Erdoğan, partisince Abide kavşağında düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, peygamberler yurdu ve insanlığın en kadim medeniyetlerine ev sahipliği yapan Şanlıurfa'da olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
Şanlıurfa'yı iyi bildiklerini, Şanlıurfa'nın da kendilerini iyi bildiğini ifade eden Erdoğan, "Bizim aramızdaki aşkı, sevdayı muhabbeti anlamak isteyenin gönül gözüyle bakması lazımdır, kalp gözünün açık olması lazımdır. Gelip geçici gündemlerin heyecanıyla Şanlıurfa'ya bakan bunların hiçbirini göremez." diye konuştu.
- "Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir"
Şanlıurfalıların bir asır önce, işgalci Fransızları mübarek topraklardan kovarak "şanlı" unvanını aldığına dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şahsi hırsıyla hareket edenlere, terör örgütüne sırtını dayayanlara, ekmeden biçme peşinde olanlara, küçük hesapları için şehrinin geleceğini tehlikeye atanlara, kısaca milli iradenin arkasından dolanmak isteyen fırsatçılara geçit vermeyeceğinize inanıyorum. Gönlü güzelden geçmeyen, ezelden Urfalılara da zaten bu yakışır. Hep söylüyoruz. Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Durmak yok, yola devam."
- "Söylediğimizi yapmak için gece gündüz gayret gösterdik"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, vizyonda, programda, projede, yatırımda kendileriyle yarışacak siyasi rakip tanımadıklarını ifade etti.
Bu özgüvenlerinin gerisinde belediyelerde 30 yılı, iktidarda 21 yılı aşan müktesebatlarının olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
"Bu kardeşiniz Türkiye'nin Cumhurbaşkanı. Yerel yönetimleri, 31 Mart'ta Cumhur İttifakı'na verdiğiniz zaman, biz ne yapacağız? Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, Şanlıurfa'yı şanına yakışır bir şekilde yatırımlarla daha da farklı hale getireceğiz. Diğerlerinin böyle bir imkanı var mı? Böyle bir şey yapabilirler mi? Biz ne Urfa'da ne de başka herhangi bir yerde milletimize asla yalan söylemedik. İnsanlarımızı asla kandırmaya çalışmadık. Söylediğimizi yapmak için gece gündüz gayret gösterdik. Yapamayacağımızı da zaten hiç ağzımıza almadık. Bir dönem ülkemiz siyasetine damgasını vuran, ‘onlar ne veriyorsa beş fazlası benden' zihniyetinin hesapsız kitapsız, riyakar tarzını hatırlarsınız. Türkiye, bunun bedeli siyasetini ekonomik krizler, sosyal gerilimler ve kaos olarak çok ağır şekilde ödedi. Ülkemiz popülist siyasetçilerin ekonomide bıraktığı enkazı yıllarca kaldıramadı, milletimiz uzun yıllar kendini toparlayamadı, tekrar ayağa kalkamadı. Şimdi aynı zihniyeti yeniden hortlatmaya çalışanlar olduğunu görüyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sahneye çıkarken emniyetten alandaki katılıma ilişkin sayı aldığını belirterek, "Alanda şu anda verilen rakam 70 bin. İyi mi? Zaten Şanlıurfa'ya da bu yakışır. Dimdik ayaktayız." ifadesini kullandı.
- "Mesele söz vermek değil, verdiği sözü yerine getirmektir"
"Meydanlarda ve medyada esip gürleyenlerin milletimize vaat ettikleri hiçbir şeyi yapmayacakları zaten belli. Asıl önemli olan, bunların milletin elindekilerden hangilerini de alıp götürmeye niyetli olduklarıdır." değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Çünkü, geçmişte hep öyle oldu. İşte en son 2019 seçimlerinde bunu acı bir şekilde tekrar yaşadık. Bir sürü vaatte bulundular, meydanlarda bir sürü söz verdiler ama sonuçta hiçbirini yapmadılar. Hatta pek çok alanda şehirlerimizi çok daha gerilere götürdüler. Çünkü mesele söz vermek değil, verdiği sözü yerine getirmektir. Siyasette asıl olan sözünün eri olabilmektir. Şunu açık ve net ifade etmek isterim. Ülkemizin milli gelirini 21 yılda 3 kat artırmış bir yönetim olarak vatandaşımızın her derdi, bizim derdimizdir. Çalışanıyla, emeklisiyle, esnafıyla, çiftçisiyle sanayicisiyle her kesimden insanımızın sıkıntılarını çözecek programa ve kararlılığa biz sahibiz."
(Sürecek)