Başkan Grigorov ve Kızılhaç Örgütü Genel Müdürü Krasimir Gigov, Türkiye’nin Sofya Büyükelçisi Aylin Sekizkök ile bir araya geldi.
“80 yaşındayım, hayatımda çok şey gördüm ancak komşudaki trajediyi görünce şu anda bile gözyaşlarımı tutamıyorum” diyen Grigorov, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu zor günlerde birlikte olduğumuz için güçlüyüz. Son derece kısa bir sürede 1 milyon avro nakit yardım toplayabildik. Kurtarma ekiplerimiz hemen facia bölgelerine ulaştı. Enkazların altından sadece bir kişi bile sağ çıkarsak, tüm çabalara değer. Gücümüz birliğimizden doğar.”
Yıllar önce Türk Kızılay ile birlikte Sofya’da bölge ülkelerde kullanılabilecek malzemelerin toplandığı bir depo kurduklarını anımsatan Grigorov, “Depomuza Türk polisi 400 çadır temin etmişti, şimdi bu çadırları da yine Türkiye’ye geri gönderiyoruz. Maalesef, ölen insanları geri getiremiyoruz.” diye konuştu.
Türk devletine teşekkürKrasimir Gigov da “Bu ağır depremin ardından son derece organize davranan Türkiye devletine teşekkür ediyoruz” dedi.
Deprem bölgesindeki ekipleriyle görüştüklerini anlatan Gigov, şunları kaydetti:
“Bir askeri kampta kalan ekiplerimiz kendilerine anında yakıt temin edildiğini, yerel polis yetkililerinin onları hemen kilit arama noktalarına ulaştırıp zaman kaybetmeden çalışmalarını kolaylaştırdığını, sahada faaliyet gösteren diğer ekiplerin ise çorba, çay ve yiyecekleri çalışma alanına kadar getirdiklerini aktardılar. Böyle zor anlarda bile biz kardeşiz. Her şeyimiz birdir, facia varsa, hepimiz için faciadır.”
Büyükelçi Aylin Sekizkök de depremin etkilediği alanın çok geniş olduğunu aktardı.
Bulgaristan’ın güneydoğusundaki Pazarcık şehrinden 400 metrekarelik 50 adet NATO çadırını Türkiye’ye sevk ettiklerini dile getiren Sekizkök, “Bir haftada buradan 80 tırın yollanmasını organize ettik. Biz Bulgaristan dost, komşu, arkadaştır, diyorduk, bundan sonra da kardeş diyeceğiz.” dedi.
Bulgaristan’da, Başmüftülük, çeşitli siyasi ve kamu örgütlerinin yanı sıra vatandaşlarının da katıldığı yardım kampanyaları sürüyor.