Merkezi başkent Beyrut'ta bulunan ESCWA, "Lübnan'da gıda güvenliği konusunda bir tehlike var mı?" başlıklı araştırmasını yazılı açıklamayla basına duyurdu.
Lübnanlıların gıda ihtiyaçlarını ciddi oranda ithalatla karşıladığına işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Başkentte 4 Ağustos'ta meydana gelen şiddetli patlama sonucu Beyrut Limanı'nın büyük bir bölümünün yıkılması ve Lübnan lirasının yüzde 78 oranında değer kaybetmesinin yanı sıra yoksulluk ve işsizliğin ciddi anlamda artması ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele önlemleri kapsamındaki aksamalar nedeniyle yıl sonu itibarıyla halkın yarısı temel gıda ihtiyaçlarını karşılayamayabilir."
Yerel para birimindeki değer kaybının enflasyonun büyümesine yol açtığına dikkat çekilen açıklamada, Lübnan'da geçen yıl yüzde 2,9 olan enflasyon ortalamasının 2020'de yüzde 50'nin üzerinde olmasının beklendiği ifade edildi.
Temmuz 2020'deki gıda fiyatlarının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 141 arttığına vurgu yapılan açıklamada, Beyrut Limanı'ndaki patlamanın ardından ithalatta yaşanacak ek maliyetlere göre gıda fiyatlarının daha da yükselebileceği öngörüsünde bulunuldu.
Açıklamada ayrıca, yerli tarım üretim maliyetlerinin yüzde 50 oranında artması dolayısıyla yerli üretimin ciddi zorluklarla karşılaşacağı belirtildi.
Açıklamada sözlerine yer verilen ESCWA İcra Sekreteri Rola Dashti, Lübnan hükümetine ulusal gıda güvenliğinin temeli olan Beyrut Limanı'ndaki tahıl siloları ile ilaç ve temel gıda ambarlarının inşaatına öncelik vermeleri çağrısında bulundu.
Dashti, Lübnan'da bir gıda krizinin yaşanmaması için hızlı adımların atılması gerektiğine dikkati çekti.
Beyrut Limanı'ndaki patlama
Beyrut, 4 Ağustos'ta 182 kişinin hayatını kaybetmesine, 6 binden fazla kişinin yaralanmasına ve 300 bin kişinin yerinden olmasına yol açan korkunç bir patlamayla sarsılmıştı.
Barındırdığı Suriyeli ve Filistinli mültecilerle nüfusu yaklaşık 6 milyona ulaşan Lübnan, sahip olduğu tek tahıl silolarını da söz konusu patlamada kaybetmişti.
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Beyrut'ta meydana gelen büyük patlamanın yol açtığı hasarın 15 milyar doları aştığını ifade etmişti.
Ülkeyi sarsan şiddetli patlamanın ardından ilan edilen olağanüstü hal son olarak 18 Eylül'e kadar uzatılmıştı.
Yaşanan felaketten sonra Türkiye başta olmak üzere dünyanın farklı ülkeleri harekete geçerek Lübnan'ı yardımlarıyla ayakta tutmaya çalıştı.