Genel Sekreter, sözlerine şöyle devam etti:
"İnsan bu mübarek topraklardaki, haremimiz ve ilk kıblemiz üzerindeki hakkından, özellikle de Filistin halkının ve tüm Müslümanların hakkından nasıl vazgeçer? Mücahitlerin uğruna kanlarını döktüğü, Müslümanların davasından nasıl vazgeçer? Tüm bunlar, bütün imkanlarımızla bu davanın yanında durmamızı ve bu davaya ihanet edenleri gerçek ismiyle 'hain' olarak nitelendirmemizi gerektiriyor."
"Bunlar İsrail'le Suudi Arabistan arasında yapılacak anlaşmanın ön hazırlığı"
Karadaği, Twitter hesabından paylaştığı başka bir yorumda, İsrail'le yapılan normalleşme anlaşmalarının arka arkaya geldiğini, Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) sonra Bahreyn'in de teslim olanlar sürüsüne katıldığını belirterek, bu anlaşmaların, yakında İsrail'le Suudi Arabistan arasında yapılacak büyük anlaşmanın ön hazırlığı olduğu değerlendirmesinde bulundu.
ABD Başkanı Donald Trump, dün BAE'nin ardından bir diğer Körfez ülkesi Bahreyn'in de İsrail ile ilişkileri normalleştirme konusunda anlaşmaya vardığını duyurmuştu.
Trump, 13 Ağustos'ta İsrail ile BAE'nin ilişkilerini tamamen normalleştirmek için anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu.
Müslüman alimlerden "İsrail'le normalleşmenin haram olduğu" fetvası
BAE ile İsrail arasındaki normalleşme anlaşmasının ardından Dünya Müslüman Alimler Birliği, "Müslüman Alimlerden bildiri" başlığı altında video konferans yoluyla gerçekleştirilen toplantının ardından 200'den fazla alimin imzasını taşıyan bir fetva yayınlamıştı.
"İsrail'le barış ve normalleşme adı altında yapılan tüm anlaşmalar haramdır, İslam şeriatına göre batıldır ve büyük suçtur; Allah ve Resulünün, Filistin halkının, İslam ümmetinin haklarına ihanettir." ifadesine yer verilen fetvada bazı Arap ülkeleriyle İsrail arasında varılan anlaşmanın barış adımı olarak görülemeyeceği aksine en mukaddes ve en bereketli topraklardan vazgeçme anlamı taşıdığı belirtilmişti.