Bu ne yaman çelişki?

28 Şubat Davası müdahil avukatlarından Necip Kibar, "Tutuklama kararı verilmemesi vicdanları yaraladı. Mahkemenin gerekçesini okuduğumuzda bu kimselerin yaşlı ve olmalarından ötürü tutuklanmadığını görüyoruz. Kanser hastası insanları cezaevinde tutuyorsunuz ama bunları infazlarını geciktiriyorsunuz. Bu ne yaman çelişkidir?" dedi.

KORAY TAŞDEMİR

Türkiye tarihine post modern darbe olarak geçen 28 Şubat'ın generallerine ceza yağdı ancak mahkemenin, 21 mahku00fbmun yaşlı ve hasta olmasından dolayı tutuklamaması kanuoyunda büyük tepkiye yol açtı. Davanın müdahil avukatları ise hapis cezası verilen 21 sanığın tutuklanması talebiyle mahkemeye itiraz dilekçesi verdi. İtiraz dilekçesini veren avukatlardan Necip Kibar, mahku00fbmların tutuklanmamasının kamuoyu vicdanını yaraladığını söyledi. Milat'a konuşan Kibar, "Kararın tek olumlu yanı 28 Şubat'ın bir darbe olduğunun mahkeme kararıyla tescillenmiş olmasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

28 Şubat'ın diğer ayakları da var

Bu darbenin sadece 21 kişiyle icra edilmiş bir darbe olmadığını ifade eden Kibar konuşmasını şu şekilde sürdürdü, "Bu Batı Çalışma Grubu ve onun eylemlerine karşı verilmiş bir karardır. Burada yargılanan Batı Çalışma Grubu'nun yardımcıları da vardı. Burada 21 kişiye sadece Refah-Yol Hükümeti'ni devirmek suçundan ceza verildi. Oysaki Batı Çalışma Grubu'nun siyasi var. Askerleri gaza getirmeye çalışan bir medya ayağı ve Refah-Yol Hükümeti'nin Türkiye'ye sağladığı ekonomik gelişme karşısında hazinenin ve milletin parasına göz diken sermaye sahipleri vardı."

Darbe olduğu tescillendi

O dönemde 22 bankanın batırıldığını ve bu bankaların batırılması dolayısıyla milletin sırtına 70 milyar dolarlık ek yük bindiğini kaydeden Kibar, "Bunu icra edenler, 28 Şubat darbesini hayata geçirenler, hepimizin de bildiği gibi şu anda serbest serbest geziyorlar. Bunlarla ilgili hala Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nda beklemekte olan bir soruşturma var ve hala bu konuda herhangi bir dava açılmadı. Zira üniversitelerde başörtüsü kararını uygulayanlar, öğrencileri mağdur edenler için de dava açılmadı. Dolayısıyla haklarında dava açılmamasıyla birlikte son verilen karar bizi yaralıyor ve rencide ediyor. Son verilen kararın bizi tatmin etmediği doğru, tutuklama kararının verilmemesi kamuoyunun vicdanını rahatsız etti doğru ama olumlu tarafından bakarsak bu karar ile 28 Şubat'ın darbe olduğu mahkeme kararı ile tescillenmiş oldu" dedi.

Cezalarını çeksinler vicdanlar rahatlasın

Mahkemeye verdikleri itiraz dilekçesine ilişkin de konuşan Kibar, "Doğrusunu söylemek gerekirse, verdiğimiz dilekçeden mahkemenin verdiği karar çerçevesinde olumlu bir netice çıkacağını düşünmüyorum. Mahkemenin gerekçesini okuduğumuzda bu kimselerin yaşlı ve olmalarından ötürü tutuklanmadığını görüyoruz. Peki, bunların hastalıkları ileride iyileşecek mi, gençleşecek mi? 80 yaşında kanser hastası ölümü bekleyen insanları cezaevinde tutuyorsunuz ama bunları infazlarını geciktiriyorsunuz. Bu nasıl yaman çelişkidir? Yargıtay kararı kesinleştikten sonra mı bunları cezaevine koyacaksınız? Bunların cezaevinde cezaları çekmeleri ve kamuoyunun vicdanını rahatlatmanız gerekmez mi? "ifadelerini kullandı.