Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Grup toplantımızın ülkemiz, milletimiz ve partimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Karşılıksız sevdanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Rabbim muhabbetimizi daim eylesin. Dün bildiğiniz gibi cumhuriyetimizin 101. kuruluş yıldönümüydü. Yurtdışı temsilcilerimizde ve KKTC'de kutlamalar yaşandı. Bayram sevincimizi paylaşan herkese, tüm liderlere buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Milli mücadelemizin şehitlerini bir kez daha minnetle yad ediyorum. Geçen hafta cumhuriyetimizin kazanımlarından biri olan TUSAŞ'ın Kahramankazan'daki tesislerine yönelik alçakça bir saldırı oldu.
Bu saldırıda şehit düşen kardeşlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Dün TUSAŞ'ımızı ziyaret ettik, çalışanlarımızla kucaklaştık. TUSAŞ tarafından geliştirilen yerli ve milli helikopterimiz GÖKBEY'i Jandarma Genel Komutanlığımıza teslim ettik. Yıl sonu gelmeden iki adet GÖKBEY'i daha jandarmamıza teslim edeceğiz. TUSAŞ çalışanlarımızın gözlerinde tam anlamıyla bir adanmışlık vardı. TUSAŞ çalışanlarının hainlere rağmen daha fazla çalışarak şehit arkadaşlarının ruhlarını şad etmeyi sürdüreceklerine inanıyorum.
Türk'ün olduğu kadar Kürt'ün de bayramıdırDeğerli milletvekili arkadaşlarım çatısı altında bulunduğumuz bu aziz Meclis 23 Nisan 1920'de faaliyetlerine başlamış, zaferin ardından 29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilan etmiştir. Burada şu noktanın altını çizmek isterim, cumhuriyet belli bir kitlenin belli bir mezhebin, belli bir etnik kökenin cumhuriyeti değildir. Bu cumhuriyet alevinin de sunninin de cumhuriyetidir. Bu cumhuriyet solunda cumhuriyetidir sağın da cumhuriyetidir. Bu cumhuriyet hayat tarzı her ne olursa olsun, kendisini bu vatana ait hissedenlerin cumhuriyetidir. Bu Cumhuriyet Türk'ün olduğu kadar Kürt'ün de Cumhuriyeti'dir. Bu cumhuriyet bizim hepimizin eseridir. Bu cumhuriyet 85 milyonun tamamının cumhuriyetidir. Ben inanıyorum ki bu topraklar üzerinde yaşayan hiç kimsenin cumhuriyet fikri ile bir meselesi yoktur.
Milletimiz tüm olumsuzluklara rağmen hem cumhuriyet fikrine hem de TBMM'ye sımsıkı sahip çıkmıştır. Bugün cumhuriyetimiz 85 milyonun yuvası olarak güçlüdür, dimdik ayaktadır. Hem aziz milletimiz için hem geniş coğrafyamız için umuttur. Şehitlerimizin kanından rengini alan al yıldızlı bayrağımız da, istiklal marşımız da aydınlık geleceğimizdir. Cumhuriyeti kollamaya, yaşatmaya devam edeceğiz.
Yanarsak külllerimizden doğarızCumhuriyetimiz coğrafyamızda on yıllar boyunca devam eden savaşlar sonucu kuruldu. Biz haritamızı kendimiz çizeriz dedik. Sınırlarımızı kendimiz belirleriz dedik. Milli mücadele ile haritamızı şehitlerimizin kanları ile çizdik. Yakın coğrafyamızdaki bazı ülkeler aynı başarıyı gösteremediler. Osmanlı Devleti'nin mirasçısı olarak coğrafyadaki kaostan etkilenmektedir.
Kuşkusuz 29 Ekim çok önemlidir, yeni bir başlangıçtır. Bu millet tarih yazan bir millettir. Şu yeryüzü üzerinde korkuyu korkutan ve korkutacak olan yegane millet biziz. Bunun somut örneği 15 Temmuz şanlı direniştir. Yeryüzünde başı dik yürümeyi hak eden yegane millet bizim milletimizdir. Bu millet değil kendini bu coğrafyanın mağdurlarının da milletidir. Yanarsak küllerimizden yeniden doğarız.
Bu cumhuriyet korkmazŞanlı zaferleri ile yeryüzünde başı dik, gururla yürümeyi hak eden yegane millet bizim milletimizdir. Bu millet mazlum ve mağdurların, ezilenlerin, kimsesizlerin, tüm insanlığın umudu bir millettir. Unutmayın, düşersek yeniden doğruluruz. Yanarsak küllerimizden yeniden doğarız. Yıkılırsak yeniden dimdik ayağa kalkarız. Kolumuzu, kanadımızı kesseler daha gür, daha köklü, daha güçlü bir fidana dönüşürüz. Kimse bizi yanlış bellemesin. Hele hele bu milletin hiçbir ferdi korku, ümitsizlik, karamsarlık içinde olmasın. Onun için söylüyorum. Bu cumhuriyet korkmaz. Korku, cumhuriyetimizin bir vasfı asla ve asla olamaz.
