CHP adını İşçi Partisi olarak değiştirsin

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, 'CHP adını İşçi Partisi olarak değiştirirse daha doğru olur' dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Brüksel'de Türk sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle bir araya geldi ve Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının Avrupalı hukukçular eğitim programına katıldı.

Burada basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçen haftaki Brüksel ziyaretinde Avrupa Parlamentosu (AP) Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda ile yaşadığı krizi değerlendirdi.

Burada yaşanan gerçeklerle Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarının Türkiye'de anlattıklarının tamamen farklı olduğunu belirten Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun görüşmeyi kendisinin iptal ettiğini söylediğini ancak kapıya kadar gittiğini ve oradan döndüğünü Brüksel'de olan herkesin bildiğini vurguladı. Bozdağ, şöyle devam etti:

"Gerçek neyse onu paylaşmalı, paylaşamıyorsa da susmalıdır. Yoksa Türkiye'nin siyasetini ve demokrasi standardını daha aşağıya çeken yaklaşımlarda bulunmamak lazımdır. Ama Sayın Kılıçdaroğlu öyle gözüküyor ki milletin verdiği dersi anlamadığı gibi Brüksel'de Sosyalist Grup Başkanı'nın verdiği dersi de anlamamış gözüküyor. Yapacak bir şey yok, bir kez daha anlatmak lazım."

Bozdağ, daha önce CHP'ye, Kılıçdaroğlu'na yurt dışı çıkış yasağı getirmesi yönünde tavsiyede bulunmasına açıklık getirerek, "Ben bu çağrıyı CHP Parti Meclisi'ne yaptım. Böyle bir yasağı koymayı elbette ben doğru görmem ama partinin menfaatlerini hesap ederek Sayın Kılıçdaroğlu'na bir çağrı yapması ve buna uymuyorsa en azından böyle bir yasak koyarsa (dışarda) konuşmasının verdiği zarardan yasağın verdiği zarar daha az olur manasında bir nükte yaptım" diye konuştu.

"Biz neden oy alamıyoruz diye sormalı"

Kılıçdaroğlu'nun Brüksel'de hitap ettiği Türklere "Burada çoğunuz kendi çıkarınıza da olsa sol, sosyal demokrat partilere oy veriyorsunuz, Türkiye'de niye sağ partilere oy veriliyor?" sorusunu sormasını da değerlendiren Bozdağ, "Son derece yakışıksız ve haksız bir soru. Biz neden sizin oyunuzu alamıyoruz diye kendisini sorgulaması lazım" dedi.

Partilerin yelpazesine bakıldığında CHP'nin solda değil, en sağda bulunan MHP'nin yanında ve sağda bir parti olduğunu belirten Bozdağ, "Onun solculuğu Türkiye'nin en sağındaki MHP'nin solunda olmasından ibarettir" ifadesini kullandı. Bozdağ, "CHP'nin bugün savunduğu hangi düşüncenin sosyal demokrasiyle, solculukla alakası var? Çözüm sürecinde MHP ve CHP'nin ortaya koydukları anlayış arasında bir fark var mı?" diye konuştu.

Bekir Bozdağ, CHP'nin adını İşçi Partisi olarak değiştirmesi gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Kim eylem yapıyorsa İşçi Partililer orada. Şimdi moda oldu, kim eylem yapıyorsa Kılıçdaroğlu orada. Sen eylem partisi değilsin, proje, program ortaya koyacaksın. Vatandaş partilere Silivri'deki mahkemeyi basın diye oy vermiyor, projeler üretin ve bunu hayata geçirin diye oy veriyor."

Bozdağ, İşçi Partisi'nin esasında CHP'nin yaptıklarını daha iyi, daha bilinçli yaptığını, CHP'nin onları taklit ettiğini kaydederek, "Onun için diyorum ki taklit edeceğine CHP kongre yapar, adını İşçi Partisi olarak değiştirebilir. Veya İşçi Partisi'nin CHP'ye katılımını sağlayabilir" dedi.

"Alman gelini öyle, Türk vatandaşları böyle getiriliyor..."

Bozdağ, Avrupalı hukukçular eğitim programında yaptığı konuşmada da Alman yargısını eleştirdi. NSU davasına dikkati çeken Bozdağ, şunları kaydetti:

"Yargılama çok rahat bir ortamda devam ediyor. Usul kuralları böyledir, ama Berlin'de bir başka dava devam ediyor. Bir sokak kavgasında, bir Alman vatandaşını öldürdüğü iddia edilen 5 Türk yargılanıyor. Usul kanunu aynı ama onlar cam kafes içerisinde mahkemeye getiriliyor. İki katil olduğunu iddia ettiğiniz kişiyle ilgili iki ayrı mahkemede ayrı yargılama yapılır, eğer mahkemenin birinde siz tutar katil olduğu söylenen kişiyi en rahat ortamda yargılamak gibi bir usul uygulaması yapar, öte yandan başkalarını cam kafes içerisinde getirirseniz, insanlar size sorar: 'Bunun neresinde var adalet? Bunun neresinde var vicdan? Bunun neresinde var hukuk devleti?' Eğer Berlin'de yargılananlar Türk değil de Alman vatandaşı olsaydı cam kafes içerisinde mi getirilecekti? Alman gelini öyle, Türk vatandaşları böyle getiriliyor."

Bozdağ bu duruma kendilerinin siyasi kanallardan itiraz ettiğini, fakat asıl görevin hukukçulara düştüğünü söyledi.