Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 12 Ekim 2017 tarihinde kamuoyuna duyurduğu yükseköğretime geçişte uygulanacak yeni sistem ile ilgili yeni adımlar atmıştı. Başta eğitim-öğretim ve bilim hizmet kolunun yetkili sendikası Eğitim-Bir-Sen olmak üzere, toplumun farklı kesimlerinin sesine kulak veren YÖK, öğrencilerin, ailelerinin ve kamuoyunun kaygılarını gidermeye yönelik Temel Yeterlilik Testi'nde (TYT) bazı değişiklikler gitmiştir. Yapılan değişikler üzerine bir açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, eğitim sistemindeki gerçekleştirilmesi düşünülen değişikliklerde konunun muhatapları ile istişare edilmesinin topluma çok büyük faydası olacağını söyledi.
"Okulda görülen derslerden soru gelecek"
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS)'nın tatminden uzak olduğunu belirtip "YÖK'ün yeni sınav sisteminde kabul oranını artıracak adımlar atmaya devam etmeli" dedi. Yalçın şu şekilde devam etti:
"Sosyal ve fen bilimleri alan derslerinin tümünden de soru sorulmalı, eksiklikler giderilmeli demiştik ve ilgili kurumlarla görüşmeler gerçekleştirerek kalıcı ve yürütülebilir bir geçiş sistemi için önerilerimizi sunmuştuk. TYT sınavında öğrencilerin temel yeterliliklerinin esas alındığı Türkçe temel yeterlilik testindeki 40 soruya ek olarak 20 sosyal bilimler (coğrafya, din kültürü ve ahlak bilgisi, felsefe, tarih) sorusu ve temel matematik testindeki 40 soruya ek olarak 20 fen bilimleri sorusu (biyoloji, fizik, kimya) olmak üzere toplam 120 soru yer alacak. Sosyal bilimler ve fen bilimleri testlerinin Temel Yeterlilik Sınavı'na dahil edilmesi, sınavın kapsam geçerliliğini artırmış ve böylelikle daha nitelikli bir ölçmeyi sağlayacağı konusunda kanaatler de olgunlaşmıştır. Tüm derslerin sınavın içeriğine dahil edilmesi, okulda görülen derslerin öğrenciler tarafından takip edilmesini sağlayacak, bazı derslerin boşa düşmesi de bu vesileyle engellenmiş olacaktır."
"En başından görüş alınmalı"
Aynı gün yapılacak iki büyük sınavın öğrenciye dezavantajı olacağını ifade eden Yalçın şu açıklamalarda bulundu:
"ÖSYM açısından da sınavın arka plan hazırlıklarının tamamlanması noktasında bazı risklerin ortaya çıkma tehlikesi vardı. Sınavın bir gün arayla yapılması kararı da önemli bir adım olmuştur. Ortaöğretime ve yükseköğretime geçişe ilişkin yaşananlar, istişarenin önemini pekiştirmiş; kamuda düzenlemeler yapılırken; paydaşların, konuyla ilgili sivil toplum kuruluşlarının ve toplumun farklı kesimlerinin öneri ve eleştirilerinin en başından alınması gerektiğini göstermiştir. Değişiklik gecikmiş ve öğrencilerde ile velilerde strese neden olmuş olsa da, olumlu adımların atılmış olması muhataplar açısından memnuniyet vericidir. Yapılan son değişikliklerle sosyal maliyet düşürülmüş, kaygı büyük oranda giderilmiştir. YÖK, kamuoyundan gelen eleştirileri ve sendikamızın önerilerini dikkate alarak, yeni sistemin pürüzlerini gidermek için attığı yeni adımlarla beklentilere olumlu cevap vermiştir. Sistemin iyileştirilmesi için istişareye açık tavrıyla olumlu gelişmelere imza atan iradeye teşekkür ediyoruz."