İlhan Palut, karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında, iki takım için de zor koşullarda oynanan bir maç olduğunu belirtti.
Yaklaşık 100 dakika mücadele eden iki takım oyuncularını kutlayan Palut, "Maça geldiğimiz zaman ilk yarı istediğimiz bütün şeyleri yaptık. Fenerbahçe'ye hatırladığım kadarıyla pozisyon da vermedik ilk yarı boyunca. Fenerbahçe karşısında kazanacağımız topları, elimize geçen topları çabuk kaybetmemek, rakip kaleye taşımak, Fenerbahçe'yi geri döndürmek planımızdı. Bizim adımıza ilk yarı planlarımız tuttu." diye konuştu.
İkinci yarıya Fenerbahçe'nin çift forvetle başladığını kaydeden Palut, "Direkt toplarla pozisyona girmek istediler ama daha bunu göremeden, daha orta sahadaki sayısal üstünlüğümüzü kullanma şansımız olmadan çok kötü bir gol yedik. 1-1'den sonra da oyun asla Fenerbahçe'ye dönmedi ama ayağımızdaki topu vererek çok kötü bir gol daha yedik. Son gol bizim için pahalı bir tecrübeydi. Bütün oyuncularımız ilerideyken bir top kaybı ve dönüşte gol yedik. Rakibimize üstünlüğü vermediğimiz bir oyun, çok iyi mücadele ettiğimiz bir oyun, istediklerimizin birçoğunu gerçekleştirebildiğimiz bir oyunda çok kötü goller yiyerek maalesef mağlup olduk." değerlendirmesinde bulundu.
Son haftalarda iyi sonuçlar alamadıklarına dikkati çeken İlhan Palut, "Son iki maçtaki mücadelemiz, disiplinimiz benim için yeterli. Fakat acilen puanlara kavuşmamız, mücadeleye kreatifliği eklememiz ve ligin seviyesinde olmayan hatalardan çok çabuk bir şekilde uzaklaşmamız gerekiyor. Her şeye rağmen oyuncularımı gösterdikleri mücadeleden, dediklerimi yapmaya çalıştıklarından dolayı kutluyorum, mağlup olsalar bile. Fenerbahçe'yi de bu koşullardaki galibiyetinden dolayı kutluyorum." ifadelerini kullandı.
İlhan Palut, bir pozisyonda Mithat Pala ile yaşadığı tartışmanın saha içerisinde olabileceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"O pozisyonda stoperlerimizi dahi Fenerbahçe ceza sahası çevresine göndermiştik. Belki 2-1 devam eden maçta bir gol bulabilme adına. Orada topu direkt kullanmayı düşündük ama oyuncular sahada karar alabiliyorlar, inisiyatif alabiliyorlar. Benim buna sonuna kadar saygım var. Sonuçta onların kenardan belli başlı genel hatlar dışında kararlarını yönetemem. Oyuncumuz da öyle bir karar verdi. Tabii bana da o an için yanlış geldi, onu uyardım, o da bana kızdı. Çözeriz. Burada üzüldüğüm oyuncunun bana olan hareketi değil. Gerçekten buna üzülmüyorum. Burada üzüldüğüm bu kadar pahalıya öğrenmememiz gereken bir pozisyon bu. Yani onu Mithat atsaydı gol mü olacaktı, gol olma şansı yüzde yüz müydü? Hayır ama doğrusu oydu. Evet bugün bunu üçüncü golü yiyerek öğrendik. Tekrar söylüyorum, bana yapmış olduğu hareket benim için çok önemli değil, bunu telafi ederiz. Ben burada teknik direktörüm, 'Bana bunu yapamazsın' noktasında değerlendirebileceğim ağırlıkta bir durum değil."