Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi'nde Türkiye İnovasyon Haftası İnovalig Ödül Töreni'nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Maruz kaldığımız haksızlıklar, adaletsizlikler, saldırılar, tuzaklar, tezgahlar karşısında her alanda kendi göbeğimizi kendimiz kesmeyi başardık." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:
"2023 hedeflerimize ulaşabilmemiz için yaptığımız ihracatın katma değerini yükseltmemiz gerekiyor. Geçtiğimiz ay itibarıyla ihracatımız bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,4 artarak 15 milyar 273 milyon dolara ulaşırken, ithalatımız yüzde 14,6 azalarak 18,1 milyar dolara geriledi. Böylece dış ticaret açığımız yüzde 57,8 azalarak 2 milyar 831 milyon dolar olarak gerçekleşti. İhracatımızın ithalatımızı karşılama oranı geçen yılın nisan ayında yüzde 68,3 iken bu yıl aynı oran yüzde 84,4'e yükseldi. Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırana kadar hiçbirimize durmak, dinlenmek yok."
"Türkiye, o eski Türkiye değildir""İstedikleri kadar birliğimize, beraberliğimize, ekonomimize, sınırlarımıza saldırsınlar" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstedikleri kadar tuzaklar kursunlar, bu tür operasyonlar sadece bizim hedeflerimize ulaşma azmimizi daha da perçinler, bizi mücadelemizde daha da güçlü kılar. Türkiye, artık her üflendiğinde her çelme takıldığında yere kapaklanan o eski Türkiye değildir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, "Bugün Avrupa ülkeleri hala huzur içinde yaşıyor olmalarını, Türkiye'nin 4 milyon sığınmacıyı kendi topraklarında misafir etmesine borçludur." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
"Neymiş? Avrupa Birliği'ne tam üye olmak için çok fazla büyükmüşüz. Yani şimdi bunlar böyle istiyor diye, bunların paşa keyfi öyle istiyor diye biz küçülelim mi? Herhalde ben boşuna en az 3 çocuk demiyorum. Daha büyüyeceğiz. Ne kadar büyürsek bilesiniz ki o kadar güçlü olacağız. Ülkemizin Suriye topraklarını yeniden güvenli hale getirme çabalarına da destek bulamıyoruz. Hala kafalarında bir Türk baharı özlemi var, halbuki onların baharlarının girdiği her yer kara kışa dönmüştür. Seçim sonuçları üzerinden Türkiye'nin geleceğiyle ilgili siyaset mühendisliği hesaplarına girişenlerin bakacağı yer, bizim Rabiamızdır. Avrupa şehirleri cayır cayır yanmaya başladı. Buna rağmen hala Türkiye'deki sosyal fay hatlarını kaşımak isteyenler önce kendi oturdukları zeminin çürüklüğüne bir baksınlar. Daha çok yanacaksınız. Ülkemizin savunma ihtiyaçlarına saygı duymayıp, yaptırım tehditleriyle bizi köşeye sıkıştıracaklarını sananlara diyoruz ki; Türkiye ne Orta Doğu'dur ne Balkanlar'dır ne Güney Amerika'dır. Türkiye binlerce yıllık devlet tecrübesi, muhteşem medeniyet geçmişi ve coğrafyasındaki bin yıllık hakimiyetiyle birikimiyle kimsenin yutamayacağı kadar büyük bir lokmadır. Sonu ölüm de olsa mücadeleden korkmayan ve kaçmayan bir milleti küçük oyunlarla teslim alabileceklerini sananlara yanıldıklarını göstermeye her zaman hazırız."