Başkan Erdoğan: Türkiye oyun kurucu haline gelmiştir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyükelçilere hitaben yaptığı konuşmada Türkiye'nin sahada ve masada aktif bir rol üstlendiğini belirterek, "Ülkemiz uluslararası ilişkilerde önemli etkiler yaratan, çeşitli kritik konularda dahli olan ve tavrı yakından izlenen bir oyuncu ülke haline gelmiştir" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen "14. Büyükelçiler Konferansı"nda katılımcılara hitap etti.

Türkiye'nin uluslararası ilişkilere damgasını vuran, tavrı yakından takip edilen bir ülke haline geldiğini ifade ederek "Türkiye oyun kurucu bir ülke haline gelmiştir" açıklamasını yaptı.

Karadeniz Tahıl Koridoru'nun askıya alınmasının ardından Ukrayna ve Rusya ile temaslarının sürdüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Putin ile ortak bir paydada buluşacağımıza inanıyorum" şeklinde konuştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

Sahip olduğumuz her şeyin bedelini misliyle ödedik. Vatanımızı parçalamak için her yolu denediler. Türkiye'nin yeniden ayağa kalmasına set çekecek tüm araçları kullandılar ama ne yaptılarsa emellerine ulaşamadılar. FETÖ'cü hainlerin ölüm kusan tanklarına teslim olmadık. Can verdik, binlerce vatan evladını şehit verdik ama istikbalimize leke sürdürmedik.

Dışişleri Bakanlığımız da ASALA başta olmak üzere eli kanlı hainlerin hedef aldığı kurumlarımızdan birisidir. Son dönemde televizyon ve sinema alanında başarılı projelere imza atıldı. Şehitlerimizin hikayeleri ekranlara taşınmış oldu. Dünyanın farklı köşelerinde milletimizi temsil ederken şehit düşen diplomatlarımıza tekrar Allah'tan rahmet diliyorum.

'Her alanda Türkiye'nin çehresini değiştirdik'

Bu sene cumhuriyetimizin 100. yılına ulaşma gururunu yaşıyoruz. Cumhuriyetimizin yeni asrına yelken açacağız. Elde ettiğimiz hiçbir kazanım altın tepside sunulmadı. Son 21 yılda hayata geçirdiğimiz reformlarla ülkemizi ayağına vurulan prangalardan kurtardık. Her alanda Türkiye'nin çehresini değiştirdik. Tarihimizden güç alarak yarınlarımızı çizmeye gayret ediyoruz. Dış politikamızın ufkunu tüm dünyayı kapsayacak şekilde genişlettik. Ülkemizin prestij projesi olan Türkevi'ni 2 yıl önce hizmete açtık. Burada saymaya kalksak sayısız başarıyı diplomasi alanında ülkemize kazandırdık.

Yeni dönemde yepyeni bir heyecanla yolumuza devam ediyoruz. İlkemiz gayet nettir. Türkiye hadiseleri tribünden seyredemez. Sahada ve masada aktif olmak bizim için tercih değil, mecburiyettir. Gerilim peşinde koşmadığımız gibi sabılır ve onurlu şekilde baskılara boyun eğmiyoruz. Türkiye'nin menfaatlerini korumanın derdindeyiz. Büyükelçilik ağımızı büyütme gayretlerimiz devam ediyor.

Türkiye son yıllarda uluslarası ilişkilere damgasını vuran, katkısı beklenen, oyun kurucu bir ülke haline gelmiştir. Göreve başlama törenimize katılan ülkelerin sayısı Türkiye'nin gücünü göstermiştir.

Irak ve Suriye istikrara kavuştukça sığınmacıların onurlu ve güvenli geri dönüşleri hızlanacaktır. Millet olarak bu meselede insanlık tarihine geçecek büyük bir duruş sergiledik. Sayısız sığınmacıya kucak açtık. Irak'la birlikte Türkiye'nin de toprak bütünlüğünü tehdit eden terör belasını ortadan kaldırıncaya dek operasyonlarımız sürecektir.

'Putin ile ortak bir paydada buluşacağımıza inanıyorum'

Ukrayna konusundaki tutumumuz sizlerin bildiği gibi tüm dünyada büyük bir takdir toplamıştır. Bu süreçte savaşan tarafları masada bir araya getirdik. Akan kanı durdurmak için çaba harcadık.

17 Temmuz itibarıyla askıya alınan Karadeniz Tahıl Girişimi için çalışmalarımız devam ediyor. Geçen hafta Putin'le görüşerek konuyu masaya yatırdık. Bu konuda ortak bir paydada buluşabileceğimize inanıyorum. Karadeniz girişmiyle başlayan olumlu atmosfer bazı ülkeler tarafından iyi karşılanmadı. Aksine ateşe körükle gidildi. Biz bu gerilim daha fazla devam etsin istemiyoruz. Samimiyetle tüm taraflarla çalışmayı sürdüreceğiz. Savaşın Karadeniz'e yayılması tüm bölgemiz için tam anlamıyla bir felaket olacaktır.

Biz kimseyle kavga peşinde değiliz, dostlarımızın sayısını artırma peşindeyiz. Bölge ülkeleri, AB ve NATO müttefikleriyle oluşturduğumuz pozitif havayı sürdürmekte kararlıyız. Devletin vatandaşına uzak durduğu, tepeden baktığı, sırf inancından dolayı hor gördüğü anlayış bir daha geri dönmemek üzere rafa kaldırılmıştır.

Avrupa'daki provokatif eylemler

İslam düşmanlığıyla daha fazla çaba harcamamız gerekiyor. Günden güne pervasızlaşan bu barbarlık karşısında en güçlü tepkiyi veren ülke olduk. İslam düşmanlığıyla mücadelemizi dost ve kardeş ülkelerle birlikte yürütüyoruz. Uluslararası kuruluşları bu konuda harekete geçiriyoruz. Faillerin hak ettiği cezayı almasını sağlamak görevimizdir.