ÖZLEM DOĞAN
Sarajevo İslami İlimler Fakültesi'nden Prof. Dr. Hilmo Neimarlija ve Prof. Dr. Enes Karić Haçlı emrindeki FETÖ ağzıyla konuşarak Türkiye'nin Ayasofya kararını eleştirdi. Bosna'daki FETÖ'cülerle ilişkileri olduğu iddia edilen Neimarlija ve Karic'in Oslobodjenje adlı komünist görüşlü gazeteye verdiği demeç, Bosnalı Müslümanları da kızdırdı. Ayasofya Müzesi'nin camiye dönüştürülmesinin medeniyet noktasında zararlı bir karar olduğunu ifade eden iki profesör, bu kararın sembolik olarak verimsiz olduğunu, tarihi gerçeklerle ve Müslümanların ihtiyaçları ile izah edilemeyeceğini öne sürdü.
Celladına âşık iki profesör
90’lı yıllarda Avrupa’nın gözü önünde Sırplar tarafından soykırıma uğrayan, camileri bombalanan Boşnakların çektiği acılara rağmen Haçlı zihniyetini savunarak yanlarındaki tek ülke Türkiye'nin aldığı Ayasofya kararına ilişkin küstah sözler sarf eden Neimarlija ve Karić, Türkiye'deki laik otoritelerin ve Hıristiyanların tepkilerini anlayıp, saygı duyduklarını belirtti. Neimarlija ve Karić’in Ayasofya’ya ilişkin cami kararının medeniyet açısından menfi olarak değerlendirmesi bu iki profesörün hangi medeniyetin yanında yer aldıklarına dair akıllarda soru işareti oluşturdu.
Aşağılık kompleksinden kaynaklanan açıklama
Neimarlija ve Karić’in Boşnaklar arasında en etkili entelektüellerden olduğunu ifade eden Bosna Osmanlı Araştırmaları Merkezi Müdürü Dr. Sedad Beslija, “Bu iki hoca, Ayasofya ile ilgili alınan son kararı olumlu bulmayıp daha çok Batı Avrupa'daki bazı siyasi ve eğitim merkezlerinin fikirlerini desteklemiş oldular. Tabii, bu fakültenin özellikle Almanya'nın bazı üniversiteleriyle sıkı işbirlikleri olduğundan muhtemelen onlara karşı aşağılık kompleksini gösteren bir çıkış olduğunu düşünüyorum” dedi.
Ayasofya Camii karşıtlığında FETÖ izi
Türkiye’nin bu kasıtlı açıklamaları görmesi gerektiğini belirten Beslija, “Dinlerarası diyaloğu en öne çıkartan isimler bu adamlar. Genel olarak Bosna İslam Birliği ve eğitim kurumları daha çok Brüksel ve Washington'a eğilerek bu siyasi merkezlerin yürüttüğü politikaları izliyor. Sarajevo'daki hem İslam İlimleri Fakültesi’nde hem de Gazi Hüsrev Bey Medresesi'nde Türkçe bilen bir öğretim üyesi yok. Okullarımızda ilk seçmeli ders Almanca ve Boşnak Müslümanlar arasında en önde gidiyor. Bosna karmaşık bir ülke. Üzerine daha çok eğilmek lazım” diye konuştu.
Herkes mensubiyetini ortaya koyar
Farklı görüşlerin dile getirilmesini savunduğunu kaydeden Dr. Amina Siljak Jesenkovic şöyle konuştu: “Yoksa kimin hangi tayfaya mensup olduğunu nasıl görebiliriz? Bizim bir sözümüz var: Kar, tepeyi örtmek için değil, vahşi hayvanların izini göstermeleri için yağıyor. Mezkûr hocaların tavrı kendi görüşlerine, inanışlarına veya menfaatlerine göre dile getirilmiştir. Benim Ayasofya'nın cami yapılmasına ilişkin şahsi görüşüm artık beş kuruş vermeden, müze bileti satın almak için saatlerce beklemeden her kesimden ve inançtan insan bu ibadethaneye girebilecek.”