Dünya üzerinde hem doğal güzellikleri hem de ihtişamlarıyla en çok dikkat çeken yerler ormanlar olsa gerek. Çeşitli bitki örtüleri, farklı yaşam formları ve buna eşlik eden gizemli atmosferleriyle ormanlar, dünyanın her yerinde ilgi görüyor. Afrika’nın ada devletlerinden Madagaskar’da bulunan Taş Orman ise alışık olduğunuz ormanlardan oldukça farklı. Çam ağaçlarının yerini dev kayaların aldığı, aslanların tahtına lemurların oturduğu bu sıra dışı orman, ziyaretçilerini hem şaşkınlık içinde bırakıyor hem de büyülüyor.
UNESCO tarafından koruma altındaTsingy de Behamara Ulusal Parkı’nın içinde yer alan bu karstik platonun, bölgedeki kireç taşının milyonlarca yıl süren erozyona maruz kalması sonucu oluştuğu biliniyor. Keskin uçlu binlerce yatay ve dikey oluşumların bir araya gelmesiyle günümüzdeki görüntüsüne kavuşan Taş Orman’da, Madagaskar dışında rastlanması güç olan kaya formasyonları bulunuyor.
Uzunlukları 70 metreyi geçen bu kayaların sivri uçları, bölgede rahatça dolaşmayı da neredeyse imkansız hale getiriyor. Kayaların yanı sıra, oyukların büyümesi ve zaman içinde tepelerinin çökmesi ile oluşan 120 metre derinliğindeki kanyonlar, ormanın dikkat çekici coğrafyasını daha da ilginç kılıyor. 1990 yılında UNESCO tarafından koruma altına alınan bölge, dünyanın en çok merak edilen noktalarından biri.
Hayvanlar için en güvenli sığınakBu ormanın eşsiz faunası içinde dikkat çeken canlılardan ilki lemurlar. Taş Orman’ın kayalıkları arasında güven içinde yaşayan tam 11 çeşit lemur olduğu biliniyor. Taş Orman’da çekilen fotoğraflara baktığınızda, kayalar arasında zıplayan beyaz lemurları rahatlıkla görebilirsiniz. Bunun dışında 45 çeşit sürüngenin de bulunduğu ormanda bir diğer dikkat çeken diğer canlı ise, sadece Madagaskar’da yaşadığı bilinen fossa isimli memeli. Ormandaki canlı çeşitliliği o kadar fazla ki, bölgeye çalışma yapmaya giden biyologlar her gittiklerinde daha önce görmedikleri farklı türlerle karşılaştıklarını belirtiyorlar.
Labirenti andıran bir yaşam alanı
Tüm bu ilgi çekici özelliklerine rağmen, Taş Orman’a ulaşmak o kadar da kolay değil. Ayrıca 1000 kilometrekareden fazla bir alana yayılan ormanın bazı bölgelerine ziyaretçi girişi için izinler ilk kez 1998’de verilmiş. Bazı bölgeler ise hala kapalı. Eğer bu doğa harikasını görmek ve keşfetmek istiyorsanız, uzun bir yolculuğu da göze almalısınız. Çünkü en yakın köyden bu ormana ulaşmak yaklaşık 5 saat sürüyor. Ayrıca, alanı tek başınıza gezmenize de izin verilmiyor. Park alanını gezmek ve tırmanış yapabilmek için rehberli bir tur satın almanız gerekiyor. Bu zorlu tırmanışı tamamladıktan sonra yapmanız gereken tek şey ise eşsiz manzaranın tadını çıkarmak oluyor.