Myanmar'da Budistler yine katliam yaptı. Yetim çocukların barındığı külliye gece ateşe verildi. 17 çocuk yanarak can verdi. Müslümanlar ayaklandı. Bu ayıp dünyaya yeter
Ferhat Açıl
KISA DEVRE İDDİASI
Arakan yine kan ağlıyor. Myanmar'ın başkenti Yangon'da kimsesizlerin kaldığı külliyede çıkan yangında 17 çocuk hayatını kaybetti. Yetkililer, kentin doğu kesiminde yer alan bir cami, bir okul ve bir de yatakhaneden oluşan külliyede çıkan yangına elektrik sistemindeki kısa devrenin neden olduğunu ileri sürdü.
BUDİSTLER SORUMLU
Yaklaşık 75 çocuğun kaldığı külliyede yangın çıktığı sırada zemin katta uyuyan çocukların kaçtığı, birinci kattaki odada kalan 16 çocuktan 3'ünün pencereden atlayarak kurtulduğu, merdivenlere yönelen diğerlerinin ise yanarak öldüğü açıklandı. Yangından Budistleri sorumlu tutan Müslümanlar, külliye önünde eylem yaptı.
YANMIŞ KABLO YOK
Müslüman Gençler Örgütü'nden Zaw Min Htun, binada yanmış kablo görmediklerini, sigorta kutusunun da sağlam olduğunu açıkladı. Külliyenin yakıldığını, masum çocukların katledildiğini belirten Zaw Min Htun, yetkililere olayı bir an önce aydınlatmaları çağrısında bulundu.
Ülke genelinde katliam yapılıyor
İHH Myanmar Sorumlusu Sait Demir: Bu saldırılar bekleniliyordu. Son yirmi günde 20 tane cami kundaklandı. 10 gün içerisinde 20 bin Müslüman evsiz kaldı. Katliamlar sadece Arakan bölgesinde değil ülke geneline yayıldı.
İyice azıttılar
İHH Yetim Birimi Başkanı Orhan Demirel: Olaylar gündeme gelince katliamlar gizli yapılmaya başlandı. Şimdi gündemden düşünce de Budistler iyice azıttılar. Bizlere yansımayan birçok katliamlar yapılıyor.
Keşke yaptırım gücümüz olsa
Deniz Feneri Derneği Genel Sekreteri İbrahim Altan: Para sahibi ülkeler binalarının uzunluğunu artırmaya çalışıyor. Arakanlı Müslümanlar ise katlediliyorlar. Keşke Müslüman ülkelerin yaptırım gücü olsa da bu zulüm dursa.
MYANMAR'ın en büyük şehri Yangon'da Müslümanlara ait bir okulda çıkan yangın sonucu 17 kişi hayatını kaybetti. Resmi açıklamada yangının kaza sonucu çıktığı belirtildi fakat bölgede tansiyon yeniden yükseldi. Bölgeye güvenlik güçlerini gönderen
hükümet, yangının hesabını sormak için toplanan kızgın kalabalığı sükunete çağırdı. Yangının bir süredir tekrar alevlenen Budist-Müslüman çatışmalarının ve birçok yerde meydana gelen kundaklama vakalarının ardından gelmesi dikkat çekti.
Yetkililer, kentin doğu kesiminde yer alan bir cami, bir okul ve bir de yatakhaneden oluşan külliyede çıkan yangına elektrik sistemindeki kısa devrenin neden olduğunu ileri sürdü. Müslüman Gençler Örgütü'nden Zaw Min Htun, binada yanmış kablo
görmediklerini, sigorta kutusunun da sağlam olduğunu ileri sürdü. Külliyenin yakıldığını, masum çocukların katledildiğini belirten Zaw Min Htun, yetkililere olayı bir an önce aydınlatmaları çağrısında bulundu. Polis olayla ilgili araştırma yapmak
üzere Müslüman liderlerinde içinde bulunduğu bir heyet oluşturacağına dair söz verdi. Yapılan tüm bu sağduyu çağrılarına rağmen, öğretmen ve öğrencilerin açıklamalarından yola çıkan bazı Müslüman liderler yangının kasten çıkarılmış olabileceğinden şüpheleniyor. Kaçarken yere dökülmüş yağlı bir sıvı yüzünden kaydıklarını anlatan Shine Win isimli bir
Müslüman, "Yağ, petrol ya da dizel gibi kokuyordu" diyerek, devletin "gerçeği ortaya çıkarması" gerektiğini belirtti. Yangından kurtulan öğrencilerden biri ise olayı, "Yağ gibi bir şeyin üzerine basarak kaydım. O sırada yangın çok şiddetli olduğu için ne olduğunu anlayamadım" şeklinde anlattı. Myanmar'ın orta kesimindeki bazı ilçelerde geçen ay meydana gelen olaylarda en az 43 kişinin hayatını kaybetmiş, yüzlerce ev ve onlarca cami kundaklanmıştı.
BM Genel Sekreterinin Myanmar Özel Temsilcisi Vijay Nambiar, ''Rohingya Müslümanlarına insani yardım için uluslararası
toplumun desteği gerekli'' dedi. Vijay Nambiar, bölgedeki son durumu incelemek amacıyla Myanmar'a gitmeden önce New York'ta yaptığı açıklamada, Arakan'da Müslümanlara karşı saldırıların geçen yıl başladığını hatırlattı.
Nambiar, Arakan'da Myanmar hükümetinin rakamlarına göre geçen hazirandaki olaylarda 100 civarında kişinin hayatını kaybettiğini, ancak diğer kaynaklara göre bu rakamın çok daha fazla olduğunu kaydetti. Olayların ardından medyada bölgeye ilişkin birçok fotoğrafın yer aldığını hatırlatan Nambiar, ''Bu fotoğraflar bölgede yaşanan şiddetin boyutlarını gösteriyor" diye konuştu. 1,5 milyon civarındaki Rohingya Müslümanlarının 60 yıldır sorunlarla mücadele ettiğini vurgulayan Nambiar, şöyle konuştu: "Sorunun çözümü için bölge ülkeleri ve uluslararası topluma da önemli görevler düştüğünü belirterek, bölge ülkelerinin bazen Arakan'dan kaçan Müslümanları kabul etmediğini aktardı. İnsani yardımlar için uluslararası toplumun
desteğinin gerektiğine dikkati çeken Nambiar, siyasi baskının da Myanmar hükümeti üzerinde etkili olabileceğini anlattı.
Myanmar'ın batısında bulunan Rakhine (Arakan) eyaletinde Müslüman ve Budist gruplar arasında çıkan çatışmalar, çok sayıda kişinin ölümüne, yaklaşık 10 bin kişinin de evlerini terk etmek zorunda kalmasına yol açmıştı.