Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
Son olarak buraya gelirken, vefat sayımız 12 idi. Yaralı sayımız 438 idi. Ve bunlar içerisinde 5 vatandaşımız ameliyatta, 8 vatandaşımız yoğun bakımdaydı.
Şu an itibariyle 17 binada arama çalışmalarımız devam ediyor.
Devletimiz, bakan arkadaşlarımızla tüm kurumlarıyla deprem anından itibaren, yıkıntı altında kalan vatandaşlarımızı kurtarmak ve sarsıntıdan etkilenen herkese yardımcı olmak için harekete geçmiştir.
AFAD, emniyet teşkilatımız, diğer ilgili kamu personeli canla başla işlerini yapıyor. Bakanlarımız süratle olay yerine ulaşmışlardır.
DEPREME DAYANIKSIZ YAPI STOĞUMUZU YENİLİYORUZ
Malatya ve Elazığ depremlerin acıları hala yüreğimizde iken İzmir'den gelen bu deprem bizi çok üzmüştür. Türkiye'nin deprem bölgesinde yaşadığı gerçeğini her seferinde hissediyoruz. Kentsel dönüşüm projeleriyle depreme dayanıksız yapı stoğumuzu yeniliyoruz. İnşallah her geçen gün afetlere karşı ülkemizi hazır hale getiriyoruz. Bir kez daha İzmirlilere geçmiş olsun diliyor, ölenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu acı günümüzde yardım teklifinde bulunan tüm dost ülkelere teşekkür ediyorum.
Dünyanın son dönemde karşılaştığı en büyük sağlık krizi olan koronavirüssalgını sürecinde canla başla fedakârca çalışan sağlık ordumuza şükranlarımı sunuyor, ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılara şifalar diliyorum. Dünyanın tamamıyla birlikte ülkemizi de olumsuz etkileyen bu salgın malesef yeni dalgalarla hala yoluna devam ediyor. Vaka sayısının 45 milyonu geçtiği, can kaybı sayısının 1 mlymon 200 bine ulaştığı salgına karşı hala kesin ve etkili çare bulunamamıştır.
AŞI AÇIKLAMASI
Fiilen kullanım aşamasına gelen aşı çalışmaları bu konudaki en büyük ümidimizdir. Türkiye bir yandan Çin, Rusya, ABD'deki aşı çalışmalarını yakından takip ederken diğer yandan kendi aşısını geliştirmek için yoğun çaba içerisindedir. İnşallah bahar aylarında kendi aşamızı uygulama aşamasına gelmiş olacağız. Bilim insanlarımızın uygun gördüğü aşının birini ya da birinden fazlasını vatandaşlarımıza uygulamayı planlıyoruz. Amacımız risk grubunda olan vatandaşlarımızdan başlayarak bütün vatandaşlarımıza ulaştırmaktır.
Salgın sürecinde dayanışma ve yardımlaşma konusunda gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünya maalesef iyi bir sınav veremedi. Bırakın yardımlaşmayı, dayanışmayı salgın karşısında mazlum ve mağdurlar adeta kaderlerine terk edildi. Türkiye olarak örnek bir tavır ortaya koyduk. Tüm dünyada din, dil, ırk, bölge ayrımı yapmadan yardımına koşmayı kendimize görev addettik. Salgın döneminde 155 ülkenin ve 8 uluslararası kuruluşun tıbbi malzeme d esteği talebine olumlu cevaph vererek paylaştık. Maskeden solunum cihazına ve kimi ilaçların üretimine kadar kendimiz ve tüm dostlarımız için en iyisini yapmanın gayreti içinde olduk.
Bundan sonra da aynı insani ve vicdanı tavrımızı sürdüreceğiz. Türkiye artık 84 milyonu bulmak üzere nüfusu içindeki 15 milyona yaklaşan ilk ,orta, lise öğrencisi ve 8 milyon üniversite öğrencisiyle imrenilecek genç bir insan kaynağına sahiphtir. 30 yaş altı nüfusumuzun toplam nüfusa oranı yüzde 40'a yaklaşıyor. Çeşitlistatülerde ülkemize yaşayan 5 milyon yabancıyı da ekleyince rakam 90 milyonu buluyor. Doğumn oranları düşüyor olsa da hala dünyanın en genç ve nitelikli nüfusuna sahip ülkeleri arasında ilk sıralarda yer alıyoruz.