Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer, Beyaz Saray'da kameralara kapalı gerçekleştirilen basın brifinginde, Körfezde yaşanan krizde gelinen noktaya ilişkin soruları yanıtladı.
Sorunun ilgili ülkeler arasındaki bir kriz olduğunu ve yine onların çabasıyla çözülmesi gerektiğini anlatan Spicer, "Bu meselenin tarafı olan 4 ülke var, bunun bir aile meselesi olduğuna inanıyoruz ve bunu onlar çözmeliler. Eğer biz bu sürece kolaylaştırıcı bir katkı yapabiliyorsak öyle olsun. Ancak bu konu, onların çözmesi gereken bir meseledir." değerlendirmesini yaptı.
El Cezire yorumuSpicer, ilgili ülkelerin Doha yönetimine sunduğu talep listesinde Katar'a ait El Cezire televizyonunun kapatılmasının da yer aldığını hatırlatan basın mensubunun, "Basın özgürlüğü konusunda açık sözlü olan ABD'nin bu konuda bir yorumu olacak mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Biz bu tartışmalarda kolaylaştırıcı bir rol oynamak istiyoruz; ancak bu tartışma ilgili ülkelerin kendi arasında yapmaları gereken bir şey. Dolayısıyla bize bu yönde talep gelene kadar bu tartışmalarla ilgili yorum yapmak istemiyorum."
Suudi Arabistan, BAE, Yemen, Mısır ve Bahreyn 5 Haziran'da yaptıkları açıklama ile Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kestiklerini duyurmuştu. Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn, ülkelerinin hava sahasını Katar'a kapatarak, Katarlı diplomatların 48 saat içinde ülkelerinden ayrılmasını istemişti. Katar'a karşı yapılan diplomatik ablukaya Maldiv Adaları ve uluslararası toplumca meşruiyeti olmayan darbeci general Hafter destekçisi Libya Tobruk hükümeti de katılmıştı.
Katar'a abluka uygulayan Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır'ın 13 maddeden oluştuğu ifade edilen taleplerinin Kuveyt aracılığıyla Doha yönetimine ulaştırıldığı uluslararası basına yansımıştı.
Katar'ın ambargo uygulayan 4 ülkenin taleplerini incelendiğini belirten hükümete bağlı İletişim Ofisi Müdürü Şeyh Yusuf bin Ahmed bin Seyf Al Sani, Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla resmi cevabı gün içinde açıklayacaklarını bildirmişti.
Al Sani, "ABD ve İngiltere dışişleri bakanlıklarının ambargo uygulayan ülkelerin Doha yönetimine yönelik taleplerinin uygulanabilir, mantıklı, dengeli ve gerçekçi talepler olması" konusundaki uyarılarına dikkati çekerek, söz konusu listenin bu kriterlere uymadığını vurgulamıştı.