KENAN ADEM KIZILAĞIL/ ANKARA
Devlet ile PKK arasındaki görüşmelerde 1996u2032dan itibaren rol alan 'Balıkçı' lakaplı İlhami Işık' çok önemli açıklamalarda bulundu. Süreç hakkında bugüne kadar tüm öngörüleri doğru çıkan Işık,Süreçte bir tıkanma olmadığını, aksine Temmuz ayında yeni atılacak adımlar ile barışın taçlandırılacağını ifade etti.
Çözüm süreci başlamadan önce barışçıl çözüm öneren aydınlar çark etti. Başta sürece destek verirken şimdi taş koymaya çalışan aydınların çark etmesini değerlendiren İlhami Işık, içinde yer alamadıkları Barış Sürecini akamete uğratmak için harekete geçtiklerini söyledi. Gezi eylemleri ile çözüm sürecini durdurulmak istendiğini de savunan Işık, "Sermayedarlar çözüm gerçekleşirse kendi hortumlarının kesileceğini gördükleri için desteği kestiler" dedi.
Geziciyiz, çözüme karşıyız
Gezi eylemlerinin çözüm sürecini zora sokmak amacı taşıdığına dikkat çeken İlhami Işık, "Gezi Parkı eylemlerine katılan kimi insan ve grupların genel fotoğrafına baktığımız zaman çözüm sürecinden rahatsız olduklarını görebiliyoruz. Gezi eylemleri Çözüm Sürecini akamete uğratmak isteyenlerin planıdır. Çözüm sürecini canlı tutmak isteyenler, bu tür eylemlerin zararların farkında olması gerekiyor. Gezi eylemlerine katılanların çözüm sürecine karşı çıkması bize yabancı gelmiyor" diye konuştu.
Kalemleri kanlı yazarlar
Işık, daha düne kadar Kürt meselesinin barışçıl bir şekilde çözülmesi gerektiğini ifade eden bu konuda kalem oynatan sözde aydınların çözüm sürecine destek vermemelerini çıkar ilişkisine bağladı. Işık, "Türkiye'nin önemli aydınlarının, ne yazık ki kendilerinin olmadığı veya kendilerinin yazılmadığı Barış Sürecini ciddi anlamada olumsuzlaştırma ve bulanıklaştırma girişimlerini sıkça görüyoruz" diyerek sürece taş koyanları eleştirdi.
Çark eden aydınlar
Aydınların bu davranışları ile kendilerini ateşe attığını vurgulayan Işık, bir dönem barışçıl çözüm olmalı derken, şimdi ise yola taş koymaya çalışanlara "Kendinizi ateşe atıyorsunuz" uyarısında bulundu. Işık, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Barış sürecini geciktirmeye çalışanları tarih affetmez. Bir diğer noktadan bakarsak bu çevrelerin daha çok çatışma ortamlarından yararlandığını görmekteyiz. Yani, 'Kürtler çatıştığı sürece biz onların dostuyuz ama Kürtler barışmaya başlarsa desteğimiz keseriz' diyorlar. Eğer barış olursa kendi saygınlıklarını kaybetme korkusunu taşıyorlar."
Işık, sermayenin Gezi'deki aktif rolünü görmezden gelmeleri liberallerin demokratlığını da ciddi anlamda sorguladığını sözlerine ekledi.
Planlandığı gibi gidiyor
Süreçte bir tıkanma olmadığını, planlandığı üzere devam ettiğini belirten Işık, "Kürt meselesinin nasıl bir tarihi geçmişi olduğunu hatırlarsak, kolay bir süreç olmadığını anlamış oluruz. Bu sorunun boyutunu, Türkiye'deki tüm dengeler içerisindeki yerini iyi anlamalıyız. Bu bağlamda en olumlu aşamada bile bazı zorlukların çıkmasına şaşırmamak gerekiyor" dedi.
Gezicilerin hevesi kursağında kaldı
Özellikle Gezi Parkı olayları ile hem kandil hem de İmralı üzerinden ciddi bir negatif enerjinin yüklendiğini savunan Işık, Gezi Parkı eylemleri, barış sürecinin sekteye uğratma girişimi olduğunu söyledi. İddia edildiği gibi Çözüm Süreci PKK üzerinden barışa giden bir yol olmadığını vurgulayan Işık, "Bu süreç vesayet rejimin damarlarının kesildiği, vatandaşlara eşit hakların verildiği bir süreçtir" şeklinde konuştu.
Demokratikleşme devam ediyor
Temmuz ayı içerisinde demokratikleşme yönünde atılan adımların en üst düzeye çıkacağını belirten Işık, "Süreç, daha önce konuşulduğu gibi devam ediyor. 2013 yılı silahların tamamen susturulduğu, kan ve gözyaşının son bulduğu bir barış yılı olacak" dedi.