Bölge krizle çalkalanırken seyirci kalmamız mümkün değil

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurban Bayramı mesajında, 'Bölge krizle çalkalanırken, seyirci kalabilmemiz mümkün değildir' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Yakın coğrafyamızda kan akarken, zulüm her rengiyle kardeşlerimizi inletirken, yoksulluk en ağır şekilde hükmünü sürerken, Kurban Bayramı'nın idrakleri aydınlatması, gönülleri yumuşatması, insanlığa vicdanı ve merhameti hatırlatması en büyük arzumuzdur'' ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamaya göre, Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Mesajında ''Aziz vatandaşlarım, Mübarek Kurban Bayramını'zı en kalbi duygularımla kutluyor; bayramın, ülkemiz başta olmak üzere, tüm İslam alemi ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını Allah'tan niyaz ediyorum'' ifadelerine yer veren Erdoğan, şunları kaydetti:
''Rabbime, kendisine sunulan tüm kurbanları makbul buyurması; kurbanları, hem zat-ı Celal'ine, hem de birbirimize yakınlaşmamız için bir vesile, bir vasıta kılması için dua ediyorum.
Evet... Kurban, cömertliktir. Kurban, dayanışmadır, yoksulların sevindirilmesidir. Kurban, bu dünyada misafir olduğumuzun tekrar tekrar hatırlanmasıdır. En önemlisi de kurban, Allah'a, kardeşlerimize, kardeşliğe ve dayanışmaya yakınlaşmadır.
Yakın coğrafyamızda kan akarken, zulüm her rengiyle kardeşlerimizi inletirken, yoksulluk en ağır şekilde hükmünü sürerken, Kurban Bayramı'nın idrakleri aydınlatması, gönülleri yumuşatması, insanlığa vicdanı ve merhameti hatırlatması en büyük arzumuzdur. Allah'a sonsuz hamdü senalar olsun ki, Türkiye olarak, bölgemizde yaşanan krizlerden uzak bir konumda, istikrar ve güven içinde geleceğimizi inşa ve ihya ediyor, kutlu yürüyüşümüzü kararlılıkla sürdürüyoruz. Ülke ve millet olarak, güvenlik ve huzur içinde geleceğe ilerlerken, bölgemizde yaşanan büyük acıları da yüreğimizin en mutena yerinde hissediyor; yaşanan acıyı kendi acımız olarak paylaşıyoruz. Bizim çocuklarımız nasıl bayram coşkusu yaşıyorsa, komşu ülkelerdeki, uzak ya da yakın ülkelerdeki halkların çocuklarının da aynı coşkuyu yaşamalarını gönülden istiyoruz.''
''Mazlum ve yoksulları da düşünerek, onlara da dualarınızı gönderin''
Türk insanının büyük bir teslimiyet ve gönül huzuru içinde kurban ibadetini ifa ederken, sahip olduğu komşularıyla, akrabalarıyla, dostlarıyla paylaşmanın sevincini yaşarken; tüm İslam coğrafyasının da aynı müstesna heyecanı yaşamasını samimiyetle arzu ettiklerini ifade eden Erdoğan, ''Açıkçası bu yıl, kurbanlarımızı, Mülk'ün Sahibi'ne sunarken, sınırlarımızın ötesindeki her bir kardeşimize de refah, felah, kurtuluş nasip etmesini gönülden niyaz ediyoruz'' görüşüne yer verdi.
''Birçoğunuz, kurbanlarınızı, yeryüzünün her tarafındaki mazlum, mağdur ve yoksul kardeşlerimize zaten gönderdiniz. Yurt içinde de, önce ailenizi, ardından komşu ve akrabalarınızı gözetmenizi; ama yeryüzündeki mazlum ve yoksulları da düşünerek onlara da en azından dualarınızı göndermenizi sizlerden bir kez daha rica ediyorum'' ifadelerini kullanan Erdoğan, komşu ülkelerin, yeryüzündeki tüm dost ve kardeşlerin, huzur ve güvenlik içinde yaşamlarını idame ettirebilmelerinin, ülke olarak dış politikanın temel esaslarından olduğunu vurguladı.
Bölgede hiçbir ülkenin içişlerinde de topraklarında da gözümüz yok
''Tarih boyunca, ne ecdadımız, ne de biz, başka ülkelere ve halklara asla çıkar nazarıyla bakanlardan olmadık'' değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Biz bölgemizde barış istiyoruz, huzur istiyoruz, güvenlik ve refah istiyoruz. Bölgemizdeki hiçbir ülkenin, içişlerinde de, topraklarında da gözümüz yok. Ancak, bölge krizlerle çalkalanırken, kan ve gözyaşı sel olup akarken, masum çocuklar, kadınlar, masum insanlar toplu halde öldürülürken; milyonlarca insan, evinden, barkından, toprağından tehcir edilirken, bizim tüm bunlara seyirci kalabilmemiz elbette mümkün değildir.