Savunma Sanayyide ayağa kalktıkHatay'da bir yeniden diriliş var. Yeniden ayağa kalkış var. Şimdi diğer illerimizi ziyaret edeceğim. Bize durmak yok, biz yine küllerimizden dipdiri ayağa kalkarak yola devam edeceğiz. Tek başına savunma sanayiinde elde ettiğimiz mesafe bile ülkemizin nereden nereye geldiğinin en anlamlı göstergesidir. 23 yıl önce biz neredeydik, şimdi neredeyiz? Yüzde 80. Terör, bütün her türlü gayretleriyle saldırmasına rağmen şu anda yüzde 80'i yakaladık ve değişik alanlarda hamdolsun savunma sanayiinde ayağa kalktık. Belli dönemlerde cumhuriyetin öz evlatları ayrımcılığa, dışlanmaya maruz kaldılar, görmezden gelindiler. Ötelendiler, hırpalandılar. Elbette çok güzel günler de gördük ama ondan daha fazla hüzün gördük, acı gördük, gözyaşı gördük, baskı gördük. AK Parti'mizi 2001'de kurarken en büyük hedefimiz devlet ile milleti kucaklaştırmak, cumhur ile cumhuriyeti buluşturmaktı.
Hak ve özgürlükleri genişletme konusunda tarihi adımları biz attık. Bunu yaparken dedik ki terörü ve terörün ürediği bataklığı bitirmeliyiz. Sarsılmadan yürüdük ve yürüyoruz. Kardeşlerim Türk ile Kürt'ün kardeşliğinin büyütülmesi için ne gerekiyorsa yaptık. Her seferinde karşımıza bir duvar, bir alçaklık çıktı. Sorundan beslenenler sorunun çözülmesine engel oldular. Terörden beslenenler terörün bitmesini istemediler. Kardeşliğin pekişmesiyle Türkiye'nin ne kadar büyüyeceğini görenler, kardeşliğin önüne geçtiler. Sırtımızdan hançerlendik ancak umudumuzu kaybetmedik. Kardeşlik hukukundan asla ve asla ayrılmadık. Türkiye'nin ve milletimizin aydınlık geleceği için ne yapılması gerekiyorsa yapacağız.
Bahçeli'ye destek15 Temmuz darbe girişimi sonrası Cumhur İttifakı'nı kurarak hem devletimizin gücüne güç kattık hem de milletimize özgüven kazandırdık. Buradan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye tüm MHP camiasına, grubum adına selam ve şükranlarımızı tekrar ifade ediyorum. Devlet Bey, tavır, konuşma, söylem ve siyasetiyle, cesur çıkışları ile daima tarihe not düşen, tarihe istikamet çizen bir lider. Milliyetçiliğin ne olduğunu en açık, en sarih, en çarpıcı şekilde izah etmiştir. Son çağrılarını bu çerçevede okuyanlar tarihi fırsat penceresini görmekte ve heyecanlanmaktadır.
Bizim muhattabımız milletimizdirOrtak çıkarlar yerine şahsi gündemleri peşinde olanlar tutarsızlık ve boş laf bataklığında çırpınıyor. Bizim muhatabımız milletimizdir. Milletimizin de Türkiye'nin terör kamburundan kurtulması, dünyada ve bölgesinde yaşanan istikrarsızlıklardan uzak kalması noktasında gereken adımların atılması yaklaşımımızı desteklediklerini biliyoruz. Bizim Irak ve Suriye'nin kuzeyindeki bölücü terör örgütüne, Kandil'deki terör baronlarına hiçbir çağrımız yoktur, olamaz. Israrla bizimle muhatap olma gayretleri, kendilerini patronlarına ispat etme çabasından başka bir şey değildir.
Ayrımcılığa son verdikŞunu kabul etmemiz gerekir. Belli dönemlerde cumhuriyetin öz evlatları ayrımcılığa, dışlanmaya maruz kaldılar. Son bir asırda elbette çok güzel günler gördük ama ondan daha fazla hüzün gördük, acı gördük, gözyaşı gördük, baskı gördük. AK Parti'mizi 23 yıl evvel 14 Ağustos 2001'de kurarken en büyük hedefimiz, en büyük idealimiz devlet ile milleti kucaklaştırmak, cumhurla cumhuriyeti buluşturmak, milletimizin kardeşliğini daha da yüceltmekti. Bu ülkede dindarlara ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapılıyordu. Cesaretle üzerine gittik. Ayrımcılığa son verdik. Yoksulun sesi çıkmıyordu, garip gurebanın sesi olduk, nefesi olduk, elinden tuttuk, ayağa kaldırdık.
Alevi kardeşlerimizin sorunları vardı, çözmek için samimi adımlar attık. Gayrimüslimlerin sorunları vardı. Onları devletle kucaklaştırmak için cesur hamleler yaptık. Tüm bunları sabote etmek için önümüze çok engeller çıkardılar, kitleleri kışkırttılar, darbe girişimlerinde bulundular. Yaşanan ihmallerden ve acılardan nemalananlar her türlü yol, yöntem ve değeri kullanarak sorunları istismar ettiler. Fakat biz yılmadık, yıkılmadık, durmadık. Kardeşliği büyütmekten asla vazgeçmedik."
Özgürlük konusunda büyük adımlar yaptıkBakın değerli kardeşlerim, göreve geldiğimizde, ülkemizin tamamıyla birlikte, özellikle Doğu-Güneydoğu illerimizde, ciddi bir ihmalkarlık söz konusuydu. Hiç kimse inkar edemez ki, Türkiye’nin tamamı ile birlikte, Doğu-Güneydoğu illerimize alt yapısıyla, üst yapısıyla, üretimiyle tarihin en büyük yatırımlarını biz yaptık.
Hak ve özgürlükleri geliştirme konusunda en büyük, en cesur ve tarihi adımları biz attık. Bunu yaparken dedik ki, terörü ve terörün ürediği bataklığı kurutacağız. Eş zamanlı olarak, kardeşliği büyüteceğiz. Aradan geçen 22 yıl boyunca, aynı minvalde, aynı istikamette sarsılmadan yürüdük ve yürüyoruz.
Terörün bitmesini istemedilerTürk ile Kürt'ün kardeşliğini büyütmek için ne yapılması gerekiyorsa, nasıl yapılması gerekiyorsa hemen hepsini yaptık, denedik, tecrübe ettik. Fakat her seferinde karşımıza bir duvar, bir ihanet, bir alçaklık çıktı. Sorundan beslenenler, sorunun çözülmesine engel oldular. Terörden beslenenler, terörün bitmesini istemediler. Şiddetten nemalananlar, şiddetin sona ermesine rıza göstermediler. Kardeşliğin pekişmesiyle Türkiye’nin her alanında büyüyeceğini görenler, kardeşliğin önüne set çektiler. Tuzaklar kurdular, gizli aparatlarını harekete geçirdiler. Emin olun, çok bedel ödedik, çok hayal kırıklığı yaşadık, çok ihanet gördük. Hatta kelimenin tam anlamıyla sırtımızdan birilerinin dediği gibi, maalesef hançerlendik. Ancak umudumuzu kaybetmedik, samimiyetimizi yitirmedik, hüsnüniyetten vazgeçmedik, kardeşlik hukukundan asla ve asla ayrılmadık.
Türkiye artık farklı bir yerdeTürkiye’nin ve milletimizin aydınlık geleceği için ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaktan asla geri durmadık, durmayacağız. Çünkü bu bir dönemin, bir kesimin değil, topyekün nesillerin hayatını etkileyecek önemde bir meseledir. Allah’ın izniyle, Rabbim ömür ve fırsat verirse, bu meseleyi ülkemizin gündeminden tamamen çıkartarak, millete hizmetle geçen 40 yıllık siyasi hayatımızı taçlandırmak niyetindeyiz.
Türkiye bugün düne göre çok farklı bir yerdedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle devlet içindeki devletin kurumları arasındaki uyumu güçlendirdik. Cumhur İttifakı ülkemizin ve demokrasimizin son yedi-sekiz yılda maruz kaldığı pek çok saldırının püskürtülmesinde en sağlam direnç hattımız olmuştur. Şunu büyük bir gururla ifade etmek isterim, nereden bakarsanız bakın, Türkiye her zamankinden daha güçlüdür.
Özellikle ordumuza, emniyetimize, istihbaratımıza sızmış olan hain FETÖ terör örgütünü temizledik, temizliyoruz. Millet iradesi üzerindeki tüm vesayetleri kaldırdık. Savunma sanayimizdeki atılımlarla, hamdolsun terörle mücadelede çok büyük ilerleme kaydettik. En önemlisi de şudur: 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sonrası Cumhur İttifakı’nı kurarak hem devletimizin gücüne güç kattık hem de milletimize öz güven kazandırdık.
Cumhur İttifakı, ülkemizin ve demokrasimizin son 7-8 yılda mazur kaldığı pek çok saldırının, pek çok antidemokratik girişimin püskürtülmesinde en sağlam direniş hattımız olmuştur.Şunu büyük bir gururla ifade etmek isterim. Türkiye her zamankinden daha güçlüdür.
Yeni müjdelerimiz olacakTürkiye içinde de Irak’ta ve Suriye’de de Avrupa başta olmak üzere var olduğu her yerde terörle mücadelemizi kararlılıkla sürdürecek, ülkemize tehdit nereden geliyorsa mutlaka kökünü kazıyacağız. İnşallah önümüzdeki dönemde milletimize hem boydan boya tüm güney sınırlarımızın güvenliğini hem insanımızın can ve mal emniyetini garanti altına alacak yeni müjdelerimiz olacaktır."