Büyük İsrail’e yüzyıllık adım

ABD, İsrail, AB ve birçok ülkenin ‘Yüzyılın Anlaşması’na gerekli maddi desteği sağlayacağını ifade eden uzmanlar, “Büyük İsrail projesi artık tam anlamıyla uygulamaya konulmuştur” dedi.

ÖZLEM DOĞAN / MİLAT GAZETESİ

Trump ve Netanyahu, Yüzyıllık Plan içinde, Filistinlilerin canlarını, mallarını terör devleti İsrail’e teslim etmeye hazırlanıyor.

İsrail, ABD ve Arap ülkelerinin desteğini alarak bölgeyi yeni bir kaosa sürüklemek adına düğmeye bastı. Ortadoğu’da yapılan yüz yıllık karanlık planlara bir yenisini daha ekledi. ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail-Filistin meselesinin çözümü konusunda yakında açıklaması beklenen, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır'ın da destek verdiği belirtilen "Yüzyılın Anlaşması" planının resmi olmayan maddelerinin yayınlanmasının ardından maddelere ilişkin tartışmalar sürüyor.

Anlaşma değil işgal girişimi

Anlaşma maddeleri adeta bir dayatma niteliği taşıyor. Anlaşmada yer alan bir maddeye göre Batı Şeria'daki büyük Yahudi yerleşim yerleri bugün olduğu gibi İsrail'in elinde kalacak. Bu yerleşim birimlerine yine Batı Şeria'daki izole yerleşim birimleri de katılacak ve böylece izole yerleşim birimlerine ulaşmak için büyük yerleşim birimlerinin alanları genişletilecek. Kurulacak olan Yeni Filistin Devleti ise sanal ve yetkisi olmayan bir yapıya sahip olacak. Kutsal mekânların bulunduğu Kudüs ise yine İsrail tahakkümü altında kalacak.

Tüm yardımlar kesilecek

Hamas ve FKÖ'nün bu anlaşmaya itiraz etmesi durumunda ABD, Filistin'e sağladığı tüm mali desteği kesecek ve diğer ülkelerin de mali destek sağlamasını engelleyecek. FKÖ bu anlaşmayı kabul eder de Hamas ya da Filistin İslami Cihad Hareketi bu anlaşmayı reddederse bu iki hareketin liderleri sorumlu sayılacak ve Gazze Şeridi ile İsrail arasındaki yeni bir savaşta ABD, İsrail’in bu liderleri hedef alması konusunu destekleyecek. Dolayısıyla onlarca kişinin milyonların hayatını tehlikeye atması makul bulunmayacak.

Bu anlaşmalar kan ve gözyaşı getirir

Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cengiz Tomar, 1916’da Sykes-Picot anlaşmasıyla İngiliz ve Fransız denetimi altında cetvelle çizilmiş sınırların sonuçlarını Ortadoğu’da yaşadıklarını söyledi. Genellikle zayıf olan tarafa dayatılan bu tür anlaşmalar bölgeye kan ve gözyaşından başka bir şey getirmeyeceğini belirten Tomar, “Bu anlaşmalar sonucunda kurulan İsrail ile diğer yapay devletler ve devletçikler ile suni sınırlar Ortadoğu’yu 20. yüzyıl boyunca bir kaosa sürükledi. 21. yüzyıl başlarında hâlâ bu tür anlaşmaların etkilerini bölgede hissetmekteyiz” dedi.

İsrail işgali tanınmış olacak

Mısır’ın Gazze sınırında Mısır’dan kiralanacak bir alanda havaalanı, fabrikalar ile ticari ve zirai alanlar inşa edilmesi planlandığına dikkat çeken Tomar, “Bunun karşılığında Batı Şeria’nın her tarafına yayılmış 400 bin nüfuslu Yahudi yerleşim birimlerinin tanınması isteniyor. Mali yükümlülüklerin yüzde 70’i ise Körfez Arap ülkelerine tevdi edilmiş. Zayıf durumdaki Filistin’e dayatılacak maddeler bunlar. Körfez Arap devletlerinin desteği hem mali hem de siyasi açıdan önemli. Tabi aslında mevcut İsrail işgalinin tanınması anlamına geliyor bu anlaşma” ifadelerini kullandı.

Büyük İsrail adımları hızlandı

ABD’nin damat Kushner vasıtasıyla geliştirdikleri planının son uygulama aşaması olduğunu ifade eden Emekli Tuğgeneral ve Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fahri Erenel ise, Kudüs’ün başkent ilan edilmesi, Golan Tepelerinin işgali ve Kaşıkçı cinayeti gibi baskılarla Suudi Arabistan ve BAE’nin ABD istikametine getirilmeleri, İran’a yönelik ambargoların ağırlaştırılması gibi nedenlerin bu anlaşmayı uygulamaya hazır hale getirildiğini söyledi. Erenel, “Büyük İsrail projesinin artık tam anlamıyla uygulamaya konulduğunu görüyoruz” diye konuştu.

Medeniyetler çatışması çıkabilir

Söz konusu anlaşmanın Filistin halkı içinde çok ciddi direniş ve tepkilerle karşılaşacağının altını çizen Erenel, “Bir kısım örgütlerin ABD’de ya da sinagog, kilise gibi çeşitli dini mabetlere saldırı düzenlemesi halinde medeniyetler çatışması tetiklenebilir. Adı konmamış Üçüncü Dünya Savaşı daha geniş bir bölgeye sirayet edebilir. Bu durum Suriye ve Doğu Akdeniz’e de yansıyacaktır” açıklamalarında bulundu.

Kasten sızdırıp tepki ölçüyorlar

Yüzyılın Anlaşması adı verilen planın maddelerinin çeşitli dönemlerde kasten basına sızdırılarak kamuoyunun tepkisinin ölçüldüğünü ifade eden Ahmet Yesevi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cengiz Tomar, “Tepkiye göre bazı değişiklikler yapıldığını düşünüyorum. Aslında anlaşma genel olarak Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da parçalı bir alanda bir sınırlı-sorumlu bir Filistin devleti kurulmasını öngörüyor” şeklinde konuştu.

İslam dünyası dibe vurdu!..

İsrail’in ‘Yüzyılın Anlaşması’yla fayda maliyet hesabı yaparak Filistin halkı üzerindeki etkisine bakacağını söyleyen Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Ahmet Tabakoğlu ise “Süper güçlerin uydu devlet kurma güçleri var. Bu minvalde İsrail kendisine uydu devlet kurmaya hazırlanıyor. Dibe vuran İslam dünyası Batı’nın şamar oğlanı haline geldi. Bir çöküş ve yerlerde sürünüyor. Daha düşecek bir yer kalmadığı için umarım bundan sonra yükselişe geçerler. Zira büyük İsrail projesi için bir adım daha atıldı” dedi.