Bölgemizdeki hiçbir ülkenin, içişlerinde de, topraklarında da gözümüz yok. Ancak, bölge krizlerle çalkalanırken, kan ve gözyaşı sel olup akarken, masum çocuklar, kadınlar, masum insanlar toplu halde öldürülürken; milyonlarca insan, evinden, barkından, toprağından tehcir edilirken, bizim tüm bunlara seyirci kalabilmemiz elbette mümkün değildir. Tarihimiz, ecdadımız ve aziz şehitlerimiz, millet olarak bizlere böyle bir mesuliyet, böyle bir miras bırakmıştır.''
Güçlü bir devlet olmanın gereğinin sınırlarının içi kadar, dışında da güvenlik ve barış için mücadele verebilmek olduğunu vurgulayan Erdoğan, tarih boyunca olduğu gibi, bugün de, büyük ve güçlü bir devlet olmanın gereğini yerine getirdiklerini, hem içeride, hem dışarıda umutları daha da çoğaltmanın mücadelesini verdiklerini bildirdi.
Erdoğan, dünyanın saygın ve güçlü bir ülkesi olarak Türkiye'nin attığı her adımda, önce kendi vatandaşlarının, ardından da dost ve kardeşlerinin hukukunu en güzel şekilde savunacağını belirtti.
''Çözüm süreci karanlık ellerin sabotaj girişimlerine rağmen sabırla ilerliyor''
Türkiye ekonomisinin büyüyerek, güçlenerek, 2023 hedeflerine doğru kararlılıkla ilerlediğine dikkati çeken Erdoğan, ''Milletimizin kardeşliğini ve birliğini daha da pekiştirecek olan çözüm süreci, karanlık ellerin sabotaj girişimlerine rağmen sabırla ilerliyor. Türkiye, hamdolsun, on yıllara, hatta asırlara sari yüklerinden, prangalarından, sorunlarından tek tek kurtuluyor, aydınlık bir geleceği kendi elleriyle inşa ediyor'' ifadelerini kullandı.
''Türkiye çok geniş bir coğrafyanın yegane umududur''
Yeni bir Türkiye kurulurken, ufku açık, özgüveni yüksek, istikbali parlak bir Türkiye ihya edilirken, bu güzel süreçte 77 milyon, birbirine daha da kenetleneceğini, birliği ve dayanışmayı daha da güçlendireceğini ifade eden Erdoğan, mesajında şu görüşlere yer verdi:
''Artık enerjimizi gereksiz tartışmalarla, yasaklarla, kısıtlamalarla, korkularla heba etmeyecek; bütün enerjimizi 2023, ardından 2053 ve sonrasında 2071 için seferber edeceğiz. Tarihte defalarca yaptık, yine yapacağız. Sadece şu son 12 yıl içinde nice hayali gerçeğe dönüştürdük, inşallah hep birlikte daha nice hayallere ulaşacağız. Unutmayınız ki Türkiye, çok geniş bir coğrafyanın yegane umududur. Bu vizyonla hareket ederek, öncü Türkiye'yi, yani Yeni Türkiye'yi birlikte büyüteceğiz.
Mübarek Kurban Bayramı'nın, işte bu anlayışın, işte bu atmosferin pekişmesine, güçlenmesine, safların sıklaşmasına, gönüllerin bütünleşmesine vesile olmasını Allah'tan temenni ediyorum. Bir kez daha kurbanlarınızın makbul olmasını temenni ederken, Hac farizasını yerine getiren tüm vatandaşlarımızın ve kardeşlerimizin de haclarının kabulünü Rabbimden niyaz ediyorum.''
''Bayramlarda, çocukları özellikle hatırlamanızı, yetimleri ve öksüzleri, hastaları özellikle gözetmenizi arzuluyorum'' ifadelerine yer veren Erdoğan, ''Bayram trafiğine çıkan tüm kardeşlerimden, tüm şoförlerimizden, kurallara riayet etmek suretiyle, son derece dikkatli araç kullanmalarını rica ediyor; bizleri de ailelerini de üzüntüye sevk etmeden, varacakları yerlere emniyetle varmalarını diliyorum. Bu duygularla, mübarek Kurban Bayramı'nızı en kalbi duygularımla bir kez daha kutluyor, bu güzel günlerin coşkusunu ailenizle, sevdiklerinizle birlikte doyasıya yaşamanız temennisiyle; bayramın İslam alemiyle birlikte tüm insanlığa hayırlı olmasını diliyorum'' temennisinde bulundu.