Erdoğan, babasının adını taşıyan Güneysu Kaptan Ahmet Erdoğan İmam Hatip Lisesi'nin açılışında konuştu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kobani diyerek Türkiye'deki huzura, istikrara, güven ortamına ve kardeşliğe saldırıyorlar. Kobani ile Türkiye'nin ne alakası var, İstanbul'un ne alakası var, Ankara'nın ne alakası var? Kobani ile Siirt'in ne alakası var, Diyarbakır'ın ne alakası var, Bingöl'ün ne alakası var?" dedi.
Erdoğan, memleketi Rize'nin Güneysu ilçesinde yapımı tamamlanan ve babasının adını taşıyan Güneysu Kaptan Ahmet Erdoğan İmam Hatip Lisesinin açılışını gerçekleştirdi. Burada konuşan Erdoğan, hemşehrilerini, öğrencileri en kalbi duygularla selamladığını belirterek, Güneysu ve Hopalılara 10 Ağustos'taki cumhurbaşkanlığı seçiminde şahsına verdikleri destekten dolayı şükranlarını sundu.
Seçimde, Adıyaman'ın Sincik ilçesinden sonra yüzde 92'lik oy oranıyla kendisine en yüksek destek veren ikinci ilçe olduğu için Güneysu'ya ayrıca teşekkür eden Erdoğan, "Güneysu'nun başarısı sadece bu kadar değil. Güneysu kendi bağrından, toprağından, kendi evlatları içinden bir cumhurbaşkanı çıkardı. İlk defa doğrudan seçimle iş başına gelen cumhurbaşkanının memleketi oldu. Şahsen Güneysulu olmakla iftihar ettim, inşallah milletimin ve ülkemin hizmetkarı, cumhurbaşkanı olarak Güneysu'nun da şahsımla iftihar etmesini sağlayacak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mahcup etmeyeceğim. Rabbim sizlerden razı olsun, Rabbim desteğinizi, azminizi, gayretinizi daim kılsın" dedi.
Cumhurbaşkanı olarak ilk kez Rize'yi ve baba ocağı Güneysu'yu ziyaret ettiğini anımsatan Erdoğan, bir başka heyecanı da babası Güneysulu, Dumankayalı eski adıyla Pilihozlu, İstanbullu Kaptan Ahmet Erdoğan Anadolu İHL'nin açılışı dolayısıyla yaşadığını kaydetti. Okulun yapımında emeği geçen herkese sonsuz şükranlarını sunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, merhum babasının hatırasını yaşatmak için okula adını veren Kazancı ailesine de teşekkür etti.
Okulun yapımı için 2 yıl önce protokol imzalandığını, 24 derslikli 800 öğrenci kapasiteli okul ile 372 yatak kapasiteli yurt binasının inşasının başlamasının üzerinden 2 yıl geçmeden yerel mimariyle yapılarak açılışının gerçekleştirildiğini anlatan Erdoğan, böyle bir eserin meydana gelmesi ve bunun tüm öğrencilerin hizmetine sunulmasından dolayı Kazancı ailesine bir kez daha teşekkür ettiğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanların er ya da geç öleceğini ama yapılan eserlerin, okulların oralarda yetişecek öğrencilerle hayatta kalacağını, bu öğrencilerin yetişmesine vesile olanların hep hayırla yad edileceklerini belirterek, "Bu okul ve yurt 2014-2015 eğitim-öğretim yılına yetiştirildi. Şu anda yavrularımız bu güzel, modern eğitim-öğretim yuvasında eğitime-öğretime başladılar, bu güzel eserin Güneysu'ya, Rize'ye, eğitim gören tüm öğrencilerimize hayırlı olmasını Allah'tan niyaz ediyorum" dedi.
Bugün aynı törenle Hopa'da yapımı tamamlanan Hopa Anadolu İHL'nin de resmi açılışını gerçekleştirdiklerini ifade eden Erdoğan, 24 derslikli 720 öğrenci kapasiteli, kütüphanesi, yemekhanesi, 4 laboratuvarı, 2 toplantı salonu, müzik, resim odaları ve 320 kişilik spor salonuyla bu okulda da şu anda 400 öğrencinin eğitim gördüğünü söyledi. Recep Tayyip Erdoğan, açılışı yapılan Hopa Anadolu İHL'ye yapılan canlı bağlantı ile okulu vatandaşlara anlatarak, yapımında emeği geçenlere teşekkür etti.
Türkiye'nin geçen 12 yılda cumhuriyet tarihinin en istikrarlı dönemlerini yaşadığını, ekonomi, dış politika, demokrasi ve gelişmişlik düzeyiyle bölgesinde ve dünyada yıldız gibi parladığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"İnanın bunların millet diye, bunların bayrak diye, bunların vatan diye, bunların devlet diye bir derdi yok, bunların tek derdi var karıştırmak"
"Ülkemiz bu süre boyunca büyük bir kardeşlik, huzur, güven ortamına kavuştu. Büyüyen ekonomisi, aktif dış politikası, istikrarlı siyasi hayatıyla Türkiye Cumhuriyetimizin 100. yılı 2023'e çok daha gelişmiş, dinamik girmek için hazır hale geldi. Fakat bu istikrar, gelişme birilerini rahatsız etti, ediyor. Türkiye'nin bu kalkınmasını, gelişmesini hazmedemeyenler var. IMF'ye olan borcunu ödeyen bir Türkiye var, üstelik IMF'ye borç verir hale gelen bir Türkiye var. Merkez Bankasındaki döviz rezervini yükselten bir Türkiye var, bire beş artıran bir Türkiye var, bunlar rahatsız ediyor birilerini. Milli gelirini 230 milyar dolardan 820 milyar dolara çıkaran bir Türkiye var, bunlar rahatsız ediyor birilerini. Dış borcunu milli gelire oranla yüzde 73'ten yüzde 35'e düşüren bir Türkiye var, bunlar rahatsız ediyor birilerini.
"Kobani diyerek Türkiye'deki huzura, istikrara, güven ortamına ve kardeşliğe saldırıyorlar. Kobani ile Türkiye'nin ne alakası var, İstanbul'un ne alakası var, Ankara'nın ne alakası var? Kobani ile Siirt'in ne alakası var, Diyarbakır'ın ne alakası var, Bingöl'ün ne alakası var?"
Başlattığımız kardeşlik projesi meyvelerini verdikçe, bu millet 77 milyonuyla birbirine daha fazla sarıldıkça, birbiriyle dayanışmaya girdikçe birilerini rahatsız ediyor. Asılsız, yersiz, temelsiz gerekçeler üretmeye başladılar. Gazetelerden, internetten Türkiye'yi istikrarsızlaştıracak ne varsa, hangi akıl almaz iftiralar varsa bunları adeta boca etmeye başladılar. Algı operasyonlarına, ülkemiz üzerinde ameliyatlara giriştiler. Gezi olaylarıyla sokakları karıştırmak istediler olmadı. 17 - 25 Aralık darbe girişiminde bulundular milletimizin feraset duvarına çarpıp yıkıldılar.
Şimdi de 'Kobani' diyerek Türkiye'deki huzura, istikrara, güven ortamına ve kardeşliğe saldırıyorlar. Kobani ile Türkiye'nin ne alakası var, İstanbul'un ne alakası var, Ankara'nın ne alakası var? Kobani ile Siirt'in ne alakası var, Diyarbakır'ın ne alakası var, Bingöl'ün ne alakası var? 200 bin Kobani'deki Kürt kardeşimiz Türkiye'ye geldi de sığınmak istedi de içeri mi almadık? 200 bin Kobani'den gelen Kürt'ü bağrına basan, onları yediren, barındıran Türkiye'nin şu anda bir devleti var. Daha ne istiyorsunuz? Ama Suriye'ye, Irak'a girmek için tezkere müracaatında bulunan hükümete parlamentoda destek vermeyeceksin... Öbür taraftan kalkacak bir tanesi diyecek ki 'Sadece Kobani için bir tezkere hazırlayalım'. Al birini vur diğerine hiç bunların birbirinden farkı yok. İnanın bunların millet diye, bunların bayrak diye, bunların vatan diye, bunların devlet diye bir derdi yok, bunların tek derdi var karıştırmak. El vicdan derler, el insaf derler."
Kaynak: AA