Özlem DOĞAN/İSTANBUL
milat.ozlem@gmail.com
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Siyaset Kulübü tarafından başlatılan, 1. Siyaset Akademisi ülke gündemine ilişkin konuları ve kamuoyunda söz sahibi konukları ağırlamaya devam ediyor. Bu haftaki seminerde gelişen ve değişen Türkiye'yi değerlendiren Gazeteci-Yazar Turgay Güler, yerel seçim öncesi yaşanan siyasi olayları analiz etti.
Halkı cahil bıraktılar
Her yüz yılda bir yeni bir dünya düzeninin kurulduğunu ve bu düzenin, kendisini kuran aktörlerin menfaatleri doğrultusunda sürdüğünün altını çizen Güler, 1915 Çanakkale Zaferinin ardından başlayan yüzyıl içinde halkın geçmişle bağının koparıldığını ifade etti. Dedelerinin mezar taşlarını dahi okuyamayan bir nesil yetiştiğini ve Avrupa okullarında İbni Sina'nın hala okutulmaya devam ettiğine vurgu yaparak, " halk bu yeni düzende cahil bırakıldı. Bir ülkenin dili Agop Dilaçar'a bırakılırsa ülkemizin içinde bulunduğu konuşma durumu da bu noktada olur ki toplum olarak sadece elli kelimeyle konuşuyoruz" diye konuştu.
CHP iktidar olamaz
Cumhuriyet kurulduğunda devlet kadrolarında Anadolu evlatlarının yer almadığını belirten Güler şöyle konuştu: "biz doksan yılımızı kumaşı Anadolu tezgahında dokunmamış insanlarla mücadele ederek geçirdik. Bu ülke, el ele tutuşup sessiz bir eylem yaptığı için idamla yargılanan başörtülü insanlar gördü. Topluma rağmen topluma zulmettiler. Anadolu insanı hiçbir zaman yüksek makamlara getirilmedi. Elitist, üsttenci, kendisi dışındaki herkesi aşağılayan CHP mantığı yıllarca bu halkı idare etmeye kalktı. Bu yüzden iktidar olamadılar ve olamayacaklar."
Rol çalmaya çalışıyorlar
Bugün birilerinin -haşa- Allah'tan rol çalmaya çalıştığını söyleyen Güler, Giordano Bruno'nun sözünü hatırlatarak, "Tanrı, iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır; yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hakim kılmak için Tanrı'yı kullanırlar." İşte bu söz içinde bulunduğumuz karmaşasının tam bir özetidir" şeklinde konuştu.
Yeni dünya düzeninin kurulacağı yüzyılın sonunda oyun kurulurken Türkiye'nin de kurucular arasında yer almak istediğini ve daha önce hiç açmadığı kartlarını ortaya koyduğunu belirten Güler sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kendisini sistemin tanrısı, dünyayı da büyük bir şirket olarak gören ve bu şirketin patronu olarak dünya devletlerini kendine bağlı şubeler olarak tanımlayan yapı, bu şubelere/ülkelere müdür atıyor, yani başbakan devlet başkanı vs. Ve her defasında şube çalışanlarına yani halka çıkarları doğrultusunda zulmediyor."
Tek hedef Başbakan
Finansal Times'ten Daniel Dombi'nin 'Türkiye Washington ve Bağdat yönetimine başkaldırıyor' yazısına dikkat çeken Güler tek hedefin Başbakan Erdoğan olduğuna değinerek "bunun sebebi genel müdür mantığıdır. Yönetileni yönetme mantığıdır. Ama şunu unutmamalı! Analar elbette uzun adamlar doğurur ama bu kadar yüreklisini doğurup büyütemeyebilirler" dedi.
Türkiye'nin 30 Mart'ta tarihi bir mücadeleyi ortaya koyacağını ifade eden Turgay Güler "Ya bu seçimde Abdülhamid'in darbeyle tahttan indirildiği 31 Mart'ın rövanşını alacağız, ya da bir yüzyıl daha ülkemiz sömürülmeye devam edecek" diye konuştu.