CAMİDE AHLAKSIZLIĞA ÇEKİNMEDİ

Gayrimüslimlerin dahi camiye girerken başını örtüp saygı duyduğunu belirten uzmanlar "Bu uygunsuz fotoğrafı veren kişi kilisede, havrada, sinagogda aynı şeyi yapabilir miydi? Camilerimize hakaret edilmesi, toplumun birlik ve beraberliğini bölmeye dönük bir eylem" dedi.

HABER: ÖZLEM DOĞAN

Kamuoyunda vücudunu teşhir ederek ünlü olmasıyla bilinen Eda Taşpınar büyük bir ahlaksızlığa imza atarak camide çırılçıplak poz verdi. Sultanahmet Cezaevi Camii’nde kıbleye arkasını dönerek oturduğu şarap fıçısı üzerinde çektirdiği fotoğrafı yılbaşı gecesi notuyla paylaşan Taşpınar, gelen tepkiler üzerine fotoğrafı sildi. Konuya ilişkin bir tv kanalında konuşan DEVA Parti Genel Başkanı Ali Babacan ise söz konusu çirkin hareketi eleştirmek yerine Diyanet’i hedef alarak ‘Diyanet Başkanlığı enstrüman haline geldi’ eleştirisinde bulundu. Eda Taşpınar adlı şahsın Müslüman Türk milletinin kutsal değerlerine yönelik saldırısını Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş ve DİYANET-SEN Genel Başkan Yardımcısı Dr. Cebrail Yakışır Milat’a değerlendirdi.

KABUL EDİLEMEZ BİR HAKARET

Dini değerler, semboller aynı zamanda bir dini ayakta tutan temel sütunlar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ramazan Altıntaş ''Bunlar camilerdir, Kuran-ı Kerim’dir, Hz. Peygamberdir. Dolayısıyla dini sembollerin, mekanların korunması gerekir. Bahsi geçen çirkin fotoğrafın icra edildiği mekân bir camidir. Camiler de Diyanet’e bağlıdır. Diyanet’in burada yapılan bu rezalete karşı tepkide bulunması gayet doğaldır çünkü camilerimiz Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sorumluluğunda. Kimilerinin ‘Diyanet Başkanlığı enstrüman haline geldi’ eleştirisi anlamsız. Böyle bir olayda Diyanet açıklamada bulunmayacaktı da kim tepki gösterecekti? Kutsallarımıza hakaret asla kabul edilemez” dedi.

DİYANET ÜZERİNE DÜŞENİ YAPTI

Milletin sinir uçlarıyla oynanmaması gerektiğini belirten Altıntaş, “Dini değerlerimizle alay edenlere karşı yasal tedbirler alınması gerekiyor. Bu uygunsuz resim veren kimse bir kilisede, havrada ya da sinagogda da aynı şeyi yapabilir miydi, ki biz oralarda da bu tür bir hareketin yapılmasına karşıyız. Müslüman bir toplumda Müslümanların camilerine hakaret edilmesi, toplumun birlik ve beraberliğini bölmeye dönük bir eylemdir. Bu tip insanların kışkırtıcı tavırlarına karşı hukuki yollara başvurulmalı. Diyanet de üzerine düşen neyse onu yerine getirecektir. Camide bu hakaretamiz fotoğrafı çekenler bu milletin çoğunluğunun Müslüman olduğunu unutmamalı” ifadelerini kullandı.

BİRİLERİNE YARANMA VE RANT ÇABASI

Gayrimüslimlerin dahi camiye girerken başını örtüp saygı duyduğunu vurgulayan Dr. Cebrail Yakışır şu şekilde konuştu: “Kutsal bir mekânda böyle bir fotoğraf paylaşmak bütün Müslümanlara ve dini inancına hakarettir edepsizlik, saygısızlık ve ahlaksızlıktır. Camide hadsiz bir fotoğraf çektiren bu sözde hanımefendi insanlıktan nasibini almamış. Bu kişinin fiili ise ne İslam’a ne de insanlığa sığar. Avrupa’da İslamofobi artarken ülkemizde de onların taşeronları bu şekilde İslam’a hakaret ediyorlar. Bu şahsın derhal özür dilemesi lazım. Muhafazakâr bir parti olan AK Parti geçmişi olduğu halde Ali Babacan’ın da Diyanet’i eleştirmesi ise birilerini, bir kesimi memnun etmek ve siyasi rant sağlama noktasında kullandığı ifadelerdir. Diyanet’in birinci görevi zaten dini değerleri korumak ve toplumu bilgilendirip bilinçlendirmektir. Bundan daha doğal bir şey olamaz.”