BM özel raportörleri Francesca Albanese, Balakrishnan Rajagopal ve Paula Gaviria Betancur tarafından yapılan yazılı açıklamada, son dönemde İsrail'in Mescid-i Aksa'daki "pervasızlığının" dünyanın gündeminde olduğu hatırlatıldı.
Gazze, Lübnan ve Suriye'den atılan roketler neticesinde İsrail'de yaşanan ölümlerin haberlerde öne çıktığı ancak çok sayıda Filistinlinin ölümünün gündem olmadığı aktarılan açıklamada, "Filistinlerin evlerinden zorla tahliye edilmesiyle devam eden kontrolsüz bir trajedi yaşanıyor. Uluslararası kuruluşlar ve aktivistlerin çabalarına rağmen İsrail işgali altındaki Filistinliler, ayrımcı yasalar temelinde evlerinden çıkarılıyor, onların toprakları ve mülklerine el konuluyor." ifadeleri kullanıldı.
Bu yasaların Kudüs'teki Yahudi mülkiyetini güçlendirmek ve Kudüs'ün demografik yapısı ile statüsünü geri dönülmez bir şekilde değiştirmek için tasarlandığı kaydedilen açıklamada, uluslararası topluma, İsrail'in Doğu Kudüs'teki Filistinlileri zorla tahliye ve yerinden etmesine son vermek için acilen harekete geçmeleri çağrısında bulunuldu.
Açıklamada, "İsrail'in kendi nüfusunu işgal altındaki bölgeye taşıması, işgal ettiği bölgeyi kasıtlı olarak kolonileştirme niyetini doğruluyor. Bu durum, uluslararası insancıl hukuk tarafından kesinlikle yasaklanan bir uygulamadır ve bir savaş suçu teşkil ediyor." değerlendirmesi yapıldı.
BM özel raportörleri, İnsan Hakları Konseyi'nin özel mekanizmaları olarak tanınan sürecin bir parçası olarak biliniyor.
BM İnsan Hakları sistemindeki en büyük bağımsız olarak bilinen özel mekanizmalar, İnsan Hakları Konseyi'nin belirli bir ülkenin durumunu veya dünyanın herhangi bir yerindeki tematik sorunları ele alan bağımsız bilgi toplama ve izleme mekanizmaları olarak öne çıkıyor.
BM bünyesinde bulunmayan özel mekanizmalar uzmanları, gönüllülük esasına göre ve bağımsız olarak çalışmalarını yürütüyor.