HABER: ÖZLEM DOĞAN
Türkiye’de peş peşe çıkan orman yangınları tüm ülkeyi derinden yaraladı. Birçok noktada neredeyse eş zamanlı çıkan yangınlara devletin zamanında müdahalesi neticesinde birçoğu söndürüldü ve kontrol altına alındı. Her felakette olduğu gibi bu afetten de siyasi çıkar elde etmeye çalışan CHP adeta PKK’yı gizleyerek yine devlete saldırdı, provokatif algı operasyonlarının peşine düştü. Art arda çıkan orman yangınlarının nedenini Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Eray Güçlüer, Siyasi Analist Dr. Ali Demirdas ile Terör ve Güvenlik Uzmanı Dr. İmbat Muğlu Milat’a değerlendirdi.
Çakmaklı ekolojik terör
Yurtiçinde ve yurtdışında silahlı teröristi kalmayan ve neredeyse yok olan PKK’nın şimdi de çakmaklı teröristleriyle ekolojik terör başlatmaya çalıştığını belirten Dr. Eray Güçlüer, “PKK sahada silahlı mücadeleyi kaybetti. Türkiye’nin doğal kaynaklarına karşı kapsamlı bir saldırı yapmaya çalışıyor. Dört günde yüz civarında orman yangınının neredeyse eş zamanlı olarak bir anda ortaya çıkması tesadüfi şartlarla mümkün değil. Üst akıl tarafından koordine edilen artık ve aparatların Türkiye’ye yönelttiği yeni terör dalgasına karşı bilinçli bir şekilde devletimizin mücadelesine destek olmalıyız.
Mavi vatan olmadı yeşil alan
Devletle toplum arasındaki bağları zayıflatmaya çalışanların toplumu provoke etmeye çalıştığını kaydeden Güçlüer, “Şunu unutmamak gerekir ki Mavi Vatan’a girmemizi istemeyen küresel güçler yeşil vatanda bizi sınırlamaya çalışıyor. Muğla, Antalya, Mersin, Adana, Osmaniye… Yeşil vatanın sınırı burası. Kriminal altyapısı, istihbarat ve asayiş kapasitesi açısından dünyada en yüksek seviyelerde olan Türkiye, yüz civarındaki yangının büyük bir bölümünü kısa sürede söndürmeyi başardı. Devletimiz, bu provokasyon ve saldırıların bedelini de mutlaka ödetecektir” diye konuştu.
CHP yangınları destekliyor
CHP’nin yangın üzerinden yaptığı provokasyonun ters teptiğini ifade eden Dr. Ali Demirdas şöyle konuştu: “Geçen seçimde CHP’ye, İyi Parti’ye oy veren insanlardan bazıları yangınların PKK tarafından çıkarıldığını ve tabiri caizse bu yangınların CHP tarafından desteklendiğini, hükümetin ise canla başla çalıştığını görüyor. Devletin gücü ülkede hissediliyor. İktidarın düşmesi umuduyla Gezi olaylarında 24 saat canlı yayın yapan ülkeler, yangınlardan bir umudu olmadığı için haberlerinde doğru dürüst yer bile vermiyorlar.”
Yangınların arka planı çok önemli
Türkiye’yi kasıp kavuran orman yangınlarının arka planını çok iyi araştırmak ve okumak gerektiğini ifade eden Dr. İmbat Muğlu, “Ülkemizde birçok noktada eş zamanlı başlayan orman yangınlarında terör örgütünün parmağı olduğu kesin. Hain terör örgütlerine karşı hem yurt içinde hem de sınır ötesinde kararlılıkla devam eden operasyonlar terör örgütlerini ve sevicilerini çokça rahatsız olmalı ki intikam olarak ormanlarımızı yakıyorlar. FETÖ terör örgütünün kripto ve sözde yurtdışı sorumlusu birçok hainin MİT’in başarılı operasyonları sonrası Türkiye’ye getirilerek yargıya teslim edilmesi, bebek katili PKK’nın yurt içinde artık barınacak imkanlarının kalmaması gibi sebeplerden dolayı her iki kanlı örgüt Türkiye’ye zarar verecek her türlü hain planda birlikte hareket ediyorlar” dedi.
Halkı isyana teşvik yangını
Suriyeli ve Afgan uyruklu göçmenlerin sınır dışı edilme konusunun gündeme getirilmesine vurgu yapan Muğlu, “Bunlarda başarı elde edemeyen hainler doğayı yok etme, ormanları ve ekili alanları yakma gibi yeryüzünün en kalleş planlarını devreye soktular. Sistematik olarak aynı anda birçok bölgede; özellikle turizm bölgelerinde yangınlar çıkardılar. Hedefleri ekonomik, sosyolojik ve psikolojik darbeler yaparak halkın isyan ve sabır duvarını kırmak. Kaos odaklı tuzakların sonucunda Konya’da bir ailede yedi kardeşimizin öldürülmesi bile bu provokatif çalışmaların bir ürünü” şeklinde konuştu.