olduğuna işaret eden Yılmaz, böyle zararlı oluşumların, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki tam bağımsız Türkiye yürüyüşüne, vesayetlerle çelme takmak isteyenlerin aparatları olduğunu dile getirdi.
"Terör hücreleri birer birer çökertilmeye başlanmıştır"Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, kendi göbeğini kendi kesen, bölgede kendi sözünü söyleyen Türkiye'yi durdurmak isteyen tarafların, FETÖ gibi "kukla terör yapılarını beslediğini" vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yine Orta Doğu'yu dizayn etme çabasında olanlarla FETÖ'nün hain planları arasındaki bağlantıyı görmek mümkündür. 15 Temmuz sonrasında Orta Doğu'da yaşanan gelişmelerin tesadüf olmadığı da ortadadır. Türkiye, 15 Temmuz'u izleyen dönemde terörle topyekun sarsılmaz bir mücadeleye girişmiş, sınırlarımızın içinde ve dışında tüm terör hücreleri birer birer çökertilmeye başlanmıştır. 15 Temmuz'dan çok kısa süre sonra sınır ötesi operasyonlar yapabilmemiz ve bunları çok başarıyla icra etmemiz aslında FETÖ'nün neleri engellediğini, nelerin önüne geçtiğini çok güzel göstermektedir hepimize. Hemen yanı başımızda dizayn edilen terör devleti senaryoları bertaraf edilmiş, yeni yönetim sistemi reformuyla da güvenliğimiz teminat altına alınmıştır. FETÖ, PKK, DEAŞ bu üçüyle aynı zaman periyodu içinde çok farklı yöntemlerle mücadele edilmiş ve çok şükür büyük bir başarı elde edilmiştir. Güvenlik güçleri ve istihbarat teşkilatımızın titiz çalışmaları ile kendini gizleyen terör örgütü üyelerinin önemli bir kısmı belirlenerek, kamu bünyesinden temizlenmiştir. Hain FETÖ'nün mahrem yapılanmalarına yönelik operasyonlarla örgütün finansal kaynaklarına ve yeniden yapılanma planlarına ağır darbeler vurulmuştur. Yargı organlarımız, bir taraftan terörle mücadele işlemlerini fedakarlıkla yürütürken bir yandan da tespit ettikleri örgüt üyelerini kendi içinden ivedilikle uzaklaştırmıştır."
20 ülkede 228 FETÖ iltisaklı okul, Türkiye Maarif Vakfı'na devredildiYabancı muhataplarla gerçekleştirdikleri her düzeydeki görüşmede, FETÖ'nün organize suç ve casusluk örgütü kimliğine dikkati çektiklerini ifade eden Yılmaz, FETÖ'nün mevcudiyet ve faaliyet gösterdiği tüm ülkeler için güvenlik tehdidi teşkil ettiğini, özellikle vurguladıklarını söyledi.
Yılmaz, yurt dışındaki FETÖ iltisaklı eğitim kurumlarının kapatılması, FETÖ unsurlarından arındırılması ve Türkiye Maarif Vakfı'na devredilmesine yönelik girişimlerinin de devam ettiğini bildirerek, 20 ülkede 228 FETÖ iltisaklı okulun Vakfa devredildiği bilgisini verdi.
FETÖ iltisaklı şahısların Türkiye'ye iadeleri ile malvarlıklarının dondurulması taleplerini de yabancı muhatapları nezdinde gündemde tuttuklarını, FETÖ iltisaklı oluşumlara karşı çeşitli idari ve yargı süreçlerinin başlatılmasını sağladıklarını belirten Yılmaz, çeşitli ülkeler ve uluslararası örgütlerin, FETÖ'yü terör örgütü olarak ilan ettiğini hatırlattı.
Cevdet Yılmaz, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyelik başvuruları kapsamında imzalanan Mutabakat Muhtırasında da FETÖ'nün "terör örgütü" olarak kayda geçtiğine dikkati çekti.
"Türkiye artık eski Türkiye değildir"Yılmaz, 28 Mayıs seçimleri sürecinde FETÖ ve PKK'nın "heyecanla" destek açıklamaları yaptıkları 7'li koalisyona, milletin geçit vermediğini kaydederek, şu görüşleri paylaştı:
"Aklını örgütlere kiraya vererek yurt dışına kaçan teröristler, 7'li masadan medet umarak dönüş bileti planlamaları yapıyordu. Milletimiz bir kez daha hain planlara 'dur' dedi. Teröre 'terör', teröriste 'terörist' diyemeyenleri vatandaşımız gördü ve kararını ona göre verdi. Tıpkı 15 Temmuz'da olduğu gibi milli mutabakat zemininde buluşarak istiklaline ve istikbaline sahip çıktı. Cumhur İttifakı'nın Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde almış olduğu çoğunluk ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bir kez daha cumhurbaşkanı seçilmesi, milletimizin Türkiye'ye karşı oynanan oyunları net şekilde anladığının göstergesidir. Milletten aldığımız bu güçlü destekle, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde bir kez daha tüm dünyaya sesleniyoruz; Türkiye artık eski Türkiye değildir. Türkiye Yüzyılı'nda, başta FETÖ ve PKK olmak üzere her türlü terör örgütü ile mücadelemiz içeride ve dışarıda kararlılıkla devam edecektir."
Türkiye'nin bağımsızlığına, milletin egemenliğine ve vatandaşın özgür iradesine kasteden hiçbir yapılanmaya geçit vermeyeceklerini, ülkenin gençlerini, sivil toplum geleneğini, geleceğini ve bağımsızlığını hedefe koyan tüm çevrelere gereken cevabı vereceklerini vurgulayan Yılmaz, "Türkiye Yüzyılı'nda milletimiz, Anadolu irfanıyla aklını kullanıp böyle yapılardan uzak dururken, devlet aklı da FETÖ gibi örgütleri kaynağında kurutmaya devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz, FETÖ ve benzeri yapılanmaların panzehrinin, özgür düşünen bireyler ve devlet aklı ile hareket eden bağımsız yönetimler olduğunun altını çizerek, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yedinci yılında, elde bayrak, dilde tekbir, tanklara göğsünü siper eden, üstün cesaret ve kahramanlık örneği gösteren şehitlere Allah'tan rahmet diledi, gazilere de şükranlarını sundu.