Arakanlı Müslümanlar tüm dünyanın gözü önünde tehcir ve katliama maruz tutuluyor. Myanmarordusunun geçen Cuma gününden beri Arakan eyaletinde Rohingyalılara yönelik saldırılarında, üç bin Müslümanın kadı, erkek, yaşlı ve çocuk demeden katlettiği belirtiliyor. Myanmar ordusunun hedef gözetmeksizin gerçekleştirdiği saldırılarda bebeklerin dahi katliama maruz kaldığı ve tam anlamıyla bir soykırım yaşandığı belirtiliyor. Avrupa Rohingya Konseyi, Myanmar ordusunun Arakan eyaletinde son 3 günde iki ile üç bin arasında Müslümanı katlettiğini duyurdu. Soykırımdan kaçarak komşu ülke Bangladeş'e sığınmak isteyen Rohingyalar ise sınırdan geri çevriliyor. Bangladeş hükümeti adeta soykırıma suç ortaklığı yapıyor. Myanmar'da 1982'de kabul edilen yasayla vatandaşlık haklarını kaybeden Arakanlı Müslümanlar "devletsiz" sayılıyor. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından "eziyet gören dini azınlık" olarak kabul edilen Arakanlı Müslümanlar, hem şiddet olaylarına hem de yasal, ekonomik ve toplumsal ayrımcılığa maruz kalıyor.
100 BİN MÜSLÜMAN YERİNDEN EDİLDİ
Avrupa Rohingya Konseyi (ERC) Sözcüsü Dr. Anita Schug, Myanmar'ın Arakan eyaletinde son 3 günde ordu mensuplarının yaptıkları saldırılarda 2 ila 3 bin arası Müslüman'ın katledildiğini, 100 binden fazla Müslüman'ın da yerinden edildiğini söyledi. Sözcü Schug yaptığı açıklamada, "Arakan'da son günlerde Müslümanlara karşı ordu mensuplarının yaptığı katliamlar 2012 ve geçen yıl ekim ayında yaşananlardan kat kat daha fazla. Durum hiç bu kadar kötü olmamıştı. Arakan'da yaşanılan yavaşlatılmış bir soykırım ile karşı karşıyayız." dedi. Sadece Arakan'ın Rathedaung kentine bağlı Saugpara köyünde dün 900-1000 arasındaki Müslüman'ın öldürüldüğü bilgisini aktaran Schug, bu katliamdan sadece bir erkek çocuğun hayatta kaldığını belirtti.
BEBEKLER DE HEDEF OLUYOR
Myanmar ordusu Arakan vilayetinde sözde "teröre karşı" ilan ettiği saldırılarında, rohingya Müslümanlarını hedef alıyor. 800 bin kişinin yaşadığı Maungdaw, Buthidaung ve rathedaung şehirlerini kuşatma altında alan Myanmar ordusu katliam yapıyor. Görgü tanıkları askerlerin hedef gözetmeksizin ateş açtığını, bebeklerin dahi hedef alındığını belirtiyor. Askerler silahsız, canlarını kurtarmak için kaçan sivilleri hedef alırken, Müslümanların yaşadıkları evleri de ateşe veriyorlar. Myanmar ordusunun katliamlarına şahit olanlar, Rohingya Müslümanları için hiçbir alanın binanın güvenli olmadığını, insanların hastane ve marketler dahil olmak üzere herhangi bir yere gitmeye korktuklarını belirtiyor. Sosyal medya mecralarına yüklenen videolarda yüzlerce Rohingyalı erkek, kadın ve çocuğun sadece üstlerindeki elbiseler ile pirinç tarlalarına sığındığını görülüyor. Myanmar ordusunun saldırısı ile 100 bine yakın Rohingyalı Müslüman'ın Bangladeş'e doğru kaçtığı, ordunun geçtiği bölgelerde, kundaklama, yargısız infaz ve cinsel saldırılarda bulunduğu aktarılıyor. Arakan eyaletinde 1,1 milyon Müslüman açlık ve sefaletle yüzyüze yaşıyor, Rohingyalar Budist çoğunluk tarafından yoğun ayrımcılığa maruz bırakılıyor.
BANGLADEŞ KAPIYI KAPATTI
Bangladeş hükümeti ise katliamdan kaçmak isteyen Rohingyalı Müslümanların ülkeye girişine izin vermiyor. Binlerce Rohingyalı Müslüman, 3 gündür sınır bölgesinde bekliyor. Cuma günü başlayan çatışmaların ardından yaklaşık 3 bin Rohingyalı kaçak olarak Bangladeş'e girmeye başardı. Hükümet güçleri tarafından kaçaklara yiyecek dağıtılırken, alınan karar sonrası Bangladeş sınır muhafızı (BGB) tarafından giriş kapıları kapatıldı. Bangladeş'in, ülkeye sığınmak isteyen Müslümanları ise tutuklayarak geri gönderdiği öğrenildi. BGB Genel Müdürü General Abul Hossain, dün yaptığı açıklamada, "Bangladeş Myanmar arasında dostluk ilişkisine inanıyoruz. Başlatılan çatışmadan sonra yaklaşık 3 bin kişi kaçak olarak bölgeye girdi. Ancak biz ülkemize giriş yapılmasına izin veremeyiz. Gerekirse bölgedeki güvenliği daha da güçlendireceğiz" dedi. Hossain, "Girenleri tutuklayıp geri göndermeye karar verdik. 500 kadar kişi tutuklandı." ifadelerini kullanarak Rohingyalıları soykırımın kucağına attıklarını adeta itiraf etti.
ARAKAN'IN AYLAN'I
Katliamdan kaçıp Bangladeş'e girmeye çalışan bir ailenin bebeği, Naf nehrinde botun batması sonucu hayatını kaybetti. Bebeğin cansız bedeninin fotoğrafı sosyal medyada büyük yankı buldu. Acı fotoğraf karesi, geçen yıl Bodrum'da mülteci botunun batması sonucu boğularak hayatını kaybeden Suriyeli Aylan bebeği hatırlattı.
NOBEL'Lİ LİDERDEN SUÇLAMA
BM Mülteciler Yüksek Temsilciliği, 3 bin kişinin Myanmar'dan Bangladeş'e geçtiğini aktardı. Ancak önceki gün Bangladeş sınır muhafızları, sığınmacıları geri çevirmeye başladı. Myanmar'ın Nobel Barış ödüllü lideri Aung San Suu Kyi Müslüman grupları suçladı. Suu Kyi, "Teröristler, cephe hattında çocukları kullanarak güvenlik güçleriyle savaşıyor, etnik azınlığın köylerini yakıyor. Aşırılıkçı teröristlerle ilgisi olmayan sivillerin endişe etmesine gerek yok" dedi.
ERDOĞAN: DÜNYA KÖR VE SAĞIR
Arakan'da yaşanan vahşete dünyadan tepki yağıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün katıldığı canlı yayında, "Maalesef dünya Myanmar'a, diyebilirim ki kör ve sağır. Bu son Bangladeş olayı ise çok daha acınası bir olay. Tabii bu konuyla ilgili biz bunu ağır, şiddetli bir şekilde kınıyoruz. Yine onun takibini de ilgili uluslararası kurumlar vasıtasıyla başta BM olmak üzere dile getireceğiz" dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı da Müslümanlara yönelik saldırıları sert bir dille kınadı. Açıklamada, Myanmar hükümetine Arakanlı Müslümanların yaşadığı bölgede bir an önce barışın sağlanması çağrısı yapıldı.