Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, çözüm süreci, başbakanlık sistemi, Gezi Parkı odaklı eylemlere katılan gençleri anlamaya yönelik çalışmaları ve yaşananlardan bakanlığının çıkardığı dersleri, büyükşehir belediye başkan adayı olup olmayacağını muhabirine anlattı.
Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç'ın verdiği cevaplar şöyle: Çözüm sürecinin sahibi gençlerdir, 40 yaş üstü siyasetçiler değil. 40 yaşın altındaki gençler, hatta 30 yaşın altındakiler, hatta kundaktaki bebeler çözüm sürecinin gerçek sahibidir. Şehit olanlar gençler, dağa kaldırılan hayatı karartılanlar gençler, anne babaların hayalini gerçekleştirememenin ızdırabını taşıyanlar gençler, terör örgütü ya da paralel yapılara üye olduklarından sabıkalı olanlar ve hayat kuramayanlar gençler. Köyleri yakılanlar, davarından olanlar, toprağını, hayvanını kaybedenler yine gençler. Türkiye'nin 300 milyar dolar olarak tahmin edilen terörle mücadelesinin faturasını kaybedilmiş gelecek olarak ödeyenler gene bu ülkenin gençleri. Terörün faturasını ödeyenler gençler olduklarına göre, ölenler gençler olduğuna göre, hayalleri katledilenler gençler olduğuna göre, çocuklarının nasıl bir ülkede yaşayacağınının kaygısını taşıyanlar gençler olduğuna göre, o zaman çözümün sahibi olanlar da gençler. Hem doğuda hem bat'da gençlerin çözüme direnenlere karşı başkaldırması lazım. Çözümsüzlükten yana tavır koyanlara karşı gençlerin 'Ozaman sen öl, ozaman sen dağa çık, ozaman senin hayatın kararsın, ama benim hayatımı bırak, beni bana bırak, ben ölmek değil yaşamak istiyorum, ben ne olduğu belirsiz bir geleceğe karanlık bir tünele girmek değil aydınlık bir Türkiye'yi inşa etmek ve çocuklarımı o Türkiye'de dünyaya getirmek istiyorum' demesi gerekiyor. Delikanlıların da bunu haykırması lazım, genç kızların da bunu haykırması lazım. 30 yıldır terörle mücadele ediyoruz.
"herkesin çözüme destek olması gerektiğini ifade eden Kılıç; "Gittiğim her yerde, batıda doğuda da Türk gençlere de ve Kürt gençlere de aynı gerçeği haykırıyorum. Çözümün karşısına dikilenlerin, karşısına dikilin. Çünkü katletmek istedikleri sadece canlarımız değil, hayallerimizdir, beklentilerimizdir ,yaşama sevincimidir, bunu onlara teslim etmeyelim. Bir genç bir defa dağa çıkarıldığında bir gence bir defa molotofkokteyli attırıldığında, bir genç bir defa bir iş yerini yaktığında, bir polis aracını ateşe verdiğinde, o genç sabıkalı hale geliyor ve hayatı kararmış oluyor, yazık günah. Anne babaların da bu özenle hareket etmesi lazım" dedi.