Milatgazetesi.com
2. Dünya Savaşı’nın üzerinden 78 yıl geçmiş olmasına rağmen sonuçları hala etkisini sürdürüyor. Alınan kararlar ve çizilen sınırlar büyük ölçüde yerini koruyor. 2. Dünya Savaşı denildiği zaman akla gelen ilk figür ise Adolf Hitler. Almanya’da yönetimi ele geçiren Nazi lideri, ülkeyi diktatörlükle yönetmiş ve hem ülkesinde hem de dünyada büyük bir kargaşanın kapısını aralamıştı. Hitler’i diktatörlüğe götüren sürecin ilk adımı ise 28 Şubat’ta atıldı.
Almanya, 1933 yılına ekonomik sıkıntılarla girmişti. Komünistlerin bir genel grevle tüm ekonomiyi işlemez hale getireceği ya da ülkede iç savaş çıkacağı konusundaki endişeler üst seviyeye çıkmıştı. Böyle bir ortamda Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg, Hitler’i istikrarlı bir yönetim kuracağı beklentisiyle 30 Ocak 1933’te şansölye olarak atadı.
Hitler, şansölye olmasının hemen ardından acil anayasal yetkileri kullandı ve 4 Şubat 1933 günü Alman Halkını Koruma Kararnamesi çıkardı. Kararnameyle basına kısıtlamalar getirildi, polise siyasi toplantı ve yürüyüşleri yasaklama yetkisi verildi.
Parlamento yangını iyi bir sebep oldu27 Şubat’ta Alman parlamento binasında (Reichstag) çıkan yangın ise, ülkede diktatörlük rejiminin kurulması için etkili şekilde kullanıldı. Yangını bir komünistin çıkardığı iddia edildi. Sorumlu ilan edilen şahıs komünist fikirleri sahipti ve yangını kendisinin çıkardığını itiraf etti, ancak bu şahıs psikolojik sorunları olan biriydi. Bazı çevreler ise yangını bizzat Nazilerin çıkardığını iddia etti. Yangının gerçek sebebi anlaşılamadığı gibi Nazi iddiaları da kanıtlamadı.
Yangının gerçek sebebi şaibesini korurken, olaydan hemen bir gün sonra, 28 Şubat’ta Hitler’in diktatörlüğü yolunda ilk büyük taş döşendi. Hitler, Cumhurbaşkanı Hindenburg'a, kişi hak ve özgürlükleriyle ilgili maddeleri anayasadan kaldıran bir kararname imzalattı. İlerleyen günlerde Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi ve Alman Ulusal Halk Partisi dışındaki tüm partilerin yayınları ve seçim çalışmaları durduruldu. Dahası, Almanya Komünist Partisi'nin parlamentodaki 81 milletvekili ve partinin önde gelen isimleri tutuklandı.
Böylece Naziler, Büyük Reichstag Yangını’nın ardından yayımlanan bir kararnameyle diktatörlüklerinin temellerini atmış oldu.