Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "Ukrayna ve çevresindeki son durumun bize gösterdiği gibi 'donmuş çatışma' terimi yanıltıcıdır. Çatışma çatışmadır. Bunlar çözümleri dondurulan çatışmalardır ve üzerinde anlaşmaya varılmış bir çözüm olmadan, her an şiddete dönüşebilir. Bu yüzden ara buluculuğa daha fazla odaklanmamız gerekiyor." dedi.
Çavuşoğlu, Türkiye ve Finlandiya'nın eş başkanlığında düzenlenen çevrim içi Birleşmiş Milletler (BM) Arabuluculuk Dostlar Grubunun 11. Bakanlar Toplantısı'nda konuştu.
İki yıldan uzun süre sonra bu toplantıda hitap etmekten memnuniyet duyduğunu kaydeden Çavuşoğlu, eski Finlandiya Başbakanı Alexander Stubb'un bu toplantıya katılmasından da memnun olduğunu söyledi.
Bugün daha zorlu bir çatışma ortamıyla karşı karşıya olunduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, çatışmalardan etkilenen ülkelerde yaklaşık 2 milyar kişinin yaşadığını, çatışmaların daha karmaşık ve faktörlerinin daha çeşitli hale geldiğini belirtti.
Son 60 yılda çatışmaların yüzde 40'ının doğal kaynaklar nedeniyle yaşandığını aktaran Çavuşoğlu, iklim değişikliğiyle bu oranın artacağına işaret etti.
Çavuşoğlu, öte yandan dijital dönüşümdeki ilerlemelerin daha etkili ara buluculuk için fırsatlar sunduğunu dile getirdi.
Bunlara örnekler veren Çavuşoğlu, BM Güvenlik Konseyi brifinglerinin Irak ve Kolombiya gibi konularda sanal gerçeklikten yararlandığını, yapay zeka tarafından desteklenen çevrim içi platformların da ara bulucuların daha fazla insandan öğrenmesini ve onlara ulaşmasını sağladığını belirtti.
Çavuşoğlu, ayrıca BM'nin "İnovasyon Hücresi"nin tüm bu yeni araçlarla deney yaptığını aktararak, "Dijital Diplomasi Girişimimizin bir parçası olarak bu birime gönüllü mali katkı sağlayan ilk ülke olmaktan gurur duyuyoruz." dedi.
'2011'DE BİZ BİRİNCİSİNE ÖNCÜLÜK EDENE KADAR TEK BİR GENEL KURUL KARARI YOKTU'
Zorluklar ve fırsatların değişmesiyle etkili ara buluculuğa ihtiyacın da arttığına işaret eden Çavuşoğlu, yaptıkları çalışmaların daha da amacına uygun hale geldiğini söyledi.
Çavuşoğlu, ilk 10 yılı boyunca Arabuluculuk Dostlar Grubunun önemli başarılara imza attığını vurgulayarak, "Çatışmaların barışçıl bir şekilde çözümü 1945'ten beri BM Sözleşmesi'nin bir parçası olmuştur. Ancak 2011'de biz birincisine öncülük edene kadar tek bir Genel Kurul kararı yoktu." diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu, 4 Genel Kurul kararının alandaki önemli ihtiyaçları ele aldığını kaydederek, 2012'de ilk kez kapsamlı BM Etkili Arabuluculuk Rehberi'ne katkıda bulunduklarını ve 10 yıldan uzun süre önce başladıkları şeyin "61 kişilik büyük bir aileye" dönüştüğünü vurguladı.
Arabuluculuk Dostlar Grubunun en yeni üyesi Malta'ya "hoş geldin" dileğinde bulunan Çavuşoğlu, burada bulunması nedeniyle Malta Dışişleri Bakanı Evarist Bartolo'ya teşekkür etti.
'ÖNÜMÜZDEKİ AY İİT'DE ARA BULUCULUKLA İLGİLİ 4. KARARI ÇIKARACAĞIZ'
Bugüne kadar 10 Bakanlar Toplantısı düzenlediklerini kaydeden Çavuşoğlu, "BM'deki başarımız, AGİT ve İİT'de benzer grupların kurulmasına ilham verdi. Türkiye bu grupların eş başkanlığını da yapıyor." ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, "Türkiye olarak grubumuzun çalışmalarını geliştirmeye devam ediyoruz. Önümüzdeki ay İİT'de ara buluculukla ilgili 4. kararı çıkaracağız. (Bu karar) daha fazla kapasite oluşturmayı ve örgütün BM ile iş birliğini artırmayı amaçlıyor." dedi.
8. İstanbul Arabuluculuk Konferansı'na, 2. Antalya Diplomasi Forumu'ndan (ADF) hemen önce 10 Mart'ta Antalya'da ev sahipliği yapacaklarını da belirten Çavuşoğlu, katılımcıları ADF'ye beklediklerini söyledi.
Kadınların ve gençlerin ara buluculuk süreçlerine dahil edilmesinin önemini vurgulamayı sürdürdüklerini anlatan Çavuşoğlu, İstanbul Arabuluculuk Konferansı'nda bununla ilgili özel bir oturum yapacaklarını bildirdi.
Çavuşoğlu, "donmuş çatışma" teriminin tehlikesine ve ara buluculuğun önemine dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"Ukrayna ve çevresindeki son durumun bize gösterdiği gibi 'donmuş çatışma' terimi yanıltıcıdır. Çatışma çatışmadır. Bunlar çözümleri dondurulan çatışmalardır ve üzerinde anlaşmaya varılmış bir çözüm olmadan, her an şiddete dönüşebilir. Bu yüzden ara buluculuğa daha fazla odaklanmamız gerekiyor. Bu nedenle, geçmiş çalışmalarımızla ilgili düşüncelerinizi duymayı ve sonraki adımlarımız için ilham bulmayı dört gözle bekliyorum."