TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, çözüm sürecini, insan hakları boyutuyla AA muhabirine değerlendirdi.
Çözüm sürecinin insan haklarına etkisinin çok olduğunu belirten Üstün, "Çözüm süreciyle birlikte insanlar ölmüyor, yaşam hakları ihlal edilmiyor artık. Bu da çok önemli bir gelişmedir" dedi.
Üstün, yaşam hakkının temel insan haklarından birisi olduğunu ifade ederek, "Bunun ihlal edilmiyor olması, başlı başına bir kazanımdır. Çatışma ortamlarında sadece yaşam hakkı ihlal edilmiyor. Çatışma ortamından, bu gerginlikten sonra birtakım insanlar gözaltına alınıyor, haklarında soruşturma açılıyor, ifade özgürlüğü farklı yorumlanabiliyor, mağduriyetler ortaya çıkabiliyor. Birtakım temel haklar bu çatışma ortamlarında örselenebiliyor, gözardı edilebiliyor, bu haklar yanlış yorumlanabiliyor. O bakımdan, bu çatışmasızlık veya çözüm süreçleriyle birlikte bu tür gerginlikler ve insan hakkı ihlalleri de olmuyor. Bir KCK soruşturması olmaz bu dönemde veya Diyarbakır'da bir toplantı yapılacaksa daha toleranslı davranılır. Bir yazar, Kürt sorunu ile ilgili köşe yazısı yazmışsa daha toleranslı bakılır. İfade özgürlüğü daha geniş çerçevede değerlendirilir. Birebir bunlara etkisi var" diye konuştu.
Komisyon Başkanı Üstün, komisyonlarının yaşam hakkı ihlallerini inceleyen bir raporu olduğunu hatırlattı. Bu raporda, terörde hayatını kaybeden 37 bin 500 kişinin isimlerinin yer aldığını kaydeden Üstün, "Çözüm süreciyle birlikte artık yaşam hakkı ihlalleri ortadan kalkmıştır. Ülke için bu bile çok önemli bir kazanımdır. Çözüm sürecinin kalıcı olması ile birlikte biz daha fazla insan haklarının konuşulduğu bir atmosfere gireceğiz. O zaman bu haklar, hem daha kolay sağlanacak hem de çok daha geniş bir şekilde yaşanır hale gelecek. Bir defa güven ortamı tesis edilecek, taraflar birbirine güvenecek. Birbirlerinin sözlerinden, hareketlerinden şüphelenmeyecekler, illa kötü sonuçlar çıkarmayacaklar" dedi.