BM Ukrayna Uluslararası Bağımsız Soruşturma Komisyonu Başkanı Erik Mose ile komisyon üyeleri Pablo de Greiff ve Vrinda Grover, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında komisyonun Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin son raporunu paylaştı.
BM İnsan Hakları Konseyinin 54. Oturumunda da sunulan raporda Rus silahlı kuvvetlerinin Ukrayna'da hukuka aykırı ve sivillere zarar veren saldırıların yanı sıra işkence ve enerji altyapısına yönelik saldırılar da dahil savaş suçları işlediğine dair kanıtların bulunduğu belirtildi.
Raporda konutlara, işlevsel tıbbi tesise, mağazalara ve ticari depolara patlayıcılarla düzenlenen saldırıların belgelendiği bildirilerek, bu saldırıların sivil kayıplara, önemli tesislerin tahrip olmasına ve temel hizmetlerin kesintiye uğramasına yol açtığına işaret edildi.
Haziranda Ukrayna'daki Kahovka Barajı'nın vurulması ve saldırının sivil nüfus üzerindeki etkisinin de araştırıldığı belirtildi.
Komisyonun aynı zamanda Ukrayna'daki soykırım iddialarından da endişe duyduğu bildirilen raporda, Rusya'da ve diğer medya organlarında aktarılan bazı söylemlerin soykırıma teşvik edebildiği, bu konudaki incelemelerin sürdüğü kaydedildi.
Raporda, "Ukrayna'da Rus silahlı kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen ihlallerin boyutu ve ciddiyeti konusundaki derin endişeyi yineliyor ve hesap verebilirlik ihtiyacını vurguluyoruz. Aynı zamanda Ukraynalı yetkililerin, kendi kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen birkaç ihlal vakasını hızlı ve kapsamlı şekilde soruşturması gerektiğini de hatırlatıyoruz." ifadelerine yer verildi.
Komisyondan "hesap verebilirlik" çağrısıKomisyon Başkanı Mose, savaş sırasında Rus tarafının gerçekleştirdiği çok çeşitli ihlalleri belirlediklerini ancak Ukrayna silahlı güçlerinin de bazı ihlallerinin saptandığını kaydetti.
Komisyon üyesi Grover, son aylarda komisyonun belirlediği ihlallerin ardından hesap verebilirlik ihtiyacının önemine işaret etti.
Grover, "Nüfusun yoğun olduğu bölgelerdeki saldırılar, geniş çaplı yıkıma ve hasara yol açtı. Bu saldırılar, sivil halk arasında ölüm ve yaralanmaların da önde gelen nedeni oldu." dedi.
Komisyonun diğer üyesi Greiff da mağdur merkezli bakış açısını benimsediklerini kaydederek, hesap verebilirliğe ilişkin tavsiyelerini sürdürdüklerini vurguladı.