CHP İstanbul Milletvekili Danışoğlu, Gezi Parkı olayları hakkında Avrupa Parlamentosu üyelerine mektup gönderdi.
CHP İstanbul Milletvekili Ayşe Eser Danışoğlu, Gezi Parkı olayları hakkında Avrupa Parlamentosu (AP) üyelerine gönderdiği mektupta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gösteriler başladığından beri yaptığı açıklamalarla gerilimi yükselttiğini ileri sürdü.
Danışoğlu, parlamento üyelerine pazar günü yolladığı mektubunda, "AP'nin son kararı, Türkiye'deki demokratik kesim tarafından takdirle karşılanmıştır ve ülkemizde demokratik değerlerin tesisi için verilen mücadeleye büyük katkı sağlamıştır" değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul'un önemli bir bölgesinde yer alan tek parkı korumak amacıyla gösteri düzenleyen barışçıl aktivistlere yönelik polis saldırıları sonucunda 5 kişinin öldüğünü, yaklaşık 7 bin kişinin yaralandığını, 60 kişinin yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındığını, 12 kişinin gözünü kaybettiğini ve 15 kişinin kafatasında kırıklar tespit edildiğini belirten Danışoğlu, "Protesto gösterileri başladığından beri, Erdoğan yaptığı açıklamalarla gerilimi yükseltmektedir. Dünkü (cumartesi) konuşmasının ardından polis, Gezi Parkı ve Taksim Meydanı'na gaz bombası, tazyikli su, plastik mermi ve ses bombaları ile saldırmıştır" ifadesini kullandı.
Saldırı sırasında parkta bir konser verildiğini ve aralarında küçük çocuklu ailelerin de bulunduğu yüzlerce kişinin orada bulunduğunu anlatan Danışoğlu, polisin, biber gazının oluşturduğu yoğun duman bulutunun içinde panik halinde kaçmaya çalışan insanları kovaladığını, karmaşada pek çok çocuğun ailesini kaybettiğini, basın mensupları, ambulanslar ve sağlık personelinin ise parka girmesine izin verilmediğini kaydetti.
İstanbul savaş alanına döndü
Tamamen silahsız olan göstericilere yönelik aşırı müdahaleler sırasında, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın, "Şu andan itibaren Taksim'e giden herkes terör örgütü üyesi olarak değerlendirilecektir" açıklamasında bulunduğuna değinen Danışoğlu, mektubunda, "Bu sabah güneş doğduğunda, İstanbul bir savaş alanına dönmüştü ve büyük bir özel hastane ile otellerdeki tıbbi klinikler bile yoğun biber gazı dumanı altındaydı" ifadesine yer verdi.
CHP milletvekillerinin polis tarafından hastanelik edildiğini, birinin burnu kırılırken diğerinin biber gazından kaynaklanan kalp rahatsızlığı yaşadığını ve vücudunda kimyasal madde içeren tazyikli suyun sebep olduğu yanıklar oluştuğunu aktaran Danışoğlu, Türk Tabipler Birliği'nin, Dünya Sağlık Örgütü ve Dünya Tabipler Birliği'ne, "demokratik taleplerin şiddetle bastırılmasına karşı harekete geçilmesi" için acil çağrıda bulunduğunu dile getirdi.
CHP Milletvekili, internet aracılığıyla yapılan bir araştırmanın, hastane kayıtlarının polise bildirileceği endişesiyle olaylarda yaralananların yalnızca yüzde 5'inin hastaneye gittiğini ortaya koyduğunu da savundu.
İslami grupların saldırdığına dair kayıtlar var
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın pazar günü Kazlıçeşme mitinginde yaptığı konuşmaya da işaret eden Danışoğlu, "Başbakanın bugün İstanbul'da yaptığı provokatif konuşmanın ardından, İslami grupların Taksim civarındaki halka ve CHP merkezine saldırıda bulunduklarına dair kayıtlar var. Kentte yüzlerce tutuklama gerçekleştirilirken, sosyal medyayı aktif şekilde kullanan insanlar hakkında da soruşturma başlatılacağı bildirildi" ifadesini kullandı.
Türkiye'nin, Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de dahil olmak üzere önemli insan hakları anlaşmalarına taraf olduğunu hatırlatan Danışoğlu, Türk hükümetinin, bu haklara tamamen saygı duyulduğunu ve bu hakların korunduğunu garanti etmesi gerektiğini vurguladı.
CHP milletvekili mektubuna, "Türkiye'nin AB'ye katılım süreci devam ederken, Türkiye'de temel hak ve özgürlüklerin uygulanması ve genişletilmesi konusundaki desteğinizin, yüksek demokratik standartların tesis edilmesi ve uygulanmasına çok büyük katkı sağlayacağına inanıyorum" sözleriyle son verdi.
Kendi tespitlerimi aktardım
AA'ya konuşan Danışoğlu, mektubu Türkiye'yi şikayet etmek amacıyla yazmadığını belirterek, mektupta durum tespiti yaptığını ileri sürdü.
Danışoğlu, Türkiye-Avrupa Birliği Karma Parlamento Komisyonu üyelerinin zaman zaman bu tür bilgi alışverişlerinde bulunduğunu, mektubun da bu çerçevede olduğunu vurguladı.
Mektubu bireysel olarak kaleme aldığını, bunun doğal olduğunu belirten Danışoğlu, "Parti de yazabilir, ama ben kendi tespitlerimi aktardım" dedi.