Erdoğan, AK Parti'nin, "Türkiye'nin Ortak Aklı" temasıyla Kızılcahamam'da bir otelde düzenlenen "31. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"nın kapanışında konuştu.
Erdoğan, konuşmasına İstanbul Küçükçekmece'de çöken binada vefat eden vatandaşa rahmet, yaralananlara acil şifa dileğinde bulunarak başladı. Erdoğan, haberin alınmasıyla UMKE ve AFAD ekiplerinin süratle enkaz alanına müdahale ettiğini, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili soruşturmanın başlatıldığını bildirdi.
Toplantının dünkü açılış hitabında partideki istişare kültürünün yanı sıra siyasetteki yumuşama iklimine dair kanaatlerini paylaştığını anımsatan Erdoğan, önceki gün TÜİK tarafından açıklanan 2024 yılı ilk çeyrek büyüme rakamları ve dış politikaya dair konuları da ele aldıklarını ifade etti.
Filistin davası ve Gazze'de yaklaşık 8 aydır süren katliamın gündemlerinin en üst sırasında olduğunu bildiren Erdoğan, kamptaki, siyonizmin katliam ve soykırım tarihi sergisiyle, işgal, zulüm ve yıkım politikasının yeni başlamadığının bir kez daha hatırlatıldığını belirtti.
Filistin halkının tam 76 yıldır zulme maruz kaldığının altını çizen Erdoğan, Filistin'in topraklarının 76 yıldır aşama aşama gasbedildiğini kaydetti.
Erdoğan, "Filistin'de katliam 76 yıldır kesintisiz devam ediyor. Filistinli çocuklar 76 yıldır şımarık bir devlet tarafından öldürülüyor. 7 Ekim'den bu yana Gazze'de şahit olunan barbarlık, Filistin halkının 76 yıldır her gün yaşadığı vahşetin, insanlığın geri kalanı tarafından görülmesini sağladı." dedi.
- "Hiçbir baskı, tehdit, küstahlık bunu değiştirmeyecek"
"Türkiye olarak bu zulme, bu katliama 76 yıldır devam eden bu adaletsizliğe her platformda itiraz ediyoruz." ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Tüm imkanlarımızla Filistin halkının yanında dimdik duruyoruz ve duracağız. Hiçbir baskı, tehdit, küstahlık bunu değiştirmeyecek. Varsın birileri rahatsız olur, varsın birileri İsrail'e şirinlik yapsın, varsın birileri Filistin direnişine çamur atacak kadar vicdanını kaybetsin. Biz Filistinli kardeşlerimizin nasıl zorlu, önemli ve kahramanca bir mücadele verdiklerini gayet iyi biliyoruz. Hamas ve Filistin halkı sadece kendi topraklarını savunmuyor. Aynı zamanda arzı mevud hezeyanına karşı Anadolu'yu savunuyor. Filistinli kardeşlerimiz Gazze'de insanlığı, insani değerleri savunuyor. İsrailli yöneticilerin yaptığı açıklamalar bunu teyit ve tasdik etmektedir. Hamas daha önceki ateşkes önerisi gibi Amerikan Başkanı Biden'ın son teklifine de müspet yaklaştığını açıkladı. Netanyahu'nun cevabı ise yine kan dökmek, katliam yapmak, işgal ve soykırım politikasının şiddetini artırmak olmuştur. Kendi ülkesiyle birlikte bölgemizi ve tüm dünyayı büyük bir felakete sürükleyen Netanyahu denen bu barbara, bu hayduda, gözünü kan bürümüş bu muhterise artık bir 'dur' denilmelidir."
Gazze ve Filistin'de Müslümanlıkla birlikte insanlığın sınandığını ve bunun görülmesi gerektiğini belirten Erdoğan, "Gazze ve Filistin'de test edilen kardeşliğimiz, kardeşlik hukukumuzdur." dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gazze ve Filistin'de insana dair tüm değerler samimiyet testinden geçmektedir. Ya bu imtihanı alnımızın akıyla vereceğiz ya da bir ömür boyu Filistin halkına karşı mahcubiyet duygusunu içimizden atamayacağız. Ya kardeşilik görevimizi hakkıyla yerine getireceğiz ya da her masum yavrunun ölümüyle birlikte kalbimiz bize daha ağır gelecek. Biz işte bu insanlık ve kardeşlik sınavından geçmenin gayretindeyiz. Tıpkı dört asır boyunca Filistin'e şanla, şerefle sahip çıkan ecdadımız gibi biz de evlatlarımıza şeref payesi olarak taşıyacakları bir duruş bırakmak istiyoruz. Her türlü bedeli göze alarak yürüttüğümüz mücadele bunun içindir."
- "Soykırım şebekesi"
Gazze'ye gönderdikleri yardımların kesintisiz devam ettiğinin altını çizen Erdoğan, İsrail üzerindeki ekonomik baskının artması için çok yönlü çalıştıklarını dile getirdi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hamas ve Filistin hükümetiyle yakın diyalog içindeyiz. Bağımsız Filistin Devleti'nin tanınması çabalarına güçlü destek veriyoruz. İspanya, İrlanda ve Norveç'le birlikte Filistin'i tanıyan ülke sayısı 147'ye çıktı Bu sayının çoğalması, İsrail'in işgal ve zulüm politikalarına verilecek en olumlu cevaplardan biri olacaktır.
Geçtiğimiz günlerde her üç ülkenin başbakanını arayarak kendilerini tarihin doğru tarafında yer aldıkları için tebrik ettik. Bayramdan önce İspanya'yı ayrıca ziyaret edeceğiz. Soykırım şebekesinin bir an önce durdurulması, ardından da hukuka hesap vermesi için ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyoruz ve yapacağız."
(Sürecek)