Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 17-20 Temmuz tarihleri arasında Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) resmi ziyaretlerde bulunacağı bildirildi.
'Türkiye'ye önemli sermaye girişleri olacak'Katıldığı A Haber canlı yayınında ziyaretlere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'ye yakın dönemde önemli kazanımlar sağlayacak yatırımların yapılacağını söyledi.
"Ülkemizin ekonomisi büyüyecek." diyen Yılmaz, "Önemli miktarlarda Türkiye'ye daha fazla sermaye girişi olacak." diye konuştu.
'Yıl sonuna kadar vergi konusunda yeni bir adım atılacağını beklemiyorum'Vergi zamlarına ilişkin de konuşan Yılmaz, "Yıl sonuna kadar bundan sonra vergi konusunda yeni bir adım atılacağını beklemiyorum" dedi.
'Türkiye'ye dönük çok güzel bir yaklaşım var'Yılmaz'ın açıklamaları şöyle:
"Cumhurbaşkanımız yarın bu ziyaretlerine başlayarak, Suudi Arabistan-Katar-BAE'nin ardından KKTC'ye geçecek. Körfez ülkeleri son yıllarda güçlü olan finansal yapılarını daha da güçlendirdiler. Bu ülkeler bizim komşularımız, dolayısıyla bu ülkelerle iyi ilişkiler kuruyoruz.
Bu ziyaretlerde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, iş birliklerini güçlendireceğine inanıyorum. Türkiye'ye yatırım anlamında önemli kazanımlar getirecektir. Birçok alanda iş birliği imkanımız var, Türkiye'ye dönük çok güzel bir yaklaşım ve siyasi idareler gördük. Teknik ekipler daha sonra Türkiye'ye gelerek muhataplarla görüşmeler yaptılar. Bunun meyvelerini ileriki dönemlerde toplayacağız. Önemli miktarlarda Türkiye'ye daha fazla sermaye girişi olacak. Ülkemizin ekonomisi büyüyecek.
'Türkiye ile yakın çalışmak Avrupa Birliği'nin menfaatine olur'Türkiye siyasette de ekonomide de bir bölgeyi diğer bir bölgeye tercih eden bir ülke değil. Nerede bir fırsat varsa, onu değerlendirmekten tereddüt etmeyiz. Bizim ilkemiz kazan-kazan ilkesi. Türkiye'nin çalışma modeli farklı, özellikle sömürgeci geçmişten gelmemiş bir ülke olarak Afrika'da bulunmamız o ülkelerin faydasına olmuş oluyor. Avrupa'da milyonlarca insanımız var, ticaretimizin neredeyse yarısı Avrupa'da, yani burada çok önemli bir rol oynuyor.
Uzun zamandır Türkiye'ye karşı dışlayıcı bir tavır sergileniyordu. Türkiye ile ikili ilişkilerini AB üzerinden konumlanarak kendi içlerine çekmeye çalışan bir zihniyet var. Halbuki AB'nin menfaatleri Türkiye ile birlikte çalışarak gerçekleşir. Ancak bazı ülkeler kendi hesaplarını AB üzerinden ifade etmeye çalışıyorlar. Biz tam üyelik müzakereleri olan bir ülkemiz. Gümrük birliğimiz ve vize muafiyetimiz üzerinden daha yoğun çalışmalar sergileyeceğiz. Şu anki Gümrük Birliği sadece Sanayii alanını kapsıyor, ve ileri ki zamanlarda bu seçenekler çoğalacaktır.
'Cumhurbaşkanımızın ABD Başkanı Biden ile yaptığı görüşme son derece etkiliydi'Amerika dünyanın büyük bir ekonomik gücü. Ancak bu ekonomik potansiyelin yeterince değerlendirildiğini söyleyemem. Geçmişte 100 milyar dolarlık bir ticaret hacmi hedefi konmuştu. Cumhurbaşkanımızın ABD Başkanı Biden ile yaptığı görüşme son derece etkiliydi, bunun yansımaları olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaretlerinde mutlaka finans ve iş çevreleriyle görüşmeler mutlaka gündemde olacaktır. Türkiye her zaman yatırımcı dostu bir ülke olmuştur. Taahhütlerine bağlı bir ülkeyiz, iyi prensip sağlıyoruz. F-16'larda ise süreç daha rahat bir şekilde ele alınacak.
'Türkiye son 3 yılda yüzde 20 büyüdü'Son 3 yılda dünya ekonomisi yüzde 6 büyümeyi başarmış, Türkiye'de ise bu sayı yüzde 20... Bir taraftan enflasyonla mücadele devam ediyor. İstihdam kaygıları, gelir darlığı kaygıları zorlukları beraberinde getiriyor